KB 🕷 Bölüm 48

2.3K 363 242
                                    

Selam KB bekleyen canlarımmm...

avm2301 , ordadurbklm , DRevaC , simel-simel  teşekkürler..

cananKaragz yaz dedin yedi yüz sayfayı bulduk, uğurlusun vesselamm..

Yeni bölümü keyifle okuyun...


Bir tatsız şaka...

Masal, evlilik hayatından memnundu memnun olmasına lakin, evden çıktıktan hemen sonra Kerem tabiri caizse kayıplara karışıyor, gün boyunca ona ulaşmak imkânsız hale geliyordu. İşin kötü kısmı Ceren'de bilmiyordu nerede olduğunu ve hatta erkek kardeşiyle birlikte oradan toz olan kocası hakkında da bir fikri yoktu. Bir şeyler karıştırdıkları kesin olan ikilinin öküzümsü kararlar almaya meyilli olduğunu bilen kızların başımıza iş açmasalar bari, diye dilekte bulunmaktan başka hiçbir şey gelmiyordu ellerinden. Ceren'in tüm psikolojik baskısına rağmen Emre konuşmuyor, Kerem ise Masal'ın sorduğu sorulara alakasız cevaplar veriyordu bir süredir.

Bir de Müfettiş Gadget görünümüne bürünen en yakın kankalarından Cihan vardı uğraştığı. Birdenbire bir şeyler olmuştu arkadaşına. Masal ne zaman dışarı çıkmak istese, bana beş dakika ver, diyerek şirketten ayrılıyor ve aslında tam olarak yirmi dakika sonra kan ter içinde geri geliyordu. Bazen geri döndüğünde türlü bahanelerle Masal'ın dışarı çıkmasını engelliyor, bazen de gitmek istediği yerin tam tersi yöne sürüklüyordu onu. Masal bu işin sonunda çok sinirleneceğinin farkındaydı ama süre tanıyordu etrafındaki erkeklere. Doğuştan ses tellerine yüklenen o çirkef kadın sesiyle desibel rekoru kırmadan önce, ne haltlar karıştırdıklarını anlatmaları için süre tanıyordu.

Demir'in gitmesiyle tadı kaçan Tekirdağ tayfası iki arada kalmıştı ne yazık ki. Toprak, gerekçesini öğrendiği Dinçer Amca'sının belli etmemeye çalışırken içten içe kahrolan hallerine çok üzülüyordu. Kanıtlanmış bir gerçek olarak, Demir ne kadar kendi babasına benziyorsa Toprak da karakter olarak bir o kadar Dinçer Amca'sına benziyordu. Belki de bu sebepten ne zaman başı sıkışsa ilk kapısını çaldığı kişi babası değil, onu daha iyi anlayacağını düşündüğü Dinçer Amca'sı oluyordu ve bu olayda da Doğan'a karşı olan tüm nefretine rağmen kızamıyordu amcasına. Üzülmüştü Doğan için. Hayatının ilk yıllarını o koşullarda yaşayan birinin yerine kendini koyamıyordu bile. Doğan şanssız gelmişti dünyaya ve belki onlar zamanında daha dikkatli olsalar görebilirlerdi onun çilesini ve adı gibi emindi ki, eğer bilseydi daha lise yıllarında bir şekilde Doğan'a yardım etme yolunu bulurdu Toprak. Amcasının ricası üzerine Demir'e anlatmamıştı gerçekleri ama eğer kuzeni bilse, bu anlamsız küslük biterdi baba oğul arasında. Onlar hiçbir zaman maddi imkanlarını kullanarak birilerini ezmeye çalışmamışlar, yaşadıkları rahat hayatın ailelerinin emekleri sayesinde olduğunu bilmişlerdi daima. Ve amcası da hayran kaldığı vicdanıyla oğlu yaşında birine sırtını dönmek yerine, ona kol kanat germiş, Toprak'ın bir kez daha idolü haline gelmişti. Bir süre öğrendikleri karşısında çenesini kapalı tutacak olsa da ikisi arasındaki küslüğün uzaması halinde bizzat kuzeninin yanına gidip anlatacaktı Doğan ile ilgili gerçekleri.

Geride kalanlar arasında tansiyon şu an düşmüş olsa da Demir'in gittiği ilk gece o kadar da kolay geçmemişti. Teyzesi çiftlikte üç saat kadar neşter ile gezinerek kocasının beynini ameliyat etme kararıyla beklemişti amcasının eve gelmesini. Fakat, kocası kapıdan girdiğinde yüz ifadesinden ne anladıysa, bir anda neşteri atarak sıkıca sarılmıştı ona. Uzun yıllar evli kalınca böyle oluyordu muhtemelen. Bir bakıştan, bir duruştan anlıyordu çiftler birbirilerinin hislerini. O an öylesine büyülü bir andı ki, Toprak hayatı boyunca unutamayacağına emindi. Kocasına sıkıca sarıldıktan sonra başını kaldırarak gözlerinin içine bakmıştı teyzesi ve orada nasıl bir soru gördüyse başını sallayarak onay vermiş, amcası da bu onay sonrası yüzüne yansıyan gülümsemesine buruk da olsa engel olamamıştı. Sonrasında Demir'in gidiş sebebi hiç anılmamıştı evde. Toprak, özellikle annesinin teyzesi tarafından uyarıldığına emindi. Demir ve  annesi, her konuda suç ortağı olan ikili olarak birbirilerine koşulsuz destek çıkmasıyla tanınırdı ve annesi Demir'in gitme kararını öğrendiğinde amcasına ağda yapılmasına, şarap fıçılarının içine tükürmeye, üzüm bağlarındaki mahsulü rakip firmaya göndermeye kadar giden intikam fikirleri sunmaktan çekinmemişti, ta ki teyzesi ve amcası birbirine sıkıca sarılana dek.

KAÇINILMAZ BAĞ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin