KB 🕷 Bölüm 18

2.7K 352 339
                                    

Selam KB bekleyenler..

Gerçi beklemiş olamazsınız, yeni bölümü yeni yayınlamıştım ama bugün KB'den kopamadım nedense ve yazıp durdum boyuna. Bu aralar yoğunluktan yazmaktan çok düzenlemeye ağırlık vermiştim, dolayısıyla böyle artarda bölüm atmanın bana ne kadar iyi geldiğini unutmuşum.

Tabi siz ne kadar harika olduğumu söylemek isterseniz, işte öyle en tatlış yazarınız olduğumu falan.. ben engel olmam😉🥰

Yeni bölüm için hazır mıyız?

Keyifle okuyun..


Bir örnek film..

Özge dedikodu yaparken yakalanan her insan gibi kıvırmanın yollarını düşünürken sessiz kalmayı tercih etti. Hayallerindeki aşiret ağası görünümünü güncellemenin farkındalığıyla adamın sözlerini bitirmesini beklerken bir yandan ne uydursam diye düşünüyordu.

Bu noktada dürüst olması gerekirse, yardımsever yanının yanı sıra işletme okuduğundan Safir grubunun otel veya bakımevlerinden birinde iş kapma hayali de vardı şimdiye dek ama şu an itibariyle elinde bir bardak soğuk suyu kalmıştı yalnızca. Hoş o da elinde değildi ama buradan kovulduğunda en yakın markete gidip bir şişe su alacak, kana kana içecekti onu.

Ah, üç yıl boyunca gönüllü çalışan olarak kendisini sevdirmeyi ne de güzel başarmış, müdürlerine kadar çalışkan bir elaman olduğunu mis gibi de kanıtlamıştı ve işin en güzel yanı bunu yaparken ne annesinin ne de babasının çevresinden yardım almamıştı. Tamamen kendi emeğiyle buradaki işini garantiye aldığını düşünüyordu ama hayaller hayatlar diyen kişi her kimse, Özge de kapılmıştı onun lanetine.

"Tavanımla bakışmanız bittiyse Özge Hanım, bazı şeyleri açıklığa kavuşturmak isterim." diyen Tamer ağaya sadece tebessüm etti Özge. Gerçekten on dakikadır tavana bakıyordu ve hiç örümcek ağına denk gelmediğinden otelin temizlik bölümünün işini layığıyla yaptığını söyleyebilirdi.

"Buyurun." dedi en nazik sesiyle.

"Konuşmanıza tanık olduktan sonra dedemle konuştum ve şaşırtıcı şekilde size bağlandığını gördüm." dedi Tamer.

Özge, bu açıklama karşısında şaşırarak, "Sevgi dolu bir adam." dedi ve hatta ona göre buradaki en tatlı yaşlıydı dedesi.

"Şimdiye dek sohbet etmekten hoşlandığı tek kişi sizsiniz, evden kaçırttığı hemşire sayısını bilseniz şaşarsınız. Bu sevgisinden olacak sanırım, size bazı tekliflerde bulunmuş ama üç yıldır yaşlılarla gönüllü çalışan biri olarak siz, bunu ciddiye almamışsınızdır. Onların bağlandıkları çalışanları, kızları ya da gelinleri olarak görmeyi istediklerine aşina olduğunuzdan ailesi hakkında bilip bilmeden, uluorta yerlerde asılsız iddialarda bulunmamışsınızdır."

"Tamer Bey.."

"Zaten siz, Seferoğlu aşiret reisinin sizinle ilgilenmeyeceğini çok iyi bildiğinizden, dedemi üzmek pahasına çalışma günlerinizi değiştirip, çok hasta bir ihtiyarı kırmayı da düşünmezsiniz. Yanılıyor muyum?"

"Hayır ama.."

"Ben de öyle düşünmüştüm. İşinizin başına dönebilirsiniz."

Özge kovulur gibi çıktığı odadan sonra elinde iki seçenek vardı. Birincisi istifa etmeye dayanıyordu ve ikincisi ise istifasından sonra hayatı dert etmeyi bırakıp babasının ona iş kurması gibi hazıra konma hayaline dayanıyordu ki bu, Özge gibi arkadaşları tarafından gereksiz aykırı ve idealist bulunan biri için çok tersti. O kendisi başarmak istiyordu, en azından bu uğurda çaba sarf etmek, işe yarar biri olduğunu görmek istiyordu.

KAÇINILMAZ BAĞ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin