KAÇINILMAZ BAĞ (TAMAMLANDI)

KB 🕷 Bölüm 50

Selam KB bekleyen canlarımmm...

Öncelikle belirtmem gerekir ki, bir önceki bölümde gençlerin Aslı'nın planını öğrenmesi fikri bana ait değildir. Değerli bir okurum instagram (tylndbk) adresimde yaptığım bir etkinlikte önermişti bana. Kendisine çok teşekkür ediyorum bu fikir için.

Yeni bölümümüzde olayları bir de erkeklerin ağzından dinleyelim dedim. Bakalım ne yapmış bizim haytalar?

Yeni bölümü keyifle okuyun...

Bir suçsuz suçlu...

Bir makalede kadınların nöron sayısının erkeklerinkinden bilmem kaç kat fazla olduğunu okumuştu Kerem. İşte, sırf bu nöronlar nedeniyle kadınlar olayları en ince ayrıntısına kadar düşünüp değerlendirebiliyorken, erkekler daha yüzeysen ve sığ düşünüyordu o makaleye göre. Misal, bir rengin erkekler için tek bir karşılığı varken, kadınlar için o renk en az on farklı kola ayrılıyordu. Erkek için yeşilse yeşildi, oysa kadın için öyle mi? İlk sorusu hangi yeşil olmakla beraber ardından asker yeşili mi, mint yeşili mi diye uzun soru listesi gelmekteydi.

Kerem hiç unutmaz, anahtar teslimi bir ev işinde, kadın evin rengini sarı istediği için sarıya boyamış, sonrasında müşteriyle ciddi anlamda sorun yaşamıştı. Kadının iddiasına göre evin rengini güneş sarısına boyamıştı Kerem ama aslında kadın ondan civciv sarısı istemişti. Aradaki fark yok denecek kadar az olsa da kadın ortalığı ayağa kaldırmış; hayallerindeki civciv sarısı evi görmeden anahtarı teslim almamakta direnmişti. Bulmuştu Kerem, birbirinin aynı olan on farklı rengi kadına gösterdikten sonra diğer dokuzundan farklı olmayan rengin civciv sarısı olduğunu da öğrenmişti üstelik. Sonrasında ciddi ciddi araştırmıştı Kerem, kadınları anlayabilmek için bu nöron denen sinir hücrelerinin erkek bedenine transferi oluyor mu diye?

Olmuyordu!

Erkekler, işte o çok önemli sinir hücresinin azlığıyla yaşamak zorunda olduğundan bir ömür öküz olmakla suçlanırken, kadınların onlara anlayış göstermeyeceği de kanıtlanmış oluyordu aslında. Erkek neslinin sürekli göstermesi beklenen anlayış ve ince düşünce nedense bin bir ayrıntıyı düşünebilen kadınlardan beklenmiyordu.

Ve işin aslı, nöron eksikliğine rağmen sevdiği kadını mutlu etmek istiyordu erkek. Belki kadının istediği kadar ayrıntılı olmasa da kendi kapasitesinin çok üstünde bir gayretle sürprizler yapmak istiyordu ona.

Kerem mesela, kendini bildiği an itibariyle sevdiği tek kadının dünyadaki en mutlu kadın olmasını istiyor, onun tüm hayallerini gerçekleştirmek için elinden geleni yapıyordu. İşte bu amaçla, ortaokulu Edirne'de okurken, bir görsel sanatlar dersinde Masal'ın çizdiği bir resmi yıllarca kasasında saklamış, evlendikleri an itibariyle de çalışmalara başlamıştı. Bir çeşit hobbit evinin yer aldığı görseli, bir çeşit hobbit villasına dönüştürdükten sonra Beykoz'da uygun yer arayışına girişmişti. Her ne kadar hayallerinde bir çeşit Oyun Parkı yaratmak yatmasa da Varis Yuvasının bireyleri neredeyse toplu bir şekilde evlendiğinde, neden olmasın, diye sormuştu kendi kendine. Tıpkı ailelerinin sahip olduğu gibi kendi şehirlerine sahip olabilirdi onlarda.

Kerem, ilk olarak Masal'ın resmindeki evi yansıtan projeyi çizmişti. Hayalinde devasa bir bahçede yer alan hobbit villaları ve çocuklarının oynayacağı büyük bir bahçe yatıyordu. Evleri bahçe duvarlarıyla  ayırmayı düşünmemişti hiç. Tıpkı Varis Yuvasında olduğu gibi topluca kullanacaklardı ortak alanları.