KAÇINILMAZ BAĞ (TAMAMLANDI)

KB 🕷 Bölüm 28

Selam KB bekleyenler..

Keyifle okuyun..

Bir minik komutan...

Varis Yuvası, oldukça heyecanlıydı yeni sakinleri için. Aralarından biri hariç, hepsi Karaca'nın yanlarına geleceği anı heyecanla bekliyordu. Kollarını açmaya dünden razıydı hepsi. Karaca'nın Barış ile olan akrabalığı onu sevmeleri için yeterli bir sebep olsa da minyatür mafyaya da kıyamıyorlardı. 7/24 çalışanları gibi, her istediklerini yerine getiriyordu adam ve hiç gerek olmasa da adamlarının bir bölümünü güvenliklerini sağlamak için peşlerine takmıştı. Tarihte hiçbir genç böylesine acayip bir topluluğun korumasına nail olmamıştı muhtemelen. Bir yandan istihbarat, bir yandan mafya, bir yandan da Öküz Damı.

Lakin, Demir onu rezil rüsva eden şirretle savaşmak için bekliyordu. Hiçbir koruma alamazdı kızı onun elinden. Aynada kendine baktığında oldukça sinsi ve şeytani bir yüz buldu karşısında. Tolga'nın boğazdaki yalısına gitmek üzere arabasının anahtarını aldığında emindi Demir, şampiyon kendisiydi.

Tanem, Akın ile pek bir gelişme kaydedememişti şimdiye dek. Akın hala tedaviyi reddediyor, hazır olmadığını ileri sürüyordu. Hafızası da gelmemişti yerine. Bazen Tanem, kendisine bakan gözlerde aşkla karışık bir tutku gördüğünü düşünse de Akın, arkadaşça davrandığından yanıldığını, kendi müstehcen hayallerinin ona oyunlar oynadığını düşünüyordu. Bunda her gün okudukları kitabın etkisi de büyüktü.

Siyah Düşler Mor Hayaller!

Ah, Tanem kitabı okudukça kitabın adını, Akın'lı Düşler Çıplak Saatler, olarak değiştirmek istiyordu.

"Nerede kalmıştık?" diyerek yatakta dinleme pozisyonuna geçen Akın'ın yanına uzandıktan sonra okuma ışığını aldı eline ve Akın'ın isteği üzerine diğer ışıkları söndürdü. Ardından kitabı eline alarak sayfalarını aralamaya başladı.

"Leydi Olivia, nişanlısının kuzenini arzuluyordu. Onunla tanıştığı o ilk gece bahçede yaşadıkları o eşsiz anların tekrarını ölesiye arzuluyor, kır evinde misafir olacağı bir ay boyunca şaperonuna rağmen kendine hiç mi hiç güvenmiyordu. Nişanlısı bir risk değildi onun açısından. Çirkin olduğu kadar salaktı da kendisi ama Colin... Colin hem zeki, hem de yakışıklı bir adamdı.

Buraya geldiğinde onu karşısında bulmayı beklemiyordu Olivia ama şimdi akşam yemeğinde yanında oturan bu adama bakmadan da yapamıyordu. Masanın başında oturan nişanlısının sağında Olivia, onun yanında da Colin vardı. Koskoca kır evinde çalışanlar hariç üçünün olması endişelendiriyordu genç kadını ve Colin'in bakışları türlü imalarla dolu olduğundan kızarmasına engel olamıyordu.

Tatlılar gelene kadar diken üstünde oturdu genç kadın ama tatlılar servis edildikten sonra bacağının üstüne yerleşen el nedeniyle biraz daha gerildi. Nişanlısı tatlıya gömüldüğünden bacağındaki elin eteğini yukarıya çektiğini hiç fark etmedi ve hatta o elin, bacaklarının arasından yukarıya çıktığını da görmedi.

Leydi Olivia gördü Colin'in saldırısını. Sandalyesinde geriye doğru yaslanarak transa geçmiş gibi izledi elin aldığı yolu ve..."

Tanem, hızlanan nefesine engel olamadığından burada kesti okumayı. Akın okumaya başladığı an ona iyice yaklaşmış, tıpkı kitaptaki gibi elini bacağına koymuş, orada oyalanmıştı bir süre. Ah, Olivia kadar şanslı olmayı istiyordu Tanem, o elin yukarıya çıkmasını arzuluyordu delice.

"Niye durdun?"

"Bölümün kritiğini yaparız diye." dedi genç kadın başını Akın'a doğru çevirerek. Akın ona öylesine yakındı ki, dudakları arasında birkaç milim vardı sadece ve Tanem'in gözleri o dolgun dudaklara takılıp kalmıştı. Loş ışıkta daha da baş döndürücü görünüyordu o dudaklar.