[3]

448 44 21
                                    


We play dumb but we know exactly what we're doing.

Steve koltukta oturmuş gazetesini okurken içeriye giren Clint'e ve onun yüksek sesine hiçbir tepki göstermedi.

Dört gün olmuştu buraya yerleşeli ve bu süre içinde en çok gördüğü kişi kesinlikle Clint'di. En az gördüğü ise açık ara farkla Tony'di. Alt kata indikten sonra oradan çıkmak bilmemesi fazlasıyla sinir bozucuydu. Herkesle yakınlaşması gerekiyordu ve bunu yapabileceğinden hiç şüphesi yoktu ama Tony böyle yaparak onu zorluyordu.

Hiçbir görevde başarısız olmamıştı. Elbette bunda da başarısız olmayacaktı.

"Galiba sana yeni teknolojiyi öğretecek biri lazım?"

Steve başını kaldırdığında Clint'in gözlerinin gazete ve kendisi arasında gidip geldiğini gördü. Dudağını büküp gazeteyi sağ tarafında duran küçük masaya koyarken "Galiba," diye mırıldandı.

Hayır, aslında yeni teknolojiyi gayet iyi biliyordu. Hiçbir sorunu yoktu ama bunu belli edecek de değildi. Hatta yapay zekanın sesini duyduğunda büyük bir rol bile yapmıştı. Hadi ama yetmiş yıl buzda kalan bir adamdı o, Jarvis'in sesini duyduğunda yerinden sıçraması ve kim konuşuyor diye dehşet içinde etrafına bakması gayet normaldi.

Tony, Steve'in bu haline yüzünde bariz bir gülümsemeyle izlemişti. Evet, Steve özellikle ona dikkat etmişti. Pislik herif mimiklerini kontrol etmeyi iyi biliyordu. O gülümsemede alay yattığına adı kadar emindi.

Clint tüm grup üyelerini sayarken şu anda ne iş yaptıklarını da söylüyor ve Steve bunu can kulağıyla dinliyordu. Natasha Shield'ın verdiği bir görevdeydi, Thor birkaç günlüğüne dünyada olmayacaktı, Bruce da bir süreliğine dinlenmesi gerektiğini söyleyerek kendi evine gitmişti ve Clint ise... Aslında onun bir işi yoktu ama 'Tony ve Steve'in çatışmasını' izlemenin zevk vereceğini düşüncesiyle yardım etmeyeceğini açık bir şekilde dile getirmişti.

Doğruyu söylemek gerekirse Steve, Clint hakkında ne düşeceğini bilmiyordu. Ama ondan hoşlanmadığının da kesinlikle farkındaydı. Bu binada olan kimseden hoşlanmıyordu.

Steve kafasını hafifçe iki yana sallarken yüzüne küçük bir gülümseme koydu. "Tony'nin boş zamanı olduğunu sanmıyorum."

Clint göz yuvarladı ve bir avuç dolusu cipsi ağzına tıkmadan önce konuştu. "Onu yirmi dört saat çalışmak yerine yirmi üç saat çalışmaya ikna edebilirim." Ağzı dolu olmasını umursamadan devam etti. "Yani ben ikna edemesem bile Natasha'nın ikna edebileceğinden eminim."

Steve teşekkür ettiğini belirtmek amacıyla gülümsemesini büyütürken bakışlarını hızlıca kucağında birleştirildiği ellerine indirdi. Şimdi de insan bedenine tıkılmış bir çocuk olduğunu düşünüyordu.

Ama yine de Clint işine yaramıştı. Tony'e yakınlaşmasını sağlayacaktı ve bu görevi hızlandıracaktı.

Hem Steve hem Peter görevin çabucak bitmesini istiyorlardı. Bu insanların arasında olmanın pek de rahatlatıcı olduğunu söyleyemeyecektiler.

Bir süre sonra Clint odadan çıkmış ve Steve de geniş balkonun bir köşesine çekilmişti. En uzun görevi buydu ve ister istemez geriliyordu. Sonunda başarılı olacağından emindi belki ama bu hata yapma olasılığını sıfıra indirmiyordu. Elinden geldiğince bu işi kusursuzca yapmak istiyordu. Steve, onların bu kadar sıkı ve kapsamlı olmasına lanet savurdu.

Tüm Yenilmezler hakkında bilgiye sahipti. Onları çok iyi tanıyordu ve buna rağmen tanıştıklarında afallamadan edememişti. Çünkü onlar -sadece dört gündür burada olduğunu biliyordu ama yine de bu düşüncesinin arkasındaydı- şey gibi duruyorlardı... Aile?

Birbirleriyle anlaşma şekilleri, Steve'e karşı tavırları... Güzeldi. Bunu itiraf etmek zordu ama güzeldi işte.

Tabii ki Steve'in içinde olmak istemediği bir güzellikti.

Ait olduğu yer Hydra'dı ve her zaman da öyle olacağını biliyordu.

Her neyse diye düşündü Steve, derin bir nefes alırken.

Görev basitti. Onları öldürecekti.

...

Bazı bölümler de Steve'in yaşadığı şeyleri anlatacağım çünkü olayların mantıklı bir şekilde ilerlemesi için bunu yapmalıyım.

Ve eğer hoşunuza gitmeyen bir yer olursa, mantıksız olduğunu düşündüğünüz bir kısım ya da herhangi bir şey. Belirtmekten çekinmeyin.

Şimdiden teşekkür ederim.

Silence and SoundHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin