24

712 92 46
                                    

Lokantada biraz daha kalmasının ardından kulaklığını takıp yavaş yavaş yürümüştü parka doğru. Bugün kafeye uğramayacaktı, bu hâlsiz hâlini Eiji'nin de görmesini istemiyordu.

Rüzgarın ve müziğin tadını çıkarırken neredeyse bir saat geçmişti. Biraz da koşup oynayan çocukları izleyerek hem mutlu olup hem acı çektirmişti kendine.

Kalkmayı düşünürken telefonundan gelen bildirim sesiyle vazgeçip devam etmişti oturmaya. Kimden mesaj geldiğini bilmese de Eiji olmasını istiyordu içten içe.

Selam!

Bugün kafeye gelecek misin?

Sabah yazacaktım nasıl olduğunu sormak için ama gece telefonumu şarj etmeyi unutmuşum ve anca şarj bulabildim birinden

Üzgünüm

Okuduğu mesajlardan sonra fark etmeden gülümsemiş ve bir anda dolan gözlerini silmişti elinin tersiyle. Biri tarafından umursanıyor olmak canını yakıyordu.

Selam

Üzgünüm, bugün gelemeyeceğim

Başım ağrıyor biraz

Ah anladım

Umarım geçer çabucak

Bir de, ilaçlarını alıyorsun değil mi?

Alıyorum

Güzel

Çabucak iyileş ki birlikte bir şeyler yapabilelim!

Son cümleyi defalarca okuyup heyecanlanmıştı nedense. Eiji'yle vakit geçirme düşüncesi gerçekten güzel hissettiriyordu.

Tamam, çabucak iyileşeceğim :)

Bu arada

Geçen gün o adamla pek anlaşamadık gibi ama

Evine gelmeme bir şey der mi acaba?

Ah sana da sormadım ister misin diye, çok kabayım..

Sesli bir nefes verirken aynı zamanda tek eliyle yüzünü sıvazlamış ve 'keşke gelebilsen' diye geçirmişti içinden ama bunun mümkün olmadığını biliyordu. Hem o boktan şeylerle dolup taşan eve girmesini istemiyordu da.

Üzgünüm

Ancak kafede görüşebiliriz

Ve kaba falan değilsin merak etme

Ya da sen benim evime gel!

Emrivaki yapıyorum gibi oldu bu da değil mi?

Özür dilerim

İyi hissettiğim bir gün olabilir

Özür dileme lütfen, özür dileyecek bir şey yapmadın

Seni sıkıyormuş gibi hissediyorum

Sıkmıyorsun

Aksine, seninle konuşmayı seviyorum doğrusu

Oh..

Çok sevindim buna!

Şimdi bırakmam lazım telefonu

Sonra tekrar konuşuruz

Tamam

Telefonu cebine koyup ayağa kalktı ve nereye gideceğini bilemez hâlde ilerlemeye başladı. Shorter'ın yanına zaten gitmişti, eve de gidemezdi. Her zamanki gibi, ait olduğu hiçbir yer yoktu..

Vücudu ve başı fazlasıyla ağrıyordu yine. Ağrı kesici almasına rağmen pek bir işe yaramamıştı belli ki.

Her ne kadar eve gitmeyeceğim dese de uyumak istediği için eve doğru yürüyordu şu an. Hem ağrısını hissetmemek hem de düşünmemek için uyumayı istiyordu çünkü uyanık kaldığı zaman çok fazla düşünüyordu ve düşünceleri ona aşırı derecede zarar veriyordu.

Querencia || AshEijiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin