"Geciktin." derken yüzünde oluşan gülümsemeyi engellememişti Ash. Blanca'yı gördüğü için mutluydu gerçekten.
"Halletmem gereken bir şey vardı. Bakıyorum da, büyümüşsün."
Blanca Ash'e bakarken onu becermeyi düşünmeyen sayılı kişilerden biriydi, o yüzden ona dokunmaktan da korkmadığı için kısa bir sarılış gerçekleştirdiler.
"Birlikte gitmeyeceğiz, sen açsan burada bir şeyler ye. Ben gideyim."
"Olur. Karnım gurulduyor zaten."
Ash Shorter'a gelmesi için işaret ettiğinde çocuk hemen yanlarına koşup Blanca'yı selamlamıştı.
"Ben şimdi gidiyorum, sen Blanca'ya bir şeyler hazırla olur mu?
"Tamam. Ash..lütfen dikkatli ol." derken omzunu sıvazlamıştı arkadaşının. "Olacağım, merak etme."
Sert adımlarıyla hızlı hızlı ilerlerken heyecanlıydı biraz. En ufak bir şeyin bile ters gitmesi durumunda başarısız olabilirlerdi, bunu kesinlikle istemiyordu.
Dino'nun tüm gün evde olacağını biliyordu, o yüzden ertelemek zorunda kalmamıştı. Blanca geldiğinde burada olacaktı tam da istediği gibi.
Henüz salondayken masada oturan adamı görünce hemen merdivene yöneldi ama Dino onu çoktan görmüştü bile. "Gece çıkmışsın yine. Nereye gittin?"
"Sana ne."
"O değerli arkadaşın bir şey dedi mi?" Yüzünde Ash'i sinir etmek için bir sırıtma oluşurken çocuk dudağını dişleyip "hayır, konuşmadık." diye mırıldandı.
"Ne bok olduğunu öğrenince konuşmak istememiştir tabii. Ama belki seni becermesine bir kere izin versen-"
"Kes sesini."
"Neden? Çoktan yapmana rağmen mi böyle oldu?"
'Sakin ol.' diye geçirdi içinden. Şu an olay çıkarmak istemiyordu, planı aksatmayı göze alamazdı.
"Cevap vermiyorsun ha?" diyerek hafifçe güldü adam Ash merdivenden çıkmaya başladığında. Çocuk bunu da göz ardı edip sonunda uzaklaşmıştı oradan.
.
Ash Blanca'dan gelen mesaja göz gezdirip derin bir nefes aldı. Adam birkaç dakika sonra eve gireceğini söylemişti, zamanı geliyordu yani.
Balkonuna çıkmış eve doğru ilerleyen Blanca'ya bakarken yumruklarını sıktı. Bu yaptıklarının kesinlikle başarılı olması gerekiyordu yoksa büyük ihtimalle ölecekti ve bunu istemiyordu, Eiji sayesinde..
15 dakikadır dört dönüyordu odasında. Birazdan çıkacak, ortalığı ayağa kaldıracağını düşündüğü bir şeyler yapacaktı. Silahını pantolonuna saklamıştı, onu kullanması gerekecekti.
Odasından çıktığı an korumaların dikkatini çekmek için yalpalayarak yürümeye başlamış, Dino'nun odasına yaklaşırken de sertçe öksürüp dizlerinin üstüne çökmüştü sanki bir şeyi varmış gibi. Bunu gören adamlardan biri de hemen yanına gelip omzuna dokunmuş, Ash'in "dokunma." diye bağırmasına yol açmıştı.
Ağlamak için hazırlamıştı kendini zaten, o yüzden gözyaşları kolaylıkla dökülüyordu yanaklarından. Sesi bütün koridorda yankılanıyordu, Dino'nun duymamasına imkan yoktu.
"Ne oluyor?" diyerek odasından çıkan adama bakmadan kahkaha atmaya başladı bir anda. Delirmiş gibi görünmesi gerekiyordu ilgisini çekebilmek için.
![](https://img.wattpad.com/cover/270620190-288-k316348.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Querencia || AshEiji
FanfictionİÇERİK UYARISI: TECAVÜZ, ŞİDDET, KUSMA Querencia: ispanyolca; dünyada en güçlü hissettiğin yer, güvenli yuvan, evin.