"1. BÖLÜM"

717 60 29
                                    



TOPRAK'tan 

Bu lanet alarmında var Yaa.. Off.. Uyanmak zorunda mıyım? Hem ben bu alarmı hiç kurmam. Bu ses de nereden geliyor? Ben sizin ananızı Yaa.. Off.. Sabah, sabah başlama. Toprak sus sus yoksa gene birilerini öldürmekten beter edersin. Sonra  babandan azar işitir, annenin dırdırları.. 

Ahh.. Unutmamalı tabi biricik dostlarım Barış ve Anılı  annemden beter Bee.. Ben bu evde hizmetçi istemediğimi kırk defa dedim. Alarm sesi kesin onundur, bu saatte Yaa.. Bu saatte derken dur bakıyım.

Laa.. daha saat 04,52 bu nedir? Yaa.. Bu sefer babam ben kendime geleyim diye, komando dadı mı tuttu? Uleen Barış sen veriyorsun böyle saçma sapan fikirleri. Off.. Neyse uyandık artık ben bir fırça çekip rahatlayayım. Apar, topar yataktan kalktım odamdan çıkıp aşağı inecektim ki.. 

Karşı kapı açıldı. Kan beynime sıçradı. O kapı, o kapı nasıl açılır. Kızı gördüğüm gibi kolunu yakalayıp merdivenlerden indim. Kapıyı açıp hiç onu dinlemeden kapıdan dışarı attım.

Çok sinirlendim, elime ne geldiyse fırlatıp bağırmaya başladım.

"Lanet olsun.. O kapı asla açılmayacaktı!!!" duvarı yumrukladım sinirin tüm hücrelerime yayıldığını hissediyordum, sinirimi atmak için bodruma inecektim ki. Anahtar sesini duymamla merdivenlerin önünde durdum...


SU'dan

"Ahhh bıraksana bee.."

Yanıt yok

"Bırak beni! "

Yanıt yok

"Heyy... heyyy.."

Ve kapı yüzüme kapanır. Saçmalık Yaa.. İnsan bir kimim? Neyim? diye sorar bari, salak mıdır Nedir? Bu ne Yaa.. Çattık resmen.

'Acayip yakışıklıydı Bee.. Off helede baklavaları Off..'

Kendine gel Su, kendine gel. Adam seni sorgusuz sualsiz attı, resmen Yaa..

Neyse, Neyse Allahtan Hakan Bey "Evin anahtarını her zaman, ne olursa, olsun yanın da bulundur." demişti de, iyi ki lafını dinlemişim.

Hadi "Ya Allah" bakalım ilk andan bunlar olduysa. Ben bunla 1 yılı nasıl geçireceğim. Anahtarla kapıyı açtım, ilk önce her yer de parçalanmış eşyalara bakıp,

'Laa.. kırıyon tabi zenginliğin gözü çıksın. Temizleyen kim? Ahhh.. tabiyki de Ben!! Off..'

Gözlerim merdivenin başında duran, gözleriyle öldürmek az kalır. Bir şekilde bana bakan boz ayısına takıldı. Tırsmadım değil yani.. Boyun damarları belirginleşmiş, kasları gerilmiş, dişleri kenetlenmiş, kara hatta kömür gibi bakan gözleri.. Nefretle, öfkeyle tüm kötülüklerle bana bakıyor. Gözlerim eline takıldı kızarmış. İki elini de yumruk yapmış sıkmaya devam ediyordu. Bir şeyler geveledi ve hışımla merdivenlerden indi. Koca bir yankı evde çınladı resmen. O ses dalgasıyla tüm bedenim sarsıldı. 

Tırsmaktaayııım...

" Off.. Su ne biçim bir yere düştün Bee.. Kızım. Ahh ben bunları 1 yıl sonra buradan kurtulunca soracağım. Beklesin.. Boz Ayısı.."


TOPRAK'tan

Anahtar sesini duymamla merdivenlerin önünde durup arkamı döndüm. Kız içeri girdi, kendi kendine konuşur gibi etrafta gözlerini gezdiriyorken. Beni fark etti, ilk önce süzdü sonra gözleri sağ elimde takıldı. Ben aslında afalladım resmen, bu.. bu kız.. Nasıl yaniii.. Olamaz sinirlerim artmaya başladığını elime bakınca anladım. Ya kızı şuracıkta öldürür, babama leşini yollardım. Yada aşağıya inip, yine bir kum torbası patlatırdım. Önümde iki seçenek var, ama düşünecek zamanım yok. Homurdanarak merdivenlerden indim, hemen bodruma yani spor salonuma gittim. Ses geçirmesin diye özel yaptırdığım çelik kapıyı sinirle itip, direk kum torbasına geçtim.

"TOPRAK"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin