SU'dan
Ufak bir hatırlatma ve direk devam.
Giyinme odasına girdim, kıyafetlere baktım cidden hiç biri benim tarzım değil. Hepsi acayip aşırı açık ve dekolte kıyafetler, ben asla böyle şey giyinemem Yaa.. Rahat edemem gene de dolabı baya aradım taradım güzel bir siyah tünik tarzı gömlek buldum. Tamam bunu giyinirim altıma ne giyine bilirim bunlar ne Yaa.. Her renk tayt var, ben tayt sevmem ki. Kotlara baktım koyu hatta siyah olanı aldım ayakkabılardan da Allahım neredeyse hepsi topuklu. Yaa.. Benim boyun 1,80 ne topuklusu Yaa.. Asla giyinmem giyinemem ki, zaten düşerim yani. Gözüme güzel siyah nike çarpınca hemen sen benimsin cnm giyinme odasının kapısını kapatıp, çabucak üzerimdekilerden kurtulacaktım ki. Olmadı kaburgam sağ olsun kaldıramadım ki kolumu yapabilirim diye kendimi yüreklendirip üzerimdeki pijamayı çıkardım ama ağzımdan da bir.
"Aaahhh.." kaçtı tabi çıkardığımı katlayacakken kapı birden açılınca, elimdeki düştü tabi. Refleks olarak ellerimle bedenimi sardım karşımda beni gözleriyle tarayan bir adet Toprak vardı. Bu uyumuyormuydu Yaa.. Toprak.
"Ne oldu nasılsın?" diyerek hala beni gözleriyle tarıyordu bende.
"Yok bir şey. Çıksana dışarı." dediğimde Toprağın bakışları beni buldu sonunda. Toprak ama korku endişe dolu bakıyordu, çocuğun yüreğini ağzına getirdik herhalde. Ben çok bağırmadım ki o nasıl duydu da geldi Allah Allah Toprak.
"Şey kusura bakma." diyerek odadan çıktı. Bende dolaba dayandım biraz soluklandım tam eğilip elimden düşen pijamayı alıyordum ki, bu seferde Sultan teyze geldi ve direk.
"Aaa.. Kızım neden eğiliyorsun sen, geç bakayım. Ben sana yardım edeyim rahat giyin." diyerek yerdeki pijamayı aldı. Bende minnettar bakışlarla baktım Sultan teyzeye sağ olsun giyinmeme yardım etti. Giyinme odasından çıkarken Songül odama girince Sultan teyze.
"Haa.. Songül kızım sen odayı düzenle." dedi beraber odamdan çıktığımızda. Toprağın kapının önünde turladığını gördük bizi görmesiyle yanımıza geldi.
"İyi misin?" dedi ben tabi şaşırdım sadece.
"İyiyim sadece kıyafetlerimi değiştiriyordum." dediğimde Toprak birden.
"Düştün sandım, o yüzden öyle daldım odaya. Üzgünüm." deyip beni dinlemeden merdivenlerden çıkıp gitti, ben merdivenlerin başına kadar gidebildim tam çıkacaktım ki.
"Biraz yalnız kalsın. Toprak her zaman yalnız olmayı seçer, böyle durumlarda." dedi Sultan teyze bende.
"Nasıl yani?" dedim Sultan teyze gülümseyerek.
"Endişelendiğin de, korktuğunda veya üzüldüğünde yalnız kalmak ister. Çocukluğundan beri böyle." dedi ve kolumdan tuttu beraber asansöre yöneldiğimizde. Ben tıka basa doluyum ama kahvaltı yapamam ki, hem hafiften uykum var tabi birde aklım Toprakta o yüzden.
"Sultan teyze ayıp olmazsa ben kahvaltıya gelmesem, benim biraz uykum var. Dinlensem hem ben aç değilim." dediğimde Sultan teyze hemen.
"Olmaz öyle şey, ikidir sofraya oturmamak olur mu böyle kızım. Hem sen bu evin Gelinisin, sofrada her zaman yanımızda olman gerek. Hem sen nasıl aç değilsin? Dün akşam bir şeyde yemedin." dediğinde bende utana sıkıla.
"Biz yani Toprakla ben, gece uyuyamadık. Toprakta bir şeyler yiyelim değince.." derken sözümü Sultan teyze bölüp.
"Lahmacuna dadandı değil mi? Ayy.. Çok sevindim kızım." diyerek bana sarıldı baya sıkı sarıldı canım yanmıyor eskisi gibi, aslında kıyafetimi de ben giyinirdim diye düşünürken. Sultan teyze benden ayrıldı ve asansöre bildiğiniz ittirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"TOPRAK"
Teen FictionFLASHBACK (Geriye Dönüş) "Nefes. Yapma, bak ciddiyim yapma dedim!!!" "Offf Toprak, Paşalığın tuttu gene. " "Ben bir tek senin paşanım. Sultanım " Annem dediğimi duysa beni kesin keser. Çünkü o benim biricik Sultanım, ama Nefesi tanısa bir şey demez...