"27.BÖLÜM"

144 41 5
                                        

Bu bölümde saçma diye bileceğiniz şeyler olacak, ama şaşırıp beklide kahkahalara da boğula bilirsiniz. Ama cidden söylüyorum böyle bir şey oldu, o yüzden onun etkisinde kaldım herhalde bende böyle küçücük, minnacık bir saçmalık yaptım. :)

Keyifli okumalar dilerim. :)

Ama gerçekten yok artık diyeceğinize emin gibiyim. :)


HAKAN BEY'den


Sultanı apar topar hastaneye kaldırdık. Evden çıkmadan önce Mesuta Toprağa ulaşmasını söyledim, gerisi kesik kesikti Sultan neden böyle oldu ki şimdi. Bu kanama nereden çıktı? Allahım sen bizim yardımcımız ol. Neler oluyor bilmiyordum, bu arada Toprak aradı. Düzgünce konuşamadık çünkü ben cidden bir şey bilmiyordum. Suyun ağlama seslerini de duydum ama elimden cidden bir şey gelmiyor. Allahım ne olursun Eşimi, canımı, Sultanımı bana bağışla...

İlk müdahale odasının önünde volta atıyordum, dua ediyordum Sultana bir şey olmasın. Ne oldu da bu kanama oldu, hala anlam veremiyordum. Kadınsal bir hastalığı vardı da benden mi gizledi? Ahh.. delirmek üzereyim ne oluyor?...

Sağ omzumda hissettiğim dokunuşla volta atmayı kestim ve başımı kaldırıp sağ tarafıma baktığımda karşımda Vuralı hiç ama hiç beklemiyordum...


VURAL BEY'den


Tam uykuya dalacaktım ki, dışarıdan karışık sesler duydum gibi yataktan hemen kalktım. Balkona çıktım ve etrafa bakındığımda Hakanı gördüm, kucağında Sultan hanım vardı yanında da şu genç. Ne oluyor? Kadın fenalaştı tabi Ahh.. Hepsi benim yüzümden, hiç ama hiç bu eve gelmemeliydim otele gitmeliydim. Hemen içeri girdim üzerime düzgün bir şeyler geçirip hızlıca evden çıktım. Etrafa bakındım ve gencin adı neydi ya Mehmet miydi? Murat mıydı? Murattı, Murat diye düşünüp.

"Murat!" diye seslenmeye başladığımda, yanıma birisi geldi bu o genç değildi. Yanıma gelen adam.

"Bir şey mi oldu? Vural bey" dediğinde bende direk,

"Hakan ve Sultan hanımı gördüm. Ne oluyor?" dediğimde Murat söylemeli mi, söylememeli mi diye tereddütte olduğunu çok beli ediyordu. Bu yüzden bende,

"Hakanın yanına götür beni." dedim kesin bir dille, kesin hastanedeler. Büyük ihtimal benim Sultan hanımı baya üzmem sonucu oldu, ama ben Suyu burada bırakamam beni de anlamaları gerek. Murat öyle dikilince bende biraz ilerleyerek Murata dönüp.

"Hadi.." dediğimde hala öyle bekleyince.

"Sen mi beni götürürsün, yoksa ben mi gideyim?" dediğimde yürümeye başladı ilerde ki arabalardan beyaz olana doğru yönelince, bende hemen arabaya bindim.

Kısa sürede hastaneye gelmiştik, acil de etrafa bakınıyordum Hakan neredeydi. Sağdaki koridora girdiğimde koridorun sonunda Hakanı volta atarken gördüm. Başını eymiş yere bakarak volta atıyordu çok düşünceliydi, Hakana yaklaşıp sağ omzundan tuttuğumda. Volta atmayı kesip başını kaldırdı, beni görmesi onu şaşırtmıştı ben ise Hakanın üzerindeki kan lekelerine takılı kaldım.

"Ne oldu? Durumu nasıl? Ahh.. Benim yüzümden.." dediğimde Hakan sanki yeni kendine gelmiş gibi.

"Kendini suçlama, ne olduğunu bilmiyorum. Tek bildiğim şey, Sultan odada doktorlar yanında ve hala o odadan çıkan kimse olmadı." dediğinde onu kolundan tutup kenardaki koltuklara götürdüm. Etrafa bakındım Murat koridorun başında bize bakıyordu, ona elimle gelmesini işaret ettim. Murat tedirgince yanıma geldi bende ayağa kalkıp Murata yaklaştım.

"TOPRAK"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin