"6.BÖLÜM"

224 47 7
                                    


SU'dan


"Ohh.. Bee.. dünya varmış rahatladım. Bu duş çok iyi geldi."

Ben bir şey yapacaktım Hımmm... Hakan Bey, son bir kes üstüme baktım. Tamam iyiyim

'Oooo Su Hanım üstüne, müstüne bakmalar falan anlayalım.'

Ne ima etmeye çalışıyorsun sen bakayım?

'Hiç sen zamanla söylersin zaten, söylemesen bile ben senim unutma. Hissederim'

Hakan Beye yollayacağım, e-postaları düşünmeliyim. Ne diye bilirim ki, oğluyla konuştuğum bile yok. Beni takmadığı her halinden belli.

'Hakan Beyin söylediklerine odaklan bence.'


FLASHBACK (Geriye Dönüş)


"Kızım tamam. Sanki senin bu zor anından yararlanmaya çalışan, şerefsiz biri gibi görünüyor olabilirim. Ama buna cidden ihtiyacım var."

Gibisi yok resmen zor anımdan yararlanıyorsun. Ben bunu nasıl kabul edebilirim Yaa.. Bir hafta değil? Bir ay değil? Bir yıldan bahsediyorsun. Bee.. Adam diye düşünürken bakın ağzımdan neler döküldü.

"Siz benim gerçek anlamda hayatımı kurtardınız. Hakan Bey ama..." sözümün kesilmesinden nefret ederim.

"Biliyorum, istediğim şey senin gibi saf ve masum bir kız için oldukça zor. Ama ne olursun düşün hatta, şimdi senle beraber bir restorana gidelim. Hem yemek yemiş oluruz, sende bu zaman içince düşünmüş ve Kendini de toparlamış olursun. " sorarcasına bana bakıyordu. Ben ne diye bilirim ki, başımla onayladım otelden çıktık. Sanki burada yiyemezdik zaten hala halsizim.

'Kızım bir şeye de kulp bulma. Adam ne güzel seni odadan çıkartıyor, daha ne istiyorsun? Kaç gündür buradasın. Hem otelin parasını ödüyor. Sen hala mırın kırın yapıyorsun.'

Ben mi dedim. Haa.. İstanbul'un en lüks oteline getir. Odamın parasını öde, her gün sabah akşam uğra diye. Ben öderdim.

'Belki de adam cidden zor durumdadır. Sana da"Kızım, seni son şansım olarak görüyorum, saflığın merhamet duygun. Oğlumun ilgisini çeker diye ümit ediyorum." demedi mi?'

Dedi. Tamam ama kızım evlenmekte ne demek? Yaa.. Tamam sağ olsun Hakan Bey ölümden döndürdü beni resmen. Ama evlilik ve ben Yaa.. Uzatılacak bir şey yok.

Arabanın durmasıyla gerçek dünyaya döndüm. Kapımı vale açtı, ben de hemen indim. Hakan Beyin yanına gittim, beraber lüks olduğu kapısından beli olan restorana girdik. Hemen yanımıza bir Bey geldi.

"Hakan Bey. Hoş geldiniz, geleceğinizden haberimiz yoktu?" dedi. Hakan Beyde tebessüm edip,

"Gelin kızımla yolda karar verdik. Haber vermeye zamanım olmadı." dedi. Sevecen çıkan sesiyle.

DANK 

Benim jeton yeni düştü, bana GELİN dedi. Off.. Su bir bataktan kurtuldum, derken yenisine mi batacağım? Yaa.. Sadece yalnızlık istedim Yaa.. O kadar.

'Hemen karalar bağlama, hem bak Hakan Bey çok iyi biri. Belki oğlu da öyledir.'

Saçmalamaya başladın gene.

Hakan Beyin elini omzumda hissedip gerçek dünyaya döndüm, yönlendirmesiyle masaya oturdum.

'Waaaaaawww.. Manzara gerçekten çok güzelmiş.'

Hayret sana katılıyorum. 

Hakan Beyin sesiyle bakışlarımı ona çevirdim.

"Beğendin mi kızım?" dedi.

"Evet efendim. Manzarası çok güzel." dedim.

"Sen birde yemeklerini gör" dedi. Sevinçli çıkan sesiyle cidden çok iyi birisine benziyor.

'Ben ne demiştim? Haa.. Su çok tatlı bir insan.'

O hiç beli olmaz umarım hep göründüğü gibidir. Hakan Beyin sesiyle dünyaya geri dönüş yaptım.

"Gene daldın kızım. Umarım bu dalmaların, hayırlı cevap vermene vesile olur." dedi. İmalı bir şekilde anladık. Kabul et, kabul et diye bağıran gözlerin var zaten. Daha ne ima ediyorsunuz ki? Yaa..

"Hiç öylesine dalmışım. Manzarada çok güzel ondan." dedim geçiştirerek.

"Evet bende buranın manzarasını çok severim, daralınca hep buraya gelirim ki. Şu son zamanlarda başım o kadar kalabalık, dertler yani. Tek derdim olan oğlumun yaşadıkları ve yaşattıkları yüzünden uğrayamaz oldum. Ama senin sayende bende aylar sonra gelebildim." dedi. Tebessüm ederek bende tebessüm ettim. Garsonlar yiyecekleri masaya dizdiler ve sessizliğe bürünerek yemek yemeye başladık.

Sen bana oğlu iyidir mi demiştin canım? Çocuk nasıl biriyse babası aylardır kafa dinlemek için, 2 saatliğine yemek yemeye bile gelemiyormuş.

'Her kesin zor zamanları olur Su. Bunu en çok da sen bilirsin değil mi? Ama..' 

Tamam bilirim. Bilirim ama,

'Aması maması yok. Su bu adam senin hayatını kurtardı. Yaklaşık bir aydır da her zaman destek olmaya çalışıyor. Sana senin yardımına ihtiyacı olduğunu söylüyor. Yardım edeceksin o kadar.'

Demesi kolay kızım, hiç tanımadığım yüzünü dahi görmediğim huyunu, suyunu bilmediğim. Bir adamla evlenmemi ve en az bir yıl evli kalmamı istiyor. Ona kalsa evlilik ömürlük olsun dedi bee.. Adam

'Unuttuğun bir şey var Su. Eğer o adam olmasaydı, sen zaten ölmüş olacaktın ve o uzun uzun bahsettiğin 1 yılı toprak altında geçirecektin. Humus olacaktın canım.' 

Off..

"Tamam" kelimeler ağzımdan dökülü verdi.

Hakan Bey tabağına bakan gözlerini bana çevirdi. Anlamaya çalışır gibi bakmaya başladı. Bende

"Tamam. Kabul ediyorum. Bana detayları anlatın." dediğimde yüzünde büyük bir gülümseme oldu. Hakan Bey dikleşip garsona eli ile gelmesini işaret etti. Garson hemen yanımıza geldi.

"Buyrun, eksik bir şey mi var? Hakan Bey" dedi. Tedirgince

Hakan Bey: "Yok her şey çok güzel değil mi kızım?" dedi. Bende tebessüm ederek

"Evet, her şey çok güzel." dedim. Hakan Bey

"Ama" dedi. Garsona bakışlarını çevirdi. Garsonda sanki anlayacağını anlamış gibi tebessüm edip, başıyla tekrar selam verip çekildi. Bende önüme döndüm zaten iştahım bu aralar hiç ama hiç  yoktu. Ama gene de bir şeyler yemeye gayret gösterdim, bu arada da Hakan Bey konuşmaya başladı. Bende dikkatle onu dinlemeye.

"Ben senden hiçbir şeyi saklamayacağım kızım. Sabaha kadar buradayız, sana her şeyi ayrıntısıyla anlatacağım. Ama önce yemeklerimizi yiyelim, daha sabaha çok var." dedi bende

"Peki" dedim. Yemek yemeye başladım bir müddet sonra doydum bakışlarımı Hakan Beye çevirdiğimde. Beni dikkatle izlediğini görmem bir oldu. Benim ona baktığımı anlayan Hakan Bey konuşmaya başladı...


Umarım beğenirsiniz. Paylaşacağım diğer bölümün başında kısa bir açıklama yapacağım. Yaptığım açıklamayı okursanız çok ama çok sevinirim. : ) :)

"TOPRAK"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin