***
*Dilara'nın anlatımıyla*
"Sana bir sürprizim var!" dedi Açelya heyecanla. Koridorun ortasında eliyle gözlerimi kapatmış, adımlarımı dik tutup durdurmuştu.
Yürüme egzersizlerimin gerçekleştiği üçüncü gündü. Bu üç günde hızlı ilerlemeler kaydetmiştim. Ağrılarım azalmış, hareket kabiliyetim hızlı bir ivme ile artış göstermişti. Her şey iyiye giderken tek bir sorun vardı. Onu hala görememiştim. Onlara her sorduğumda saçma cevaplar alıyordum.
'Sen uyurken geliyor, durumunu öğrenip gidiyor.'
'Biraz toparlanmaya ihtiyacı olduğunu söyledi, henüz seninle yüzleşmeye hazır değilmiş.'
'Gayet iyi, sana kızgın da değil... Sadece biraz vakte ihtiyacı varmış.'
'Kızım biraz iyileş, öyle çıkarsın karşısına. Hem kendini öyle daha iyi hissedersin.'
Neydi bu saçmalıklar? Benim tanıdığım Deniz, kaçmazdı benden. Gelir yüzleşirdi. Çok mu kırmıştım yoksa onu? Red mi ediyordu bana sığınmayı?
Çok kez sordum çevremdekilere. Benim dışımda herkes konuşmuştu onunla. Annem, Açelya, Demir, Ozan, Cansu... Hepsi sözleşmiş gibi aynı cümleleri tekrarlıyordu.
'Kendini hazır hissetmiyormuş seninle karşılaşmak için. Hayır, sana kırgın olduğundan değil. Sadece yaşadıkları ağrı şeyler, sen de biliyorsun. Sakın seni yalnız bıraktığını düşünme, hep aklındasın...'
Kandırmayın beni ne olur... Yaşadığı şeylerin ne kadar ağır ve can acıtıcı olduğunu biliyorum ama kendi köşesine çekilerek nasıl aşacak bunu?
Bana ihtiyacı var onun!
Ben ona gidemiyorsam, o gelmeli bana!
Tek sığınağı benim, onun!
Gelmeli, gelmeli, gelmeli!
"Açelya ne zaman açacaksın gözlerimi?" diye keyifsizce homurdandığımda sağ kolumu koluna sardığım Demir konuşmaya başladı.
"Az sabır be Dilara!" ikisinin neşeli ve heyecanlı tavrı içimi hafifçe kıpır kıpır ettirse de bunu dışarıya belli etmiyordum.
"Tamam, tamam şimdi açacağım gözlerini. Ama bir uyarı yapayım, fazla doz duygu yüklemesine hazır mısın?" Açelya'nın söylediğine anlam veremeyip kekelemeye başladığım anda gözlerimi kapatan beyaz elleri yüzümden çekildi. Gözlerimi kısıp aniden yansıyan ışığa kendimi hazırlamaya çalışırken git gide düzelen bakışlarımın önünde gördüğüm beden yüzümde bir tebessüm oluşmasını sağladı.
İki koluma dayandığım Açelya ve Demir, birkaç kere geriye sendeleyen adımlarımı fark ettiklerinde telaşla tekrar doğrulmama yardımcı oldular. Kendime geldiğimde korkak bir adım attım attım ileriye doğru, ardından bir adım daha... Hızlanan adımlarım koşmamak için kendini zor tutuyordu. Benim bu halimi gören karşımdaki beden, hiç beklemeden koşmaya başladı yüzündeki kocaman gülümseme ile...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MOR MENEKŞE
Chick-LitDilara, yıllar önce hastane koridorunda Deren'e verdiği sözü tutmak için çabalamaktadır. Bu zorlu yolda, bir falezin kıyısında dalgalara yakalanır. Dalgaların ise onun gözlerindeki emaneti almaya ihtiyacı vardır. Anlamsız intiharlar ya da kanıtsız c...