Dilara, yıllar önce hastane koridorunda Deren'e verdiği sözü tutmak için çabalamaktadır. Bu zorlu yolda, bir falezin kıyısında dalgalara yakalanır. Dalgaların ise onun gözlerindeki emaneti almaya ihtiyacı vardır.
Anlamsız intiharlar ya da kanıtsız c...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Dümdüz bir yol çizecek hayat bana, sevgilim. Sesi sağır edecek belki kulaklarını ama korkma. Bu benim asil sonumun sesi. Hem bunu sen söylemiştin. Benim, diyorum. Kız Kulesi gibi asil olduğumu söylemiştin... "
***
Defterin son sayfalarına gelmişken size daha öncesinde hiç bahsetmediğim bir şeyden bahsedeceğim.
Bana kızmayın.
Bana kızma sevgilim.
Size tüm bunları, adımın neden Mor Menekşe olduğu hikayesini anlatmaya karar vermemin sebebini yazacağım satırlarıma.
Yaşıyorum inatla, demiştim ve eklemiştim.
İntiharımın başarısız olacağını söylemiştim.
İntiharım başarısız.
Trenim hızlı.
Kolumdaki gümüş saat ise durmak üzere.
Sabahın bu erken saatinde ise yüreğim huzursuz ve içimdeki kıpırtılar oldukça keyifsiz.
Bizi bekleyen anlara hazır değiller, aynı benim gibi.
Hazır değilim, hiçbir zaman olmadım.
Tik, tik, tik...
Sesinin hiç bu kadar sinir bozucu olduğunu düşünmediğim saatim, bu sabah da her sabah olduğu gibi kolumda.
Üç yıl önce, bir yaz günü sabah uyandığımda telefonum çalmıştı. Anımsıyor musunuz üç yıl öncesini ya da beni kimin aradığını? Çiğdem... Çiğdem'in kim olduğu peki, hiç yer etti mi zihninizde?
Yanına çağırmıştı beni ve uzun uzadıya konuşmuştuk. O konuşma sonrasında kendimi kayıp sokaklara vurmuştum ve yıllar sonra ilk kez adını anmaktan çekindiğim denizin kıyısında bulmuştum kendimi. Telefonuma kaydettiğim ses ise her şeyi anlatıyordu aslında.
Beni neden o zaman anlamadınız?
Sınırlardan bahsetmiştim, hayatımın sınırlarından ve İntiharımın başarısızlığından.
Şimdi anlıyor musunuz beni?
Peki sizce de geç kalmadık mı artık?
Kalp yetmezliği ileri evre, demişti Çiğdem. B evresi. Sarsılmıştım.
Bazen ruhunuz öyle bir kıvamda oluyor ki, aldığınız haberleri kavrama kabiliyetiniz çok farklı şekillenebiliyor. Bana da öyle olmuştu işte. Aldığım haberi anlamam birkaç sokak, sindirmem birkaç insan, kabullenmem ise birkaç gecemi almıştı.
Bana hastaneye yatmam durumunda donör bulunana kadar ilaç tedavisi ile ara sıra geçireceğim krizleri önleyebileceğini söylemişti.
