🍀BENZEMEK🍀

1.2K 109 187
                                    

^^FARUK^^

Arabayı park ettikten sonra yanıma döndüm. Yeşil'im karşısına bakıyordu. Gözlerim ellerine kaydığında çantasını sıkı sıkıya tuttuğunu gördüm. Keyifle konuştum.

"Beni çok özlüyorsun."

Birden bana döndüğünde tatlılığına tatlılık katan ses çıkarttı.

"Hı..."

Şaşkınca bana bakarken park yerine küçük bir bakış atıp kollarımı tatlı eşime sardım. Biraz bekledikten sonra kollarını boynuma sarmıştı. Fısıltılı çıkan sesini duydum.

"Sen de beni çok özlüyorsun."

Güldüm. Kolları gevşerken belindeki kollarımı sıklaştırdım. Seni seviyorum.

"Faruk..."

Durgun çıkan sesiyle duraksadım. Devam etti.

"Ben kendimi kontrol edememekten korkuyorum. Yani kıskançlık konusunda."

Kollarım gevşerken kollarını sıklaştırmıştı. Gülümsedim.

"Kıskanıyorsun yani." dedim rahat bir tavırla. Onun yanında rahat olmayı seviyorum. Onun yanında kendim oluyorum.

Başını kaldırıp yüzüme baktı. Çatılı kaşlarıyla bana bakıyordu. Bu hâliyle tatlı olduğunu bilse kaşlarını çatar mıydı acaba? Neyse o bilmesin.

"Tabi kıskanıyorum." dedi pembeleşen yanaklarıyla. Yanağına uzanıp öptüm.

"Ben de."

Başını eğip gülümsedi. Devam ettim.

"İçinden geldiği gibi davran. Tek başına kıskançlık sıkıntı olur ama ikimiz birbirimizi tamamlarız. Rahat ol yani."

Yüzündeki şaşkınlıkla başını kaldırıp bana baktı. Gülümsüyordu.

"Ciddi misin?"

"Ciddiyim."

Yüzünde gitgide büyüyen gülümsemesi ile yanağıma uzanıp öptüğünde gülerek konuştum.

"Ben de senden ayrılmak istemiyorum ama işte."

Kollarını benden ayırıp koluma hafifçe vurmasıyla güldüm.

"Faruk ya!"

Güneş gözlüğümü takıp arabadan indim. Tatlı karımın kapısının önüne geldiğimde kaşlarını çatmış hâlde kolları bağlı bana bakıyordu. Yüzümdeki gülümsememle kapısını açtım. Elimi uzattığımda sesi geldi kulağıma.

"Faruk o gözlüğü takmak zorunda mısın?"

Elim gözlüğüme giderken elimi tutup arabadan inmişti.

"Güneşli ya hava, karıcığım. Çıkartıyım istersen."

"Tamam kalsın." dedi kısık sesle. Tatlı kıskanç karım.

Elimin arasındaki elini bana daha çok sararken gülümsedim. Fakülteye doğru ilerledik.

Bize dönen bakışları es geçip içeriye girdik. Bizim sınıfa geçtiğimizde sınıfta birkaç kişi vardı. Evlendiğimizi bildikleri için bu kadar rahattık. Kötü düşünceye sebebiyet verilmesini istemeyiz.

"İkra..."

Kulağıma gelen sesle kaşlarım çatılırken devam etti.

"Hangi ara nikah masasına oturttu seni?"

Sinirlerimi kontrol etmeye çalışırken Yeşil'im elim arasındaki eliyle elimi okşamaya başladı. Eşim, elimi hareket ettirirken konuştum. Herkes yerini bilsin.

YEŞİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin