Selamün Aleyküm Kardeşlerim
Kadir gecemiz mübarek olsun 🌹
Bu bölümü eskolata 'ya ithaf ediyorum ❤️
Bu bölümü İkra'nın ağzından dinleyeceğiz.
Yorumlarda buluşalım 🌼
İyi okumalar...
Buyrun bölüme♡♡
🍀
^^İKRA^^
Sağ alt köşedeki soruyu da çözdükten sonra heyecanla sayfayı çevirdim. Çözerken çok keyif alıyordum. Bu konuyu anlamıştım. Şükürler olsun...
Kulağıma dolan zil sesiyle duraksadım. Annem akşam yemeğiyle uğraşıyordu. Hemen yerimden kalkıp odadan çıktım. Önüme gelen küçük saç telim yüzümü kaşındırdığında başımdaki şalımı çıkarmadığımı fark ettim. Saç tellerimi şalımın içine sıkıştırıp kapıyı araladım. Babam gelmişti büyük ihtimal...
Yerde duran poşetlerin bir kısmını kavrayıp yerinde doğrulurken konuştu. Poşetler gözüme çok gelmişti.
"Ha kızım sen miydin? Hadi yardım et bana..."
Sesindeki yumuşak tınıyla ister istemez yüzümde gülümseme belirmişti. Allahım bugün ne güzel bir gün...
Babam, mutfağa doğru ilerlerken alabileceğimi düşündüğüm kadar poşetleri kavradım.
"O kadar şeyi nasıl taşıyacaksın İkra..."
Tanımadığım bir erkek sesiyle irkildim. Elimdeki poşetler elimden düşmüştü. Ürkekçe başımı kaldırdığımda benden biraz uzun abim yaşlarında birini gördüm. Sen kimsin!
Çatılmış kaşlarımla ona bakarken o aksine kısılmış gözleriyle bana bakıyordu. Gülümsüyordu. Bakışlarından rahatsız olup bıraktığım poşetleri kavradım. O an babamın sesi kulaklarıma doldu.
"Serhat oğlum sağ ol. Sana da zahmet verdim..."
Babam memnun hâlde bana bakıp sonra o kişiye döndüğünde vücudumun kasıldığını hissettim. Babam nasıl bu kadar rahat davranabiliyor?
Elimdeki poşetlerle mutfağa doğru ilerlemiştim. Poşetleri yere bıraktığımda annemin sesini duydum.
"Kızım sofra hazır..."
Sevecen sesiyle kocaman gülümseyip başımı kaldırdım. Annem yine döktürmüştü. Canım annem...
"Eline sağlık anne..."
"Afiyet olsun kızım. Ben babana yardım edeyim..."
Anneme engel olmak istesem de bir şey tuttu beni. O ortama tekrar girmek istemiyordum. Annem mutfaktan çıktığında gözlerimi tekrar masaya çevirdim. Çorbaları koyabilirim.
Kulağıma sesler geliyordu. O tanımadığım kişiyle konuşuyordu babam. Son kaseye de çorba koyduğumda annem mutfağa girmişti.
"Anne ben çorbaları koydum..."
Sıkıntılı gelen sesiyle konuştu.
"Tamam kızım. Sağ ol..."
Şaşkınca anneme dönerken kapı kapanma sesi geldi kulağıma. Annemle konuşamadan mutfağa babam gelmişti.
"Yemek hazırmış. Yemeklerimizi yedikten sonra yerleştirirsin Ayfer..."
Elimdeki kaseyle kalakaldım. Babam yerine geçtiğinde irkilip elimdeki kaseyi masaya bıraktım. Anneme bakmamıştım bile. Yerime oturduğumda annem de yerine geçmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YEŞİL
SpiritualYeşil iri gözlerini kırpmadan bana bakıyordu. Ne güzel gözleri var. Başındaki yeşil şal ve gözlerinin yeşilliği ile gözlerimi ondan alamıyordum. Gözlerinin içine baktığımda parkta yalnız başına kalmış bir çocuğun kırgınlığı gibi bir duygu geçti içim...