^^FARUK^^
"Faruk ben hazırım. Çıkabiliriz."
Saçımı aynada son kez düzeltip Yeşil'ime döndüm. Yeşil?
"Kalbi güzelim?"
Anlamaz hâlde bana bakıyordu. Gözlerimi zorlukla gözlerinden çekip konuştum. Başında yeşil şalı vardı.
"İkra..."
Gözlerimi onda oyaladığımda tedirgince üzerine baktı. Dalgınca başını kaldırdığında sesini duydum. Yeşil...
"Faruk olmamış mı üstüm?"
Beklentiyle bana bakıyordu. Gözlerimi sıkıca kapatıp açtıktan sonra konuştum.
"Y-yok olmuş da şimdi böyle giyinmesen. Y-yani başın..."
Aynaya döndüğünde şalını düzeltip aynadaki yansımadan gözlerini bana çevirdi.
"Faruk ütülü olduğu için hemen bunu bağladım. Geç kalıyoruz diye."
Arkasını dönüp yüzündeki tatlı gülümsemesi ile gömleğimin yakasını düzeltmeye başladı. Kalp atışlarımı hissediyorum.
"Çıkalım mı?"
Başını kaldırdığında gözlerine takılı kaldım. Yeşil şalı ile daha belirgin oluyordu. Yok ya olmaz. Ben gözlerimi bugün karımdan çekemem ki. Normalde zor olurken şimdi mümkün değil.
"İkra... Ben bekliyorum. Hadi değiştir."
Şaşkınca bana bakıyordu. İri gözler...
"Faruk abartmıyor musun?" dedi gülerek. Yanağıma uzanıp öptüğünde kalp atışlarım hızlanmıştı. Hiç abartmıyorum.
"Hiç abartmıyorum. Bir de beni öpüyorsun."
Gözlerimi kıstım. Güzel yüzüne bakarken diğer yanağımdan da öpmüştü. Az kaldı...
"Kalpten gideceğim."
Boynuma sarılı kollarını gevşetirken gülümsemesi solmuştu. Kollarımı beline sardım.
"Faruk sen ciddisin."
Alnına yaklaşıp uzunca öptüm. Annemgile gitmesek mi?
"Faruk... Geç oldu kocacığım."
Tatlı tatlı bana bakıyordu. Dışarıya nefes verip konuştum.
"Gitmesek-"
"Pikniğe de gidemedik benim yüzümden. Olmaz Faruk."
Aklıma gelenle kollarımı ondan ayırdım. Elim alnına gittiğinde gülüşü gelmişti kulağıma. Gözlerimi gözlerine çevirdim. Gülümsüyorum. Yeşil'im...
"İyisin iyi."
Yeşil gözlerini devirip güldü.
"E iyiyim kocacığım." dedi rahat tavırla. Çok tatlıydı. Gülümsemem büyümüştü. İkra...
Kulağıma dolan telefon sesiyle duraksadım. Yeşil'im yüzündeki gülümsemesi ile kollarını benden uzaklaştırdı. Gülümsüyorum. Telefonu elime aldığımda annemin aradığını gördüm. Hemen cevapladım.
"Oğlum gelirken ekmek alır mısın? Yoldasınızdır diye aradım."
"Tamam anne-"
"Abla geliyorlar mı?"
Duyduğum sesle gözlerim aralandı. Teyzem orda mı ya?
"Anne teyzem de mi orda?"
"Geliyorlar... Evet Faruk. Alabilirsen ekmek al, gel oğlum. Allah'a emanet olun."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YEŞİL
SpiritüelYeşil iri gözlerini kırpmadan bana bakıyordu. Ne güzel gözleri var. Başındaki yeşil şal ve gözlerinin yeşilliği ile gözlerimi ondan alamıyordum. Gözlerinin içine baktığımda parkta yalnız başına kalmış bir çocuğun kırgınlığı gibi bir duygu geçti içim...