26. BİR HAFTA

13.1K 607 31
                                    

Aklımı başımdan alan bazı anlar vardı ki bu anların neredeyse hepsi onun varlığından ibaretti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aklımı başımdan alan bazı anlar vardı ki bu anların neredeyse hepsi onun varlığından ibaretti. Şu anda bile onun sayesinde ayakta durabiliyordum. Belime doladığı kolu olmasa bacaklarım belki de beni taşıyamayıp çoktan yere düşmeme neden olacaktı.

Yine de artık aklımı başıma toplamalı ve ona bu kadar çabuk yenilmemeliydim.

Dudakları bu kadar yakınımızdayken karşı koymak ne kadar zor farkında değil misin?

"Seymen..."

İsmi dudaklarım arasından bir şarkının en naif Melodisi gibi döküldüğünde bundan memnun bir şekilde iki yana kıvrılan dudaklarıyla işaret parmağını çıldırtan bir yavaşlıkta tenime sürttü. Anında havaya dikilen tüylerim enseme tuhaf bir ürperti yollarken beynimde tehlike çanları çalmaya başlamıştı bile.

"Hadi güzelim bana istediğimi ver."

Kalan irademin son kırıntılarıyla avuç içlerimi göğsüne yaslayarak onu ittiğimde bırakmamasını isteyen yanıma inat hiçbir zorluk çıkarmadan dokunuşlarını tenimden çekti.

Az önce parmaklarının değdiği yerler yanarken şu an gecenin kasvetiyle izlerini bıraktığı yerler soğuğa atılmışım gibi sızlıyordu.

Yere diktiğim bakışlarımı kaldıramadım, buna cesaretim yoktu. Bir gün bu yaptığıma pişman olacağımı biliyordum ama devam edemezdim, yapamazdım.

Ben bir şeyleri duymak istiyordum.

Belki düşüncelerim çocukça olabilirdi ama hislerinden emin olmadan ona kendimi kaptırmak istemiyordum.

Çünkü kaptırırsam bir daha kendimi bulamazdım.

"Ben yapamam."

Bir adım geriye çekildiğinde koyulaşan göz bebeklerini gözlerime sabitledi. "Bu sondu Saye."

Neyden bahsettiğini anlamazken bir adım daha geriye çıkıp bu sefer bedenimi baştan aşağı inceledi. Şortun açıkta bıraktığı bacaklarımdan aşağı inen bakışları eşliğinde ağırca yutkunup derin bir nefes aldı.

"Bu benden ikinci kaçışındı, inan bana üçüncüsünün olmasına izin vermeyeceğim."

Uzaklara dalan gözleri sanki sevdiği bir anının içerisindeymişcesine kıvrıldı.

"Bir sonrakinde bedenin kollarım arasında, gözlerin gözlerimde ve dudakların..."

Eğlenen parıltıları bedenimi bir kez daha baştan aşağı turladığında sanki her an söylediklerini unutup üzerime gelmekten korkarcasına bir adım daha geriye gitti.

"Dudakların, dudaklarımda kaybolacak güzelim."

🌻

"Ya bana bak sana buradan bir vururum amele sümüğü gibi yapışırsın duvara." Hırsla cips paketini kendime çekerken tekmelerimle güç bela Yağız'ı kendimden uzaklaştırdım.

Kış Güneşi.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin