Veee işte uzun zamandır beklediğimiz bölüm.
Ayrıca sizi bilmem ama ben bu bölümü yazarken içimdeki heyecandan full Dom dom kurşununu dinlemiştim glkjdfgld
Bundan sonraki bölümler de yavaş yavaş Seymen'in duygularını daha net görmeye başlayacağız. Cinsel içerikli bazı sahnelerimiz olacak, okumak istemeyenler için o sahnelere geldiğimizde uyarı yazısı koyacağım merak etmesinler.
İyi Okumalar. 💖💖💖💖
Siz hiç günaha koşmak istediniz mi?
Ben şu an onun yaptığı teklifi kabul etmeyi çok istiyordum. Onun iradesini yerle bir edip istediğim şeyi yaptırabilmek istiyordum ama bunu yapmam amacımın dışına çıkmak oluyordu.
Ben cinsellik istemiyordum.
Yani şimdi tamamen istemiyor değildim ama önce beni sevdiğini duymak istiyordum. Ondan sonra bu teklifine gözüm kapalı evet diyebilirdim.
"Kabul etmeyeceğimi biliyorsun."
"Neden, kazanırsan istediğin şeyi yapmak zorundayım. Bu fırsatı geri tepmeyeceğini düşünmüştüm."
Şeytan!
"Ben sana istediğim şeyi iddia olmadan da yaptırırım Seymen ama benim amacım başka ve bunu sende biliyorsun."
Parmak uçları kupanın etrafında dolaşırken bakışları sözlerimle hızla yüzüme çevrilmişti. "İlla duyman mı gerekiyor? Bir şeyleri yaşayarak anlaşsak olmaz mı?"
"Üzgünüm Seymen abiciğim ama bende işler öyle yürümüyor." Kahvemi orada bırakıp içeriye geçtiğimde yanıma oturmaması için tekli koltuğa geçtim.
Bir iki dakika sonra oda salona geldiğinde hemen karşımdaki üçlü koltuğa oturdu. "Ali ile hala görüşüyor musun?"
"Bunun seni ilgilendirdiğini sanmıyorum."
Sinirli bir gülümsemeyle başını havaya kaldırdığında fırsattan istifade yüzünü inceledim. Bir süredir, mahalle ve kendi evi arasında gidip gelmekten zayıflamıştı. Tatile girdiğimizden okul konusunda rahat olsa da hala okula gelen son sınıf öğrencileri yüzünden oda mecburen ara sıra okula gidiyordu.
"Beni öğrencilerim bu kadar yormuyor Saye."
"O öğrencilerinle senin aranda olan bir durum Seymen abiciğim, ben senin öğrencin değilim."
Önüne dökülen saçlarını geriye itelerken çalan telefonumla ikimizin de bakışları telefona çevrildi.
Arayanı gördüğümde kısa bir an panik yapsam da toparlanıp telefonu açarak kulağıma yasladım.
"Kız neredesin sen? Kayboldun yine ortalıktan."
"Anneciğim, benim biraz çarşıda işim vardı da..." Arkadan gelen kadın sesleriyle annem onu duyabilmem için daha yüksek sesle konuştu.