"Hepsini yapın demiştim size, ne bunlar? Hiçbiri yapılmamış."
"Efendim, ama hepsini bitirmemiz mümkün değil."
"Mümkün değil öyle mi? Ben bunların hepsini tek gece'de bitirirsem, ne diyeceksiniz? Hepsini bitirmeniz mümkün. Bir daha hiçbir şey yapmamış karşıma getirmeyin dosyaları."
Hyunjin karşısında olan içi kağıt dolu dosyayı, masaya atıp kaşlarını çatmıştı.
"Üzgünüz efendim, bir daha olmaz."
Görevli dosyayı alıp salondan ayrılmıştı. Bu sıra'da Hyunjin'in gözü Felix'e denk gelmişti. Felix televizyon izliyordu, ama televizyon'da haberler vardı. Felix haberleri izlemeyi sevmezdi. Hatta haberler çıkınca küfür ve beddua ederdi. Bu yüzden Hyunjin garipsemişti bunu.
"Sanırım artık haberleri izlemeyi seviyorsun."
Felix dediğini duymamıştı. Gözü televizyon'daydı. Hyunjin onun bu davranışını iyice garipsediğinde, ayağa kalkıp işlerine bir süre ara vermeye karar verdi.
"Felix?"
Felix yine sesini çıkarmadığında, Hyunjin ayağa kalkıp elini cebine sokmuş ve Felix'e doğru adımlamıştı. Felix buzlukta donmuş su gibi kalmıştı öylece.
"Felix??"
Hyunjin bu defa kulağına eğilip dediğinde, Felix anında gözlerini televizyondan ayırmıştı.
"Hm?"
Hyunjin'e dönmeden cevap vermişti. Hyunjin derin nefes alıp biraz daha ilerlemiş ve yanına oturmuştu.
"Dalmışsın."
"Hmhm, öyle."
Felix, yine ona bakmadan cevap verdiğinde Hyunjin tek kaşını kaldırmıştı. Garip davranıyordu Felix.
"Ne düşünüyorsun öyle, ciddi suratla?"
"Ha? Ben mi? Bir şey düşünmüyorum. Ne düşünebilirim ki? Bir şey düşünemem. Çizgi film izliyorum işte."
Hyunjin bu aniden nefessiz konuşmasına gülmüş ve elini Felix'in bacağına koymuştu.
"Haberleri izliyorsun Felix."
"Haberler mi? Ne ara haberler başlamış?"
Felix şaşkınca gözlerini sonuna kadar açmış, ve Hyunjin'e dönmüştü.
"Haberler birazdan bitecek hatta. Ne düşünüyordun öyle'de her şeyi unutmuşsun?"
"Jeonginleri düşünüyordum öyle."
Hyunjin kafasını tamam dermiş gibi sallayıp, elini bacağından çekmiş ve kollarına koyup kollarını sarmıştı.
"Jeonginleri falan düşünmediğin gayet belli. Söyle bakalım neymiş şu aklını karıştıran şey?"
Felix, bir şey demeden başını serbestce Hyunjin'in göğüsüne koymuş ve derin nefes almıştı.
"Jeongini seviyor musun?"
Dediğinde, Hyunjin garip bir şekilde gülüp kolunu sıvazlamıştı.
"Tabikii her arkadaşını seviyorum, bazen çok fazla konuşsalar bile. Ama neden Jeongin? Ayrıca ne alaka?"
Merakla Felix'in yüzüne eğilmiş ve asık bir suratla gözünü sandalyeye dikmiş olan Felix'in suratına bakmıştı.
"Öyle değil, aşk olarak seviyor musun?"
Dediğinde, Hyunjin yüzünü buruşturmuş ve tek kaşını kaldırmıştı.
"Ne alaka?"
Hyunjin yüzünden çekildiğinde, Felix şüpheyle kaşlarını kaldırıp Hyunjin'e dönmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pyrrhic / Hyunlix Daddykink ✔
Fanfic-Pyrrhic : Bedeli ağır- ❥ ⚠️⚠️⚠️ °yetişkin içerik °düz yazı °daddykink °tamamlanmış hikaye