"O dosyayı da bu tarafa yerleştirsene!!"
"700 numaralar kayıp, yerleştirecek yer yok!!"
İnsanların koşuşturmasını gören Younghoon, yanında duran bedene dönmüştü.
"Çabuk olsanıza, zamanında yetiştirmemiz gerekiyor!!"
"Ne oluyor burada?"
Gözü hala şirketteyken, koruma kulağına fısıldayan şaşkın surata cevap vermişti.
"Büyük patron gelecek. Hiçbir şey yetişmemiş. Bu yüzden acele ediyorlar."
Younghoon korumanın cümlesiyle gözlerini alayla büyütmüş, ve hızla gözlerini etrafta gezdirerek Hyunjin'i aramıştı.
"Hyunjin nerede?"
"Görmedik efen-"
"Hayırdır, ne oluyor?"
Younghoon, omzuna değen el ile irkilmiş ama ona dokunanın Hyunjin olduğunu görüp rahatlamıştı. Hyunjin de şirkete yeni girmiş gibiydi. Hiçbir şeyden haberi yoktu.
"Büyük patron gelecek. Kendimi geçtim, senin haberin yok mu??"
"Yok."
Göz devirerek yeniden etrafa bakınmıştı. Herkes elinde ki dosyalarla koşuşturuyordu sadece.
"Her neyse."
"Her neyse mi?!"
Younghoon'un yanından geçerek, asansöre doğru adımlamaya başlamıştı. Younghoon ise kaşlarını çatarak, etrafa bakıp yeniden Hyunjin'e çevirmişti bakışlarını. Uzaklaşmaya başladığını görünce ise, hızla peşine takılmıştı.
"Büyük patron geliyor ve sen, her neyse mi diyorsun?!"
"Saçmalık."
Yürürken, onu sıkan ceketini yavaş yavaş üstünden çıkarıyordu. Younghoon ise onun dediğine göz devirerek iç çekmişti.
"Neyi saçmalık?!"
"Yaptığı bir şey yok. Gelip sadece benimle konuşuyor, ve kahve içiyor. Dosyaları kontrol ettiği yok. Bakanlıktan gelen bir şirketler arası çalışan."
Asansörün tam önünde durduğunda, Younghoon kaşlarını gevşetip bir süre düşünmüştü onun dediklerini.
"Ben fark etmedim."
"Aptalsın da ondan. Her neyse, bunlara acele etmemelerini söylersin."
Yan da ki düğmeye basıp asansörü beklemeye başladığında, Younghoon Hyunjin'in dediklerini sindirmeye çalışmıştı. Cevabı bulup gözlerini etrafa çevirdiğinde ise Hyunjin çoktan asansöre binmişti bile.
"Kendini beğenmiş Chaebol."
(Chaebol: Korece de ünlü, zengin, mülksahibi olarak geçer.)
--
"Evet bebeğim, bu gece geç geleceğim."
Elini masaya koyup parmaklarını hareket ettirirken, Younghoon iç çekmişti, konuşmalarına.
"Hava sıcak olacak bu gece. Kalın giyinme, terlersin."
Karşı telefondan gelen ses ile yeniden gülümseyip telefonu kulağından çekmiş ve kapatmıştı. Telefonu masaya koyduktan ise, Younghoon'a dönüp yüzünü ciddileştirmişti.
"Niye geldin?"
"Sorunlar çıktı, Büyük Patron önemli dosyasını bulamıyor. Geç gelecekmiş."
Hyunjin nefes verirken, gözünü bilgisayara çevirip parmaklarını klavyelerin üstünde gezdirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pyrrhic / Hyunlix Daddykink ✔
Fanfiction-Pyrrhic : Bedeli ağır- ❥ ⚠️⚠️⚠️ °yetişkin içerik °düz yazı °daddykink °tamamlanmış hikaye