41

10.3K 735 3.4K
                                    

Felix koltuğun çarşafını elleriyle sıkarken odanın sessizliğinde sadece yere bakıyordu. Ortam ne kadar sessiz olsa da, aynı zaman da gergindi de. Hyunjin derin düşüncelerinde düşünmeye devam ederken, Felix'in gözlerinin içine bakıyordu. Sonunda bu gergin havanın sessizliği bozan da Hyunjin olmuştu.

"Ne zamandır devam ediyor bu?"

"2 hafta."

Duyduğu rakamla kaşlarını kaldırmıştı, büyük beden.

"2 hafta??"

"Evet.."

Ses tonunun titremesinden, Hyunjin onu korkutmamak için elini beline koyup sıvazlamıştı.

"Bu konuyu konuşmasak olur mu?"

Felix kafasını aniden ona çevirdiğinde, büyük beden nefes vermişti. Her şeyi öğrenmesi gerekiyordu. O zaman rahatlardı.

"Bebeğim, biliyorum. Şimdi bu konuyu konuşmak istemiyorsun. Seni konuşman için de zorlamayacağım. Sadece sana, böyle konuları artık benden saklamamanı söylemek istiyorum."

Belini sıvazlamaya devam ederken, Felix hızlı hızlı kafa sallayıp gülümsemeye çalışmıştı.

"Ne olursa olsun, tehdit olsa bile bana söyle. Onların ettikleri tehdit'e inanma. Yanında ben varsam, onların tehditi bir hiç sayılır."

Son sözünü dedikten sonra yanağını öptüğünde, küçük beden bu defa gerçekten tebessüm edip Hyunjin de onunla birlikte gülümsemişti. Öptüğü yeri eliyle okşamış, ve nefes vererek ayağa kalkmıştı.

"Hadi git yatakta uyu, ben koltukta uyurum."

"Hayır!! Benimle uyu."

Kolundan tuttuğunda, gözleri parlamaya başlamıştı. Hyunjin ise sessizce dudağını dilinin üstünden geçirmişti.

"Uyumayacak mısın?"

"Uyuyacağım, bebeğim. Hadi sen git yat, ben de gelirim şimdi."

Küçük beden mutlulukla ayağa kalkıp koşarak Hyunjin'in odasına gitmiş, ve kapıyı açarak içeri girip yatağa atmıştı kendini. Hyunjin'de elini saç diplerinden geçirmişti derin nefes alırken.

"Yarın konuşmaya çalışacağım."

Son cümlesini de kendi kendine söyleyip, ayağa kalkmış ve Felix'in ardından odaya adımlamıştı. Kapıyı açtığı gibi yatağa yıldız şeklinde, ellerini aralıkla açıp uzanan Felix'i görüp gülümsemişti.

"Baya yorgunsan, uyurum ben kanepe de."

"Hayır kanepe de ben uyuyacağım!!"

Hyunjin tek kaşını kaldırmıştı Felix'in cümlesine.

"Öyleyse ikimiz birlikte kanepe de uyuruz."

"Mis gibi yatak varken neden ikimiz kanepe de uyuyoruz ki!! O yüzden burada benimle uyu!!"

Pozisyonunu değiştirip kafasını yataktan kaldırmış ve ellerinden destek alarak yana kaymıştı. Hyunjin'e yer vermek için.

"Vaay, emirlerde verilmeye başlanmış."

Hyunjin hemen boş bıraktığı yere oturmuş ve yanaklarını sıkmıştı küçük bedenin. Felix ise ciddiye alarak gözlerini kaçırmıştı.

"Özür dilerim. Emir vermek istememiştim."

"Küçük bebeğim benim. Boşu boşuna özür dilemene gerek yok ki, sadece şaka yapıyordum."

Sıktığı yanakları bırakıp elini saçlarına doğru ilerletmiş, ve saçlarının uçlarını düzeltmeye başlamıştı. Felixde hızla yeniden gülümsemişti. Kafasını yatağa attığında, Hyunjin tereddüt etmeden yatağın tahtalığına yaslanıp Felix'i de kendine çekmişti.

Pyrrhic / Hyunlix Daddykink ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin