"Efendim, bakın Hyunjin bey gelene kadar bir yere çıkamazsınız. Hyunjin beyin kesin emri."
"Ya sadece markete gideceğim!!"
Koruma olumsuz anlamda kafa salladığında, Felix göz devirmişti.
"Kwangsu hyung, sadece markete gidiyorum. Abur cubur alacağım. Kaçırılmayacağım ya!! Hem sizde gelin emin olmak için."
Felix yavru kedi bakışları atmaya başladığında, koruma yine kafa sallamıştı.
"Efendim, Hyunjin bey kaçırılırsınız anlamında söylemedi zaten. Eve misafir gelecekmiş, bu yüzden kalmalısınız."
Küçük beden korumanın cümlesiyle, yüzünü ciddileştirmişti.
"Misafir mi?"
"Evet efendim, beklenmedik misafirmiş. Akşam saat 8'de gelecekmiş. Hyunjin bey şuan yolda, lütfen Hyunjin beyin emrine uyun."
Koruma kapıyı açıp ve Felix'i son kontrol edip kapının önünden ayrılmıştı. Felix ise yavaş yavaş ceketini çıkarmaya başlamıştı.
"Kim gelecek ki?"
Kendi kendine mırıldanırken ceketini koltuğa koymuş, ve arkadan gelen kapı sesiyle hemen kafasını kapıya çevirmişti. Hyunjin, koruma çıkar çıkmaz gelmişti bile.
"Hyunjin!!"
Hızla ceketini koltuğa bırakıp Hyunjin'in yanına koşmuş ve gülümsemişti. Hyunjin takım elbisesinin ceketini yavaş yavaş çıkarırıp koltuğa atmış ve kravatını çekiştirerek açmıştı.
"Duydum ki markete gitmek istiyormuşsun."
"Hmhm. Ama izin vermediler, beklenmedik bir misafir gelecekmiş."
Hyunjin ağır ağır kafa sallayıp iki eliyle bebeğinin belinden tutmuş ve kaldırarak kucağına almıştı. Felix tereddüt etmeden ellerini onun boynuna sarmış, ve ayaklarını da beline sarmıştı.
"Kim gelecek Hyunjin?"
"Geldiğinde görürsün."
Saçlarını okşamış ve koltuğa doğru yavaş yavaş adımlayıp kucağından onu indirmeden oturmuştu. Felix anında kafasını omzundan kaldırıp yüzüne bakmıştı.
"Birazdan burada olur, sen sakın korkma. Tamam mı? Babacığın yanında."
"Neden korkayım ki?"
Hyunjin bir şey demeden saçlarını okşamaya devam etmiş, ve alnını öpmüştü.
"Boş ver. Eğer korkarsan, elimi tut."
Küçük beden bir şey anlamadan kafa salladığında, koruma kapıyı açarak girmişti içeri. Hyunjin hemen kafasını korumaya çevirmiş koruma ise selamlamıştı eğilerek.
"Efendim, geldi."
Hyunjin kafasıyla onayladığında, Felix kucağından inmiş ve ayaklarını da çekerek yanına oturmuştu. Koruma bunu gördükten hemen sonra kapıyı sonuna kadar açıp yol vermişti adama. Felix kimin içeri gireceğini dikkatla izlerken gördüğü beden ile ağzı anında açılmıştı.
"Baba?"
Kısık sesle kendi kendine mırıldanıp, Hyunjin'e çevirmişti kafasını. Neden babasını eve çağırmıştı ki şimdi? Hyunjin'e bakarken, Hyunjin'in yüzü tamamen ciddiyet içindeydi. Bir gram gülümseme yoktu. Kaşları da çatıktı.
"Şu baş belasını görmem iyi olmadı. Odasına götür şunu, ikimiz konuşalım."
Eliyle Felix'i gösterip Hyunjin'e doğru yürümeye başladığında, Felix onun üstüne doğru geliyor sanıp korkarak Hyunjin'in elini tutmuştu anında.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pyrrhic / Hyunlix Daddykink ✔
Fanfic-Pyrrhic : Bedeli ağır- ❥ ⚠️⚠️⚠️ °yetişkin içerik °düz yazı °daddykink °tamamlanmış hikaye