Aslında Bora'nın bana kızgınlığı yoktu çünkü kızması gereken taraf bendim sonuçta aldatılan tarafta yine bendim. Şimdi gelip adımı ağzının içinde tıslar şekilde söylemesi mi ? Hayır umrumda değildi. O soğuk buz mavi gözlü Bora hâlâ karşımdaydı kaşları çatık ve bir kulağıyla yanında ki kişiyi dinleyip hemde bana bakıyordu. Bora tek sevgilim kalabilecek adamdı o farklıydı ilk ve son derecede olabilecek derecede üniversitede kampüs de tanışmıştık arkadaş grubuyla yanımdan geçerken bana çarpmıştı daha dün gibi hatırlıyordum acaba o unutmuş mudur diye sordum kendi kendime ? Tabii ki unutacak hiç bir cümlesini ben unutmuş değildim. Annesi yoktu babası ise sorumsuzun tekiydi onu teyzesi destek olmuştu bana hayat hikayesini anlattığında o gün çok ağlamıştım şimdi nasıl geldik diye düşünüyorum bu duruma ? Ama benim de incinecek bir gururum vardı aramızda küçük bir söz kesmiştik akşam olmadan aldatıldığımı gözlerim önünde şahit olmuştum o günde atmıştım zaten. Kendimi o kadar çok depresif hâlâ sokmuştum ki cansu yanımdan ayrılmamıştı benim yüzümden bir dans kursuna yazılmış hem zumba hemde klasik bir kaç dans öğrenmiştim. Çok amaçlı ben. Bu bilmem kaçıncı bardağım bilmiyorum ama hâlâ içiyordum hemde fazlasıyla oda bana bakıp içip içip sert şekilde masaya bardağını bırakıp sert tepkiler veriyordu. Nefret hissediyordum evet nefret bir duygudur ve hâlâ ona karşı bir duygu hissediyordum hâlâ ilk gün ki gibiydi duygularım ne kadar nefret varsa o kadar aşıktım. Yada öyle zannediyordum
Masada göz ucuyla herkese baktım ve hiç şaşırmadığım gibi bir kaç kişi bacaklarımı süzen ve beynini sadece yatmak için çalıştıran bir kaç erkekler gördüm. Müziğin o hoş tonları kulağımı doldurup vücudumla ritim tutturuyordum aynı anda müzikle dans etmek muhteşemdi ama biraz küçük bir ritimdi ve bu güzel bir akşam partisinde beni dansa kaldıran bile yoktu çok çirkin miyim acaba? diye düşünmedim değil. Herkes kendi masasında eğlenen küçük toplumlar oluşturuyordu. Omzumda hissedilen elle yerimden sıçradım elimi kalbimin üzerine koyup hızlı nefesler aldım bütün güzelliğiyle Egemen karşımda duruyordu arkadaşım olmazsa kesinlikle sevgili olmak için elimden geleni yapardım.
"Korkuttuysam Özür dilerim " dedi egemen. Başımı iki yana salladım.
"İyiyim egemen."dedim
"Gözün hiç çınar'ı görmeyip karşında ki şu uçuk çocuğa bakıyorsun iyi şeyler tespit edemiyorum sende bihter.." bihter diyince içimde oluşan gülme hissiyle ağzım kocaman açıldı. Birazcık sarhoş olmaya başlamıştım.
"Egemen iğrençti bu espri içime sindy dışıma barbie oldu " dedim bu espriyi bana cansu yapmıştı ve karşılığında yastık yemişti ama şimdi işe yaradığını hissettim. Bana umutsuz vakaymış gibi bakan egemen'i hiçe saydım yeni bir şarkıya geçmeye çalışan dj'ye baktım karşımdan gelen Bora gözümün içine baka baka geliyordu yüzsüz kalbim heyecanla çarpıyordu. Dibime girmek için bir adım daha attı.
"Çok hoş bir süpriz sevgilim"dedi yapmacık bir gülüşle.
"Şizofren "diye söylendim "ve ayrıca süpriz değil " diye tekrarladım.
"Duydum ki.... " durdu ve devam etti" biz ayrıldıktan sonra dans kurslarına gitmişsin dans edelim mi? " benimle dalga geçiyordu resmen salak ! Ağzımdan çıkan "hıh"sesine engel olamamıştım.
"Hayır etmeyelim Bora. " dedim soğuk çıkmasını istediğim sesimle.
"Lütfen yeşim beni yok sayamazsın" bana yaklaşıp bileğimden tutup sahne önüne çoktan çıkartmıştı bir kaç göz bize bakarken başka yoğun bakan ve yanında sürekli yanında ki kızılla bana bakıyordu sahte gülümsememle dişlerimin arasından "ne yapıyorsun "dedim bileğimden beni kendine çekip elini belime koydu yamuk bir şekilde gülümseyip "bakalım gittiğin dans kursu işe yaramış mı ?"diye sorguladı beni. Şarkıyla başlayan ritmimiz artık uyum sağlıyordu yavaş yavaş kolunu bel aşağıma indirip hızlıca yukarı kaldırdı ve bedenimiz daha çok yaklaştı birbirimize ve iki -üç adım dans etmek için adımlarımızı atıyorduk çevre giderek etrafımızda toplanıyordu ondan ayrılmak için hamle yaptığımda bileğimden tutup tekrar kendine çekti ve sağ bacağını yana atarak o tarafa eğildi sonra geri düzeltti bacaklarımı onun bedenine sürttüm sonuçta klasik bir vals yapıyorduk dansı bitirmek için bir iki hamleyide yaptık nefeslerim o kadar hızlıydı ki kalbimin benden izinsiz yerinden çıkacağını düşündüm ama bu aptal düşünceyi geri sildim. Etrafımızda oluşan küçük toplum bize bakarken umursamadan egemen'in yanına gittim oda ağzı yayvan şekilde bana bakıyordu.
"Ne ?" Diye sorguladım.
"B-bu muhteşemdi yeşim. " kendi etrafında dönmeye başlamıştı .
"Saçmalık alt tarafı bir dans." Diye açıkladım.
"Bana da öğret. Belki bir iki kız tavlayabilirim ha ? " dudağı yukarı kıvrıldı.
Arkadan gelen ayak sesleri ile arkamı döndüm büyük zerafetiyle çınar'dı.
Ve güzel bakışlı Çınar."Çınar yeşim nasıl dans etti gördün mü ? " diye sözle lafa atladı egemen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKİYATRİS
Non-Fiction"Bunlar senin izin "dedim yüzümde zamanında bıraktığı cam parçacıklarını izini göstererek. "Mutlu olman lazım beni nasıl öldürdüğünü kafayı sıyırmamda bana öncelik olduğun için "dedim gülerek ve gözümden akan yaşı silerek. "Sarhoşsun "dedi o kadar...