PSİKİYATRİS

AMCA !.

Kapının açılması ile kaşlarım şaşkınca açıldı çınar'ın amcası bana sinirli bakarken ben hiç bişey diyemeden kendimi toparladım zaten asistanı kim takardı ki?
"dışarı yeşim hanım"eşyalarımı topladığım gibi dışarı çıkmıştım Allah'tan bir hata yapınca saçmalayıp yada utanınca yanakları al al olan bir kız değildim ben sadece bazılarının anlayamacağı kadar güçlü ve zeki kızdım yada kendimi zeki sanan aptal küçük bağrışmaların başladığı odada kapının önünde söylenenleri dinlemeye çalışıyordum ve duyduğum şeyler kaşlarım çatılmış dudaklarımı ısırıp hıncımı avucumun içine batırdığım tırnaklarla alıyordum.
Benim çınar'ın bana sadece "bende gözü olan bir kız demesi"... Aldığım en iyi küfürlerdi hakettiğimi ise zannetmiyordum onun büyüsüne kapılıpta ona yakınlaşmam hataydı yasak elmaydı sadece ve o an hayatımda ki en iyi düşünceyle topladım o beni öperken kalbimin bu kadar hızlı atması istemediğim bişeydi neden oydu ki ? Hayatım yanlışlarla doluyken bunu da sorgulamıyacaktım zaten. Kalbim içinde ki kırıklarla kendini toparlamaya çalışıyordu beynim ise hiç olmadığı kadar uyuşmuş ve kalbime o sözleri duyuruyordu "Alt tarafı bende gözü olan bir kız. Bu da gelip geçer" aslında bu kadar üzüldüğüme anlam başta veremesemde artık içimde çınar'a karşı olan bir hoşlantı başladığının gerçeğiyiydi. Kendi odama doğru küçük adımlarla yürüyordum omuzlarım ise düşmüş bir şekilde. Odamın kapı kulpunu çevirip açarken büyük sessizliliğin bana ne kadar yakıştığıydı aşağılanmış hissetmek heralde en kötü histi benim için.
Kafamı masaya koyup bugün olanları unutmak için herşeyi yapmaya çalışıyordum. Belki de bu işten ayrılmalıydım herşey kariyer için dediğim halde neden bu kadar aşağılanmış hissine kapılıyordum ki? Zaten gidecektim peki ya çınar ?çınar'ın kadınlara olan düşmanlığı? Tamam. Ece'yi sevebilirdi ama aralarında ki mesafe o kadar açık ve belliydi ki onların sevgili olduklarını düşünmezdim bir yabancı gözle eğer baksaydım Çınar'ın bakışları ona karşı aşk veya sevgi ile değildi hangi erkek sevdiği kadına karşı soğuk ve donuk gözlerle bakardı ki? Kafamın içinde binbir türlü dolaşan tilkiler ve kalbimin içinde elinde sigarası olup sandalyede oturan yeşim'cik vardı. Boş gözlerle daha yeni ve bomboş olan odamı gözetledim benim gibi bomboştu. Evimi özlemiştim ve içimde ki hiç tatmadığım kırgınlık yüzünden depresyona girmiştim yatağa girip kimse dokunmadan iki gün yatabilecek kapasitedeydim şuan. Büyük bir "off" çekip oturduğum yerden kalktım işten erken çıkmak istiyordum ama gidipte Çınar'dan izin alamazdım bunca olan şeyden sonra ama Egemen'den alabilirdim çünkü oda bu şirketin patronuydu ve beni kıramazdı. Çantamda duran telefonumu aldım ve Egemen'in bir zamanlar bana zorla kaydettirdiği numarasıyla yüzümü buruşturup numarasını tıklayıp aramaya başladım. Telefonun çaldığını belli eden Dıııtt sesinden sonra egemen'in sesi duyuldu ve söylediği sözlerle kaşlarımı çattım.
"birileri beni özlemiş sanırım" dedi.
Hemen kafamı olumsuz şekilde iki yana salladım.
"hayır sadece senden izin isteyecektim "dedim.
"Ne izni? "diye sorguladı.
"Bugün işten erken çıkmak istiyordum başta çınar'dan izin isteyecektim ama çınar olmayınca mecburen seni aradım"
"peki sarışınım izinlisin gidebilirsin"dediğinde tereddüt etmeden hemen eşyalarımı toparladım ve odamdan çıktım. Asansöre binerek aşağı kata inip danışmanda ki kıza selam verip çıktım. Yaslıhan holdingi tepeden tırnağa süzüp ihtişamını kendi içimde tartıştım gerçekten büyüktü o Yaslıhan holdingiydi çınar ise veliahtı bütün mirasın hemde. O sırada geçmekte olan taksiciyi durdurup bindim ve adresi tarif ettim. Eğer bu kiz hala niye taksiyle uğraşıyor diyorsanız arabamı hâlâ alamamıştım. Bir ara dışarıyı izleyip daldığımı hissettim.
Düşünmüyordum ama sonra aklıma çınar gelince kaşlarım çoktan çatılmıştı ben aptaldım kendime zeki diyen aptal. Kimdim ki ben zaten ? Ama kendimi ezdirmeycek şekilde gururlu bir kızdım yapacağım şeyleri sonuna kadar hakedecekti bu intikam değildi dediğim gibiydi o hakedeceği şeyleri yaşatacaktı. O benimle dalga geçicek kadar aşağılıktı. Bu düşüncelerle boğulurken taksicinin "geldik " demesiyle ücretini ödeyip arabadan çıktım. Evime şöyle gelişi güzel baktım ve apartmanımın önce dış kapısını sonra ise kendi daireme geçmek için verdiğim savaştan sonra evimin anahtarla kapısını açtım perdeler çekilmiş güneş ışıklarının girmesini engellemişti. Hayatım da böyleydi demeyeceğim ben ne beyazdım nede siyah ben iki tonun rengi gri olmuştum. Odama geçip üzerimde ki kıyafetleri çıkarıp dolabıma gelişi güzel fırlatmıştım. Yatağımın örtüsünü kaldıracağım sırada aklıma yine gelince hızla yatak örtüsünü çektim ve içine girdim.
Sağa dönüp "aptall !! Aptal diye mırıldandım. "hormonlarımın beni yönettiği aptal "dedim. Gözlerimi kapattım evet bu gözleri kapanınca yatan kişilerdendim.

Büyük bir gürültü ile yankılanan evimde gözümü açtım başıma saplanan iğrenç ağrıyla yüzümü buruşturdum.
Saatin kaç olduğuna bakmak için baktığımda telefonumda ki 27 cevapsız arama dikkatimi çekmişti ne oluyordu böyle bir kez daha kapım çalındığında yerimden fırlayıp kapıyı açtım. Gerçekten mi? Büyük sinirle kaşlarını çatmış şekilde bana bakan bir adet çınar vardı ama sinirlisi.
"çınar bey" dedim hemen. " Ne işiniz var burda"yine soru sordum
"sen herkese kapıyı kim o demeden mi açıyorsun ? Sonra niye aptal diyorlar ? "
Sorumu es geçerek içeri girdi onu davet ettiğimi hatırlamıyordum dışarıdan yağmur yağdığını belli eden ıslaklıklar vardı saçında.
"havlu getirmemi ister misiniz çınar bey? " dedim hemen kafasını olumlu anlamda sallarken bir kez daha uyarısını yapmıştı "iş çıkışı bana çınar bey deme adımla hitap et" diye söylendi dişimlerimle dudağımı ısırdım ve onun da bakışlarımın dudaklarımda olduğunu farkettim ortamda ki duygu yoğunluğu yüzünden hemen ayağa kalkıp havlu almaya gittim banyodan aldığım temiz banyo havlusunu alıp yanına gittim ve ona verdim.

"Bugün erken çıkmışsın ?" Dedi hemen.
"Evet kusura bakmayın ama rahatsızlanınca gitmek zorundaydım" dedim.
"Benden izin almadan mı ? " haklıydı ama amcasının bakışları altında ezilemezdim ki.
"Şey ben yanınızda amcanız olunca sizi rahatsız olmanızı istememiştim "dedim mantıklı yoldan.
"Ne olursa olsun benden habersiz hiçbir şey yapmacaksın özellikle iş çalışma saatlerindeysen ise " dedi ve devam etti "seni boşu boşuna almadık o şirkete bir sorumluluğun var "

"Ama ben egemen'den izin almıştım" diye söyledim tek kaşını kaldırıp bana baktı " sen kimin asistanısın ? " diye sordu aptal mıydı bu ? "Sizin " diye cevap verdim.
"O zaman aptal kafanı çalıştır ve benden izin al " diye mırıldandı eğer böyle hakaret etmeye devam edecekse kendimi tutamayacaktım ve bende çok ağır sözler söyleyecektim.
"Özür dilerim " dedim sakinliğimi koruyordum hala.
"Peki ya o telefonlara niye bakmadın salak mısın sen gerçekten ? " diye sorguladı
"Bakın telefonum sessizdeydi ve ben çok özür dilerim ama uykuya dalmışım gelipte bana aptal demek gibi hiç hakkınız yok." Diye mırıldandım.
"Anlamadım sen birde hem suçlu hem güçlüyü oynamaya mı çalışıyorsun ? "Dedi
Kafamı olumsuz anlamda iki yana salladım "bakın çok özür dilediğimi söyledim niye bu kadar üzerime geldiniz ki ? Dedim.
"Üzerine mi geliyorum ? "Dedi bana yaklaşırken gerilen yüzümle donup kalmıştım o gittikçe yaklaşırken giderek duvara yaklaşıyordum ve kalp atışlarım hızlanıyordu duvara çarpadan bedenimle iki kolunun arasına aldı.

Ve donup kalmamı sağladı.
Teog madurlarında özür dilerim ve umarım başarılı geçmiştir umarım her yorumunuzda beni mutlue diyorsunuz çok teşekkürler hepinizi ayeı seviyorum ve öpüyorum bu hafta erken yine yazacağım sizi beklettiğim için bu arada cümle hataları için çok özür dilerim.