Düşmüş Melekler Serisi
Birinci Kitap
🏹
Kutsal Alazgir, en yakın arkadaşının öldürülmesi üzerine ona bu acıyı yaşatan adamdan intikam almak ister.
Soğuk ve acımasız Rusya'nın tenha sokaklarında bir avcı misali hedefinin peşine düşer. Hedefi haline...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
XI. KURŞUNİ RUHLAR
Lana Del Ray - Say Yes To Heaven
🏹
ARAZ
İnsanlara acı vermekten hoşlanırdım.
Bu dünyanın içine doğmamış olsam da karanlık tarafımın ana rahmine düştüğüm ilk andan beri benimle olduğunu biliyordum. Altı yıl önce dünya üzerindeki en korkulan insanlardan biri haline geldiğimde içimdeki öfke beni beslemiş ve bir canavar oluşum bu tehlikeli yolda hızla yükselmeme neden olmuştu.
Kanı severdim.
Özellikle birinin bedeninden dökülmesine sebep olduysam.
Ama sarışının beyaz tenindeki kesikten yayılan kanı sevmemiştim. Zarif boynunu süsleyen kırmızılık beni öfkelendirmiş ve koruyucu dürtümü arşa çıkarmıştı.
Ona zarar veren adamda gözlerimi dolaştırdım. Yaklaşık kırk dakikadır elimdeki bıçak ile vücudunun kesilmemiş bir noktasını bırakmıyor, onu yavaşça parçalara ayırıyordum. Acıdan titreyen bedenine göz attım. Evimin geniş bodrum katının tavanına bağlanmış bir halde bir domuz gibi kanarken ona verdiğim ızdıraptan memnundum. Canımı sıkan şey ise duyduklarımdı.
"Tilki lakaplı birinin nişanlım adına define avı başlattığını söylüyorsun, öyle mi?" diyerek sorduğumda alacağım cevabı bilsem de başka bir seçenek olduğuna inanmak istedim.
"Evet."
Titrek nefesinden dökülen cevap ile elimdeki bıçağı daha sıkı kavradım. Sinirden gözümün önünde siyah noktalar beliriyor, bir şeyleri parçalama isteğim her geçen saniye daha çok büyüyordu. Oysa karşımdaki adamın etlerini lime lime etmiş olmamın beni sakinleştirmesi gerekirdi.
"Tilki kim bilmiyorum." Diyerek ağlamaya başladığında düşen kafasını kaldırmakta zorluk çekti. "Biri nişanlının basına sızmayan ama seninle birlikteyken otelde çekilen bir fotoğrafını dark web'e yüklemiş ve kadını yakalayan kişiye bir milyon dolar vereceğini söylemiş. Bunu gören herkes kadının peşine düştü."
Bu tahmin ettiğimden daha boktan bir durumdu. Sarışının fotoğrafı şu an yüzlerce katilin elindeydi. Hepsi para için onu yakalamak ve tilki denen mahlukata teslim etmek istiyordu. Ve ben bunun ardındaki nedeni anlayamıyordum. Düşmanım çoktu ve bunun ardında kimin olduğuna dair akıl yürütmeye çalışırsam listenin kalabalıklığından işin içinden çıkamazdım. Yine de bizim dünyamızda kadınlar ve çocuklara dokunulmazdı. Bu bir görgü kuralı gibiydi. Eğer biriyle derdin varsa bunu o kişiyle halleder ailesini bu işe karıştırmazdın. Tilki denen adam bu denli şerefsiz ise oyunu kuralına göre oynamayacak demekti ve bu durumda benim sarışını ne pahasına olursa olsun korumam gerekiyordu.
