Düşmüş Melekler Serisi
Birinci Kitap
🏹
Kutsal Alazgir, en yakın arkadaşının öldürülmesi üzerine ona bu acıyı yaşatan adamdan intikam almak ister.
Soğuk ve acımasız Rusya'nın tenha sokaklarında bir avcı misali hedefinin peşine düşer. Hedefi haline...
İyi okumalar dilerim... Lütfen satır arası yorumlarını unutmayalım. 💙
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
XXIII. YENİDEN DOĞUŞ
Banks - Waiting Game Manga - Fly To Stay Alive
🏹
KUTSAL
Araz'ın Meksika'da oldukça güzel bir evi vardı.
Ve evet, bu sefer ki bir evdi.
Yani villa da bir evdi sonuçta.
Üç katlı evin her bir köşesinden okyanus gözüküyordu. Batan güneşten arta kalan turuncu ışıklar evin içine doluyor, yüzümdeki tebessüm ile manzaramın keyfini sürmeme neden oluyordu. Bugün oldukça keyifli ve güzel geçiyordu. Alejendro'ların yanından ayrıldıktan sonra Araz ile ikimiz, baş başa biraz daha etrafı dolaşmıştık. Ardından eve gelmiş ve bir saat sonra gitmemiz gereken yemek için güç depolamak adına dinlenme kararı almıştık.
Bir saat uyumuş, duş almış ve giyeceklerimi hazırlamıştım. Şimdiyse yaptığım kahvem ile havuz kenarına oturmuş, tablo misali önümde parıldayan görselin tadını çıkarıyordum.
Araz hala uyuyor olmalıydı çünkü ev fazlasıyla sessizdi.
Yanımda duran telefonumu alıp kamerayı açtım. Karşımdaki görselin fotoğrafını çektikten sonra bugün çektiğim diğer fotoğraflara bakmak için galeriye girdim. Yüzümdeki tebessüm ile gördüğüm yerlerin fotoğrafladığım karelerine baktım. Araz ile çekildiğimiz fotoğrafa rastladığımda ise duraksadım. Yüzlerimizdeki gülümsemeler ile çekildiğimiz bir özçekimdi. İkimizde doğruca kameraya bakıyor, yan yana duruyorduk. Mexico, Mi Amor yazılır bir tabelanın önündeydik. Ve oldukça mutlu gözüküyorduk.
Araz'ın hayatına girdiğimden beri niye bu hale geldiğimi anlayamıyordum. Eskiden öylesine donuk ve soğuktum ki beni ayakta tutan şeyler hep negatif duygular olurdu. Hüzün, öfke, nefret, hırs... Bunlar bana yön verir, kararlarımı etkilerdi. Şimdiyse daha pozitiftim. Ve bunun kaynağının Araz Vladimirs olduğunu düşünmek dahi algılarımı yerle bir ediyordu.
Ekranı kapatıp telefonu yanıma bıraktım ve oturduğum şezlonga sırtımı yaslayarak kahvemi yudumladım. Adım seslerini işiterek soluma döndüğümde Araz'ın bana yaklaştığını gördüm. Üzerine geçirdiği siyah eşofman ve tişörte dağılan saçları eşlik ediyordu. Kesinlikle uykudan yeni kalkmıştı.
Ayaklarımın ucuna oturduğunda mahur ifadesiyle mırıldandı. "Kıta değişikliği çarpmış beni." Diyerek dağılmış tutamlarını daha çok dağıtarak saçlarını karıştırdı. "Sen uyudun mu?"
