54- CENAZE

29.8K 3K 1.5K
                                    

Hiçbir tepki veremiyordum, rüyada gibi hissediyordum ama Mahir'in kalp atışını gösteren makine öttükçe bunun bir rüya olmadığını anlıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Hiçbir tepki veremiyordum, rüyada gibi hissediyordum ama Mahir'in kalp atışını gösteren makine öttükçe bunun bir rüya olmadığını anlıyordum.

"İyi mi?" diye sordum, 'neden?' diye sormadan önce aklıma gelen ilk şey buydu.

"İyi, ameliyat başarılı geçti." dedi Tarık Komutan. Mahir'in yüzünü inceledim, bilinçsizce yatıyordu.

"Peki, neden?" diye sordum.

Tarık odayı dolduracak kadar kuvvetli bir nefes verdi, bakışlarımı ona çevirdim. Diğer komutanlara bakmıyordum bile. Tarık elini cebine koymuş sıkıntılı bir ifadeyle bana bakıyordu.

"Burası gizli bir birlik biliyorsun Teo, devletin birkaç büyüğünden başka kimsenin buradan haberi yok. Burada ki askerler ve komutanlar dışında." hiçbir tepki vermeden onu dinliyordum. "O gün sizin gittiğiniz yoldan, saatten kimsenin haberi olamazdı, askerler ve komutanlar hariç."

Kaşlarımı çattım.

"Yani?" diye sordum. Çenesini dikleştirdi.

"Yani, içeride bir hain var. Daha doğrusu hain değil, bir teröriste yardım eden vatan haini." gözlerimi kapatıp açtım, bu kadar olay bana fazla geliyordu artık.

"Savaş'ı dağa çıkaran Şerwan adında biri var. Savaş öldükten sonra Mahir'in peşine düşmüş ve burayı öğrenmiş. Burayı öğrense bile işlenen saati bilme ihtimali yok. Mahir'den intikam almak için pusu kurmuş." arkasında ki komutanlar rahatsızca kıpırdandı. Bana bu kadar ayrıntılı anlatmasını istemiyor gibilerdi.

"Peki neden öldü diye gösterdiniz?" 'öldü' kelimesi bile ağzımdan zar zor çıkmıştı.

"Ona haber uçuran kişiyi öğrenmek için, çünkü şimdi de Şerwan senin peşinde. Daha doğrusu Mahir'in ailesinden son kalan kişi olan senin peşinde." Mahir'in tüm ailesi ben olmuştum.

"Şimdi ne olacak?" diye sordum, Mahir'in bu planlanan oyundan haberi bile yoktu. Uyandığında ne tepki vereceğini kestiremiyordum.

"Yarın Mahir'in cenazesine gideceğiz." dedi Tarık Komutan, normal bir şeyden bahsedermiş gibi.

Birkaç saniyelik bakışmanın ardından gözlerini Mahir'e çevirdim.

Yaşayan sevgilimin cenazesine gidecektim.

***

Neredeyse tüm alay mezarlıkta toplanmıştık. Sadece bizim askerlerimiz vardı ve değişik bir mezarlığa gelmiştik.

Mezara toprak atılırken ruhsuz bir şekilde gözlerimi dikmiş bakıyordum. Doğrusunu bilsem de dün yaşadığım onca şeyden sonra gerçekten beni etkilemişti bu cenaze olayı.  Her Mahir Komutan şehit olmuş lafı geçtiğinde içimden tövbe çekip, Allah korusun diyordum.

"İyi adamdı." dedi Tarık Komutan sadece benim duyabileceğim şekilde dalga geçer gibi.

"Komik değil." dedim gözlerimi devirip. O gülecek gibi oldu ama ardından gözlerini kısıp kendini ciddi olmaya zorladı.

DELİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin