Bölüm 19

47 10 28
                                        

-Leyla'nın gözünden--

Koridorda ilerlerken arkası dönük olan kişi Aleyna olmalıydı. Karşısında bir kız ile muhabbet ediyordu. Onların yanına doğru ilerledim. Yanındaki kız bana garip garip baktığı anda Aleyna arkasını dönmüştü. Soru sorar biçimde yüzüme baktı. Aleyna kesinlikle Barış'ı ve Selin'i tanıyordu. Onlarla aynı zamanda okula başlamıştı. Haklarında bir bilgisi olması muhtemeldi. 

"Aleyna seninle bir şey konuşmak istiyorum. Gelebilir misin?"

"Tabii gelirim." Yanındaki kıza 'ben geliyorum' dedikten sonra yanıma geldi. Daha az insanın olduğu bir yerde konuşmalıydık. Aleyna sessiz sessiz beni takip ediyordu. Konferans salonunda  kimse olmazdı. Oraya doğru yol aldım. 

Kapıyı açtıktan sonra arkama baktım. Kimseler yoktu. Aleyna da salona girince kapıyı yavaşça kapattım ve ona döndüm. Surat ifadem oldukça ciddi olmalıydı. Aleyna'nın rahatsız olduğu belliydi. 

"Hakkımda olanları okudun...sen de belki deli olduğuma inanıyorsundur..."

"Leyla yalan yok tehlikeli birisin. Ama iyileşmeseydin o hastaneden çıkamazdın. Ben buna inanmak istiyorum. İnsanlara zarar vermeyeceğine inanıyorum. Kendini yeni bir ben olarak sunmak istemeni de destekliyorum. Ancak buraya neden geldik anlamadım?"

"Dediğin zarar vermeme olayı Barış ve Selin için geçerli değil maalesef Aleyna. Benden korkmana gerek yok. Ben gerçekten de iyileştim. Kendimi kontrol altında tutabiliyorum. Bu okula geldiğimde gerçekten amacım adım sanım bilinmeden mezun olmamdı. Geçmişimden farklı olarak ilk defa huysuz Leyla değil sakin Leyla olacaktım. Ama sen de olanları görüyorsun...başta fotoğraf meselesi şimdi de hastane raporum. Sence bana bu kadarı ağır değil mi? Ben de insanım...duygularım var. İnsanlara karşı gardımı aldım çünkü kimseye güvenmemem gerektiğini bir kez daha Barış ile anladım. Ben asla iyilerle karşılaşmıyorum, çünkü ben bir kere iyi insan olamadım. Ancak sen o kadar insanın arasında geldin ve benimle anlaşmaya çalıştın. Sana tavrımı bile bile konuşmaya çalıştın. O yüzden seninle olan bağımı arttırmak istiyorum..."

"Leyla ben de arttırmak isterim...bu okulda gerçekten yalnızsın ve ben seni dışlamak istemiyorum. Her ne kadar seninle beraber göründüğüm için yargılayanlar olsa da."

"Peki...senden bir iyilik istiyorum. Barış ve Selin'in üstüme gelmesi yetti artık. Sonuna kadar susmaları için onların zayıf yönlerini bulmam gerek. Sen benden daha iyi tanıyorsun onları. Bu seneye kadar beraber okudunuz. Küçücük bir şey de yeter bana."

"Leyla aklıma gelmiyor...yani zayıf yön ne olabilir ki?"

"Ya ne olabilir...hah öyle bir şey olsun ki bana yalvaracak kıvama gelsinler." Aleyna bir iki saniye düşünmeye koyuldu. Endişesi onu dudaklarını yemeye itmişti. İçinde korku olduğu belliydi. Bir şey bulmuştu ve bana demekten endişe duyuyordu. Her ne ise öğrenmem gerekti.

"Aleyna şu an aklına bir şey geldi...lütfen söyle. Bak bu son olacak, aramızdaki savaş bununla bitecek." 

"Tamam...tamam! Ama sakın aklına kötü planlar yapmak gelmesin. Barış...kapalı alan korkusu var. Bir keresinde okul asansöründe kaldığında sadece beş dakika geçmiş olmasına rağmen ağlayacak duruma gelmişti. Selin ise aslında bu dediklerim ne kadar işine yarar bilmiyorum. Yani kızın bala alerjisi var. Okulda yanlışlıkla yediği için hastaneye kaldırılmıştı." Bu duruma aşırı sevinmiştim. Beynimden yapacaklarım akmaya başlamıştı bile. Zevkle Aleyna'ya güldüm. 

"Aleyna bana altın değerinde yönlerini verdin. Merak etme çok canlarını yakmayacağım sadece ama sadece beş dakika."

Aleyna pişmanlık mı duyuyordu. Yanlış algılamak istedim. Ben bilgilerimi almıştım. Kafamda çok güzel bir plan oluşmuştu. 

LEYLAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin