Bölüm 3

131 26 34
                                    

  Sabah erkenden dış kapı kameralarına baktılar. Ama hiçbir şey seçilmiyordu. Saniyeler içinde kendini kamufle etmiş birisi geçiyor ve gidiyordu. Leyla eski okulunu düşündü. Acaba oradan bir kişi mi gelmişti? 'Yok daha neler' diye geçirdi içinden. Bu kadar mesafe sırf bunun için gelemezlerdi. Her şeyin eskiye dönmesini istemiyordu. 

Zehra Hanım elini göğsüne götürmüş derin düşüncelere dalmıştı. Sabah aradıkları camcının camı tamir etmesini izliyordu ancak orada değildi. Leyla dün gece olan olayın daha fazla dallanmasını istemiyordu. Annesini sakinleştirmek için yanına gidip sarıldı. 

"Anne bir sıkıntı yok. Belki evleri karıştırdılar. Nereden bilebiliriz ki! Biz yine de farklı yerlere kamera taktıralım. Sonrasını düşünürüz."

"Bir sene...tam bir sene arkamızdan denilenleri silmek, unutturmak için neler yapmadım. Denilenler çok ağırdı, kimse ne yaşadığımızı bilmiyordu. Seni kimse anlamıyordu. Herkes sana kötü gözle bakıyordu. Kötü gözle bakmak basit kalır. Yerden yere vurdular lafları ile. Senin için katlandım ben o şehre, hastaneden çıkar çıkmaz gideceğiz diye telkin ettim ben kendimi. Geldiğimiz gün bunların olması çok düşündürüyor beni."

"Bizimle alakası yok tamam mı? Başka bir şey olmayacak. Bak ben iyiyim. Düzenli ilaçlarımı alıyorum. Sen bana bir terapist bulacaksın hem." Leyla her şeyin iyi olduğunu göstermek istercesine annesine bakıp güldü. Her ne dönüyorsa onun dışında kim olduğunu bulmalıydı. Saate baktığında okula geç kaldığını biliyordu. Daha fazla geç olmadan çıkmalıydı. 

"Anne benim çıkmam lazım. Malum okul durumları. Senin bugün işin yok mu?"

" Akşama doğru bir müvekkil ile randevum var sadece, bugün rahatım. Gider güvenlik işleri ile ilgilenirim."

Leyla onaylar biçimde kafasını salladı. Aşağı kata indi. Holdeki aynanın önünde kendine baktı. Kumral saçlarını arkaya attı. Hastaneden çıktı çıkalı kendine bakma isteği yoktu. Okul forması üzerinde siyah bir kapüşon vardı. Saçlarına yine siyah şapkasını geçirdi. Çantasını yerden alacağı sırada ilaçlarının komodinin üzerine bırakılmış olduğunu gördü. Onları da içtikten sonra evden çıktı. 

Havada sonbahar serinliği hissediliyordu. Yavaş yavaş o mevsime girmeye başlamışlardı. Leyla şimdilik yürüyerek gidecekti okula. Yirmi dakika yürüme mesafesi vardı. Ama aklından bisiklet almak geçiyordu. Taşınma işleri okul işleri derken maddi olarak şu sıralar iyi değillerdi. Bu yüzden birkaç gün beklemeyi tercih etti. Ana yola indiğinde kulaklıklarını takacağı esnada arkadan bir korna sesi duydu. Tam yanında duran arabaya bakmak istemedi. Adımlarını hızlı bir şekilde tutarak yola devam etti. Siyah renkli arabanın camı açılmıştı. Ses tanıdıktı.

" Hey, ne tesadüf! Hadi bin de okula götüreyim." Leyla kafasını çevirdiği anda Barış ona bakıyordu. 'Seni görmek zorunda mıyım ben. En iyisi başımdan savmak olur.'

"Lütfen beni gördüğün yerde kafanı çevir. Beni gördüğün yerde gelip konuşma. Ders muhabbeti dışında konuşmak istemiyorum." Leyla ciddi ve soğuk bir ses tonu ile konuşmuştu. Barış da rahatsız olur gibi önüne döndü. Trafik ışığı yeşile dönmek üzereydi. Leyla gibi yeni bir kızın kendini üstün görme çabası sinirine dokunmuyor değildi. İçinden 'Daha yeni geldi, sakin ol.' diye tekrarladı. 

" Şansını kaybettin. Görüşürüz." Yeşil ışık ile birlikte gaza basıp hızla uzaklaştı. 

Leyla insanlardan uzak olmaya çabalıyordu. Zamanında fazla insan oldu da ne olmuştu. Şu seneyi düzgün bir şekilde bitirip üniversitesini kazanmak istiyordu. Evet, kendine çok şaşırıyordu. Daha birkaç sene evvel okul, ders ismini dahi bilmezken hastanede kaldığı süreçte kendine yeni bir yol haritası çizmişti. Deniz ile hayalleri vardı. Deniz Leyla'dan iki yaş büyüktü. Okul okuduğu yoktu, bu yüzden Leyla'nın olduğu şehirde çalışmayı planlıyordu. Kendilerine ait küçük bir yaşam çizeceklerdi. Bundan Zehra Hanım'ın haberi yoktu. Zehra Hanım Deniz'i pek sevmezdi. Kızının daha iyi insanlarla tanışmasını isterdi. Çünkü Leyla ona göre kurbandı. İyiydi, saftı. Leyla annesinin düşüncelerini az çok biliyordu. İçinden gülme geliyordu bunları düşündükçe. Kriz anlarını bir tek Leyla bilebilirdi. Gözü hiçbir şeyi görmezdi. Ama artık annesinin istediği sakin kızı oynamalıydı. Böyle daha iyiydi. Deniz geldiğinde daha da iyi olacaktı. 

LEYLAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin