Bir kişide farklı evrenlerin olduğu dünya...
Leyla farklı bir kişiliğe sahipti. Tanıyan kimse ilk konuşmasında onu çözemezdi, çözemedi. Kendi tabiri ile 'psikolojik olarak bozuk gelmişti bu dünyaya'. İki ayrı Leyla vardı içinde. Hangisi hakim olacak...
Aradan birkaç gün geçmişti. O akşamdan sonra henüz yüz yüze konuşamamıştım Ali ile. Mesajlaşmıştık sadece. Yoğun günlerinde olduğunu söylemişti. Proje üzerine hazırlandıkları için pek de üstüne gitmedim. O esnada normal hayatıma devam etmiştim. Sadece yemek için aşağıya iniyordum, kalan vakitlerimde ders çalışmıştım. Deniz yine Gökçen ile iyileşmeye başlamıştı. Bir gün buraya geldiğinde Deniz'in özellikle bizi uzak tutmak istediğini anladım. Sevgili konusunda Gökçen kazanmıştı. Ben ona uzak duruyordum Gökçen olduğunda. Üzmüyor değildi, çok saçma bir kıskançlık yüzünden Deniz kaybetmekten korkuyordu. Üstelik bu öyle bir hâl almıştı ki geçmişinden bahsedilmemesi için her şeyi yaptığına emindim. Lara ile de aramız düzelmişti, gerçi onun tarafından düzeldi diyebilirim. İğrenç varlıklar lafını asla unutamazdım. Yine aynı kafada olduğunu biliyordum. Mesafeli tavrıma devam ederken o eski sıcaklığına geri dönmüştü.
Yine bu aralıkta küçük bir hafta sonu tatili yapalım demiştim Deniz'e. Şimdi düşünüyorum da salonda demeseydim daha güzel olacaktı. Bunu duyan Lara sanki onu davet etmişiz gibi 'gidelim' diye aramıza katılmıştı. Deniz ile Lara'nın arası sinir bozucu bir şekilde iyiydi. Yeni insanlarla arkadaş olabilir düşüncesini normal karşılamam gerekliydi. Deniz sadece bana ait bir dost değildi. Bu hissiyatı silmeye çalışıyordum. Aralarındaki bu samimilikten dolayı Deniz de 'olur' demiş bulunmuştu. Kaş gözümü sonra da görse iş işten geçmişti. İki arada bir derede Lara Birsu ve Cenk'e mesaj attığını söylemişti. Bu kadar emrivaki hoşuma gitmemişti. Biraz sinirlenmiştim. 'Biz bize yeterdik' dememe rağmen bir şekilde geçiştirmişti. Lara'ya bu yüzden ısınamıyordum. Her şeyi kendi kafasına göre planlaması bir süre sonra bardağı taşıracaktı. Uyum sağlamaya çalışırken fazla mütevazilik yaptığımı düşündüm bir an. Deniz de bu yüzden 'Gökçen de gelsin' demişti. Çok güzeldi her şey. Oldu olacak Barışlar da gelsin tam olsundu. Bir iken beş olmuştuk, oysa ben tatili Deniz ile eski günlerimize dönmek için yapmak istiyordum.
Kimse Ali'den bahsetmemişti. Lara'yı gıcık etmek istedim. Aralarında her ne olursa olsun bu yüzden bana sinir olmasını istedim. Bu yüzden Ali'yi ben davet etmiştim. Ne olacaksa olsundu. Orada istemediğim insanlar yüzünden sıkılmaktansa vaktimi bir nebze olsun Deniz ile ya da Ali ile geçirmek istedim.
Küçük valizimi hazırlıyordum. Uludağ'a gidiyorduk. Deniz ve benim arabam olmadığı için Lara'nın arabası ile gidecektik. Birsu ve Cenk duyduğum kadarı ile Cenk'in arabası ile gidecekti. Ali'yi biraz tanıdıysam onların arabasına binmeyecekti. Kendi arabası ile gider diye düşünüyordum. Bir fırsatını bulup o arabaya binmek benim için daha iyiydi. Arka koltukta Deniz ve Gökçen aşkını görmek istemiyordum. Burada tek sıkıntı herkesin gözü önünde o arabaya binmem sakıncalıydı. Herkes yanlış anlayacaktı. Evlerine gittiğimde Ali bile beni yabancı biri olarak görüp konuşmuştu. Bunu henüz sormadım, cevabını da merak ediyordum. Birden o şekilde davranması beni hayli şaşırtmıştı.
Annemlerle hazırlanırken konuştuğumda biz tatile giderken onlar dönmüş olacaktı. Kendi evlerinde de tatil yapmaları gibi bir fırsat doğmuştu onlara da. Oldukça kalın kıyafetler almıştım. Saçlarımı açık bırakıp şapkamı taktığımda aynada kendime baktım.(Medya temsili kıyafet)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
