35. BÖLÜM

106 12 8
                                    

Salona indiğimde derin bir sessizlik hakimdi ta ki Ferdi içeri girene kadar. Yanıma geldi etrafımı incelemeye başladı. Bir yerimde bir şey var mı diye bakmaya başladığında bacağımı gördü. "Ne oldu oraya?" Diye sorduğunda ise "kaçmaya çalışırken oldu" diye cevap verdim. Ha bire sinirli bir
Kaçtığına anlam verememiştim çünkü kafasına büyük bir darbe almıştı. Adamları götürmüş olmalıydı. Ferdi'ye başımdan geçen bütün olayları anlattıktan sonra büyük bir rahatlama gelmişti. Bende ona sorularımı sorduğumda bana hepsinin cevabını vermişti. Resmen eskisi gibi birbirimizin yüzüne bakıyorduk. 

Ferdi'ye Ali'nin yerini sorduğumda  ise gülen suratı bir anda düşmüştü. "Onun nerede olduğunu bilmiyorum, Esra ile baştan beri plan yaptığını duyduğumda başımdan aşağıya kaynar sular dökülmüştü, onu vurmaya içim el vermedi, gözüm görmek istemiyordu, kovdum karşıma çıktığın an seni öldürürüm dedim ve üç senedir nerede olduğu hakkında en ufak bir fikrim yok" dedi. Ali ile son görüşmemde Esra ile eski sevgili olduklarını söylemişti fakat  demek ki durum böyle değildi.

İçimden bir ses Ali'nin de kendini savunmaya, konuşmaya ihtiyacı olduğunu söylüyordu. Ferdi'yi onu çağırması için ikna etmiştim. Bir tane mail atarak onu buraya davet ettim. Ferdi ellerimi tutarak "gerçek olduğuna inanamıyorum, sana bir şey oldu diye o kadar korktum ki lütfen bir daha gitme" dedi. Bense sadece kafamı salladım. 

Ferdi gerçekten de hiç bir şey yapmamıştı. Yine ona ısınamazken Gamze'nin bile bana Ferdi'yi savunması bütün bu doğruları ispatlıyordu. Ferdi'ye baktım, "sen beni hiç aradın mı?" Diye sordum. O ise  kesin bir cümleyle "her yerde" dedi. koyu bir sohbete dalacakken kapı çaldı. Gelen Kerem'di beni gördüğünde ise çok şaşırmış vaziyette bakıyordu. 

Gülüyordu, baya mutlu görünüyordu, hatta tek gelmediğini gördüm yanında da bir tane kız arkadaşı vardı. Ayağa kalktım ve bana sarıldı. Bana bakarak "demek geldin ha" dedi. Ben ise kafa sallayarak ona evet cevabı verdim. Kerem tekrar gözlerimin içine baktı "Ferdi'yi ilk defa böyle mutlu gördüm uzun zaman sonra" dedi. Oysaki onlar birbirine düşman gibiydi fakat Kerem bile Ferdi'nin suçsuz olduğu kanaat getirmişti. 

Ferdi Kerem ile fısır fısır konuşurken Selim hakkında konuştuklarına emindim. Umarım durup dururken bir anda karşımıza çıkmaz, bizi rahatsız etmezdi. Ben artık mutlu olmak istiyordum, bir şekilde kendime gelmek istiyordum. Ferdi ile ben bunu başaracağımıza emindim.

Biraz daha kendi kendimize konuştuktan sonra Ferdi benim elimden tuttu ve benim eski odama çıkardı. Bana bakarak "bu odayı hiç dokundurmadım" dedi. Bense gülümseyerek "teşekkür ederim" dedim. Büyük ellerini yanaklarımda gezdirerek yanıma geldi. Bana sarıldı bu kez bende ona karşılık verdim.

Her şeyin en güzel şekilde olması için en iyi uğraşı vermeye çalıştım, her zaman her yerde. Fakat hiç bir zaman hayatı akışına bırakmadım. Bu kez öyle yapacaktım, neyi uygun gördüysem onu yapacaktım. Ferdi'ye baktım ve onu öptüm, çünkü ben onu istiyordum. O da bana karşılık vermişti. 

Selim'in bana yaşattığı tramvayı nasıl atlatırdım bilmiyorum ama zaman her şeyin ilacı olduğu gibi bununda ilacı olduğunu biliyordum.

Selim'in olayından sonra onu daha hiç görmedik. Tıpkı diğerleri gibi kaçmıştı. Ferdi ve ben beraber çalışmaya başladık. Çok da iyi işler yapıyorduk. Ferdi ise hâlâ pes etmeden Selim'i her yerde karış karış arıyordu. 

Mert ise Amsterdam'dan bir kızla evlenip Türkiye'ye geldi. Kızı bir görseniz çok tatlı. Kerem ise biliyorsunuz zaten bir gün biriyle bir gün diğeriyle. Ferdi ve ben ise Evlenmeyi düşünüyoruz. Aşk ilk defa yüzümüze bakmıştı galiba. 

8. KONFERANS (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin