🦊
Arkadan bana sarılan kişiye sinirle dönmemle midemin kalktığını hissetmem bir oldu. Oturduğum masadan kalkarak “İğrenç, o pis elini bana nasıl sürersin sen!" diyerek ondan daha uzaklaşarak arkada duran Murat'ın arkasına geçtim. Benim bu davranışıma iki kardeşte şaşkınca bana bakarken, Can ise sırıtarak bana bakmaya devam etti.
"Bu hiç hoş bir hitap değil." dediğinde yüzümü buruşturarak elimle onu işaret ettim.
"Bu şeyin neden yanıma gelmesine izin veriyorsun, abilik görevini yapsana!" dediğimde Murat bana göz ucuyla bakarak kafasını iki yana salladı.
"Karan soyadına sahip olduğunu unuttun galiba!" dediğinde yüzümü buruşturarak daha da arkasına saklandım. Benim saklanma şeklime iç çekerek "O salağı es geçte şu ikili kim ve neden sana bizi soruyordu?" dediğinde duraksayarak ona baktım. Sanırım biraz önce ayvayı yedim! Pelin direkt konuya girmek için ağzını açmıştı ki kafamı iki yana sallamaya başlamam bir oldu. Susması için gizlice gizlice işaret yaparak,
"Arkadaş, arkadaşlarım!" desem de kaşlarını çatarak baktığını görünce yutkunmadan kendimi alamadım. Tamam güçlü bir tilki olabilirim ama abimde bir altın tilki ve sorun şu ki benim aksine o tilki tarafına daha fazla adapte olmuş bir tilki. Onun sinirli ifadesi yüzünden tek seferde arkasından çıkmamla kıyafetimden tutarak beni kendine çekmesi bir oldu.
"Düşündüğüm şey değil, değil mi?" sorduğunda kıyafetimi bırakması için çabalamaya başladım. Ne kadar denesemde ondan kurtulamadım. Pelin ise hızlıca yerinden kalkarak yanımıza gelip beni ondan kurtarıp arkasına aldı.
“Düşündüğün şeyse ne olmuş?" diyerek ona panter tarafını gösterdiğinde abimde hemen tilki tarafını ortaya çıkardı. Ortalık karışacak gibi hissediyorum!
"Bu imkansız, siz pantersiniz ve Mısra bir tilki aynı zamanda sadece benim tilkim!" dediğinde ortalığı karıştıran Can salağına döndüm. Can böyle konuşunca da bu seferde Merih panter tarafını ortaya çıkartarak ona döndü.
"Kelimelerine dikkat et koçum!” diyerek aurasını yaymasıyla diğer panterler de ayağa kalkarak savaşmak istediklerini açıkça belli ettiler. Bu hallerine kısa bir bakış atarak yavaşça ortaya çıkan ‘Ben bittim!’ hissi yüzünden korktum. Hadi bakim, bu durumdan kurtul kurtulabilirsen! Ortam iyice korkutucu bir hal almaya bbaşladığında, güçlü bir kaplan aurasını etrafta hissedince etrafıma bakındım. İçeriye giren takım elbiseli yaşına göre genç ve yakışıklı denebilecek bir adam girdiğinde, onun restoranın sahibi olduğunu kolayca anladım. Kendini fazlasıyla belli ediyor!
"Benim restoranım da ne halt yiyorsunuz siz?" yüksek sesle, kızgın tonunu belli ederek gelince herkes ona döndü. Tamam herkesin dikkati dağıldığına göre kaçma zamanı! Bundan istifade ederek kaçmaya hazırlanmıştım ki bana bakan bir çift renkli göz gördüğümde bu fırsatı tepmemem gerektiğini bilerek onun da kolunu tuttum. Onu da peşimde sürükleyerek, kalabalık sayesinde fark edilmeden dışarıya çıktık. Restorandan çıktığımızda onu çekiştiren ben iken işler bir anda değişerek bu seferde o beni yönlendirmeye başladı. Buna izin vermek istemesemde abime yakalanmaktan iyidir! Ben tepki bile vermeden arabaya bindiğinde bende yanındaki koltuğa oturdum. Arabaya geçmemizle, arabayı çalıştırarak bizi oradan uzaklaştırdığın da derin bir nefes aldım. O ise bana kısa bir bakış atıp önüne döndü.
"O adam... sana neden sevgilim dedi? İlişkin olmadığını söylemiştin." Dediğinde ne söylemem gerektiğini bilemedim. Aynı zamanda sesinde üzgünlük hissedince, kaşlarımı çatarak ona baktım. Büyük olasılıkla ona yalan söylediğimi düşündüğü için olduğunu eminim! Kaşlarımı çatmayı bırakıp gülerek ona baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tür Savaşları: Anoxtra | TSS | Tamamlandı
Fantasy| Tamamlandı | | Daha okunabilir olarak düzenlendi | Tür savaşları her zaman ezici bir üstünlük için olan bir savaştır. Bu savaşın içinde doğduğun anda katılır ve buna göre eğitilirsin. Bir Anoxtra olarak doğarsan bu hayatı yaşamak zorunda olursun...