SOL YANIM (Tamamlandı)

Bölüm - 19

Hödük gelmiş yanında da bi adam ama kim bilmiyorum .

"Duru kim gel-aaa Mehmet bey hoşgeldiniz." demek adı Mehmet'miş. sevdim seni tonton amca. Cem'in babası bu Mehmet amca hiçte benzemiyor. Cem kesin evletlık. ben bunları düşünürken salona geçmiştik bile. herkez bir yere oturdu. bende oturduğumda hödüğün dizime baktığını fark ettim. Mehmet Amca'da bakıyor olucak ki

"Küçük hanım dizine noldu senin ?"

Allahım ya ben küçükmüyüm herkez bi tutturmuş küçük hanım , küçük sarışın , küçük Karaca ben küçük değilim.

"Bahçede düştüm önemli birşey değil"

"Hım geçmiş olsun dikkat et "

"Saolun baba ben çıkıyorum " diyip bahçeye yöneldim.

otlarla çebelleşiyorum bu nedir ya. sonunda otları söktüm yerdeki taşları süpürmek kaldı. elime süpürgeyi alıp süpürürken dilime bir dolandı şarkı gitmek bilmiyor

"Arayıp sormasanda

Unuttum seni sanma

Dünya bir yana

Sen bir yana

Aşık ettin beni kendine

Sonrada terk ettin gizlice

Aradım seni heryerde

Hiç kimseler soramadım

Bekledim dön diye

Dönmedin bile bile

Bile bile sevdiğimi

Korkundan gelmedin

Arayıp sormasanda

Unuttum seni sanma sakın

Dünya bir yana sen bir yana

Ele güne karşı yapayanlız

Böylede olmaz ki

Çık çık çık

Nasıl da gittin insafsız

Böyle bırakılmaz ki

Çık çık çık " daha devam edicektim ki hödüğün beni izlendiğini gördüm.

"Olmaz ki böyle " dediğimde gülmeye başladı. güzel gülüyordu , insanın içini ısıtıcak bir gülümseme . bende gülmeye başladım . gülmemizi telefonun melodisi bozdu. onun mu benim mi derken onun olduğunu anladık

"Efendim ?" Karşı tarafı dinledi.

"Canım gelemem sonra " yine karşı tarafı dinledi.

"Başka zaman gideriz şimdi kapama lazım " diyip kapadı öküz.

Yığın yaptığım yaprakların üzerine oturdum hödük gelip oda oturdu. sonra bana yaprak attı sen misin bana atan bende ona attım. böylelikle savaş başladın . 'yaparak savaşı '

Etraf iyce dağıldığında , yaptığım yığın ortadan kaybolduğunda sinirlenmiştim.

"Heyy ! Benim burayı toplayana kadar canım çıktı be !!" Diye bağırdığımda Cem eline süpürgeleri alıp birini bana uzalttı. alıp süpürmeye başladı. 5 dakikada temizlendi vay be . acaba bahçedeki masaları felan buraya taşısak mı ?

"Hödükçüğümmm" dedim yavru orangutan bakışları atarak bu konuyu ilk gün konuşmuştuk ben yavru köpek bakışları atamıyorum.

"Söyle ne istiycen?" Bu gün akıl okuma günümü ?

"Dışardaki masaları buraya getirsek olur mu ?" Evet desin nolur >_<

"Yürü baş belası yürü"

El çırpıp arkasından gittim . Masa katlanabilir olduğundan katlayıp götürdü. hayvan gibi kasları var götürsün bir zahmet . bende bir sandalye alıp götürdüm. girdiğimde masayı ortaya koymuş geri çıkıyordu.

Bende sandalyeyi koyup peşinden gittim. ben bi tane sandalye alırken o geriye kalan iki sandalyeyi alıp getirdi. onaları yerleştirip bakarken

"Artık burda bir kahve içeriz " dedi

Çocuk haklı o kadar yardım etti. harbim bu hödük bu aralar bana baya yardım ediyor ne iş? Aman salla .

"Olabilir "

"Ama şimdi" he ben hemen yaparım kahveyi .

"Nasıl yapıyım hemen ya !"

"Yürü hadi ama kekte isterim." hadi çattık mı ?

"Off off yürü" aslında benimde canım istiyordu.

++++++++++++++++++++++++++++

Şuan mutfaktayız Cem'in önlüğünü bağlamak için çebelleşiyorum. neymiş efendim oda yardım edicekmiş ben zehir atarmışım. of of bide bulunduğumuz şekli duysanız

Cem'in koları havada benim kolarım onun beline sarılmış bir şekilde önlüğünü bağlıyorum.

"Bi bağlayamadın be !"

"Off sanki çok meraklıyım bağla kendin !" Diyip bıraktım.

Kendi bağladı . kendin bağlaya biliyorsan beni niye uğraştıyon ey mümin kardeşim heh ?!

Malzemeler çıkattım tezgaha koydum. güya kek yapcaz inşallah.

Yumurtayı kırdım , şekeri attım , şuan Cem'e çırpması için blandırı (nasıl yazıldığı hakkında hiç bir fikrim yok) veriyorum Allahım sen koru yarabim âmin.

Aaa şaşırttı beni yapıyor aferin uzunların efendisi. şimdi sıra unda

Ben unu dökerken bizim akıllı makinayı durdurmamış yüzüne un geldi , sonra makinayı durdurup un paketinin içine elini soktu . sonrası çığlık

"Sen bittin uzunların efendisi ! " Bende elimi pakete daldırdım.

"Gel buraya kaçma öküzlerin kralı!"

Pakette un bittiğinde etrafa baktık heryer batmış sıçtık!

"DURUUU!"

"Anne valla benim suçum yok Cem başlattı."

"HEMEN DIŞARI ÇIKIN TEMİZLENİN ! Cem'de babanın eşyalarından ver hemen!"

Neriman Sultan kızdı.

"Peki" diyip çıktım mutfaktan tabi öküzde arkdan salonun yanından geçerken babam beni görmüş olucak ki

"Toprak duru bi bakar mısın ?" Dedi

"Söyle baba " dedim kapının önüne geçip üstüm başım bembeyaz bu nedir ya ?

"Neriman annen ne dedi?"

"Hemen dışarı çıkın temizlenin. Cemede babanın eşyalarından ver ' dedi" diyip hemen babamın odasına çıktım. dolabından Cem'e uygun t-short ve pantolon bulup Cem'e fırlattım . kendi odama geçip önce duş aldım sonra üzerimi giydim . aşağı indiğimde Mehmet amca , babam Neriman annem ve öküzlerin kralı yemek masasında yemek yiyorlardı .

"Heh duru gel annem otur ."

Siniri geçmiş iyi bali.

Oturup yemeğimi yedim. sonra salona geçtik. laflarken Mehmet amca "biz kalkalım artık geç oldu " dedi ve kapıya yöneldi. kapıya kadar geçirip bende arkasından odama çıktım pijamalarımı giyip yatağa girdim. yorucu bir günün ardından sonunda gözlerimi kapatabilmiştim.