𝐬𝐢𝐱𝐭𝐞𝐞𝐧

1.4K 158 105
                                    

ben bu bolumu born to die slowed dinleyerek yazdim ama siz bunu dinleyerek okumayin sonlara dogru eglenceli bi seyler dinlemenizi tavsiye ederim ama

bi de medyadaki changlix momentini asiri seviyorum

bu moment icin oy verirdim mesela ben 

--------

*11 yıl önce*

"Teyze, ne zaman geleceksin?" tedirgin bir sesle sordu küçük çocuk.

"Gelmeme daha çok var bebeğim, çok mu özledin beni?" 

"Hem o hem de..." Sıkıntılı bir nefes aldı.

"Jeongin, bir şey mi oldu canım? Bana her şeyi anlatabilirsin biliyorsun, değil mi?" Genç kadın endişelenmişti.

"Teyze... Annemler... Ne olduğunu bilmiyorum. Onlar... Çok mutsuzlar. Artık benimle ilgilenmiyorlar. Neden böyle olduğunu anlayamıyorum. Babam artık anneme eskisi gibi bakmıyor. Annem de babama. Birbirlerini artık sevmiyorlar mı?" Sesi ağlayacak gibiydi.

Genç kadın bir süre duraksadı. Ne demeliydi? 

"Ne zamandır böyle, Jeongin?"

"1 ayı geçiyor. Teyze, sen biliyor musun neden böyleler. Ben çok üzülüyorum."

"Bebeğim ben annenle konuşacağım, tamam mı? Sen sakın üzül-"

Teyzesinin konuşması küçük çocuğun elinden telefonun alınmasıyla kesilmişti. Korkuyla arkasını döndüğünde annesinin yüzündeki kızgın ifadeyle geriledi.

"A-anne..?

"Ne yaptığını sanıyorsun sen! Bizim sorunlarımızı başkalarına mı anlatıyorsun? Nasıl böyle bir şeye kalkışabilirsin, ha!" 

Küçük çocuk anında ağlamaya başlarken havaya kalkan eli gördüğündeyse olduğu yerde küçülmüştü. Sert vuruşu hissedeceğini düşündüğü an beklediği şey olmadı. Korkarak gözlerini açtı. Babası gelmişti.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen? Küçücük çocuğa nasıl el kaldırırsın?"

"Bırak elimi! Karışma sen!" 

"O benim de oğlum! Her istediğini yapamazsın öyle, anladın mı beni!"

Küçük çocuk korkuyla bir annesine bir babasına bakarken tartışmanın sonu gelmiyordu. Kalbi korkuyla çarparken koşarak çıktı odadan. Annesiyle babası o kadar hararetli bir şekilde tartışıyordu ki onu fark etmemişlerdi bile. Koridorun sonundaki banyoya kaçtığında kapıyı da sıkıca kilitlemişti. 

Odasından ayrılsa bile hala yüksek gelen bağırışmalar daha çok ağlamasına sebep oluyordu. Bir şeylerin kırılma sesi geldiğindeyse korkuyla çığlık atmıştı. Neler olduğunu anlamıyordu. Hemen bunun son bulmasını ve o mutlu, huzurlu ailesine geri kavuşmak istiyordu. Bunun için ne yapması gerekiyordu?

Birkaç dakika sonra sesler kesildiğinde ellerini kulaklarından çekti. Bitmiş miydi? Ufak bir rahatlama yaşadığında kısa sürdüğünü anladı. Bu sefer de babası aşırı derecede bağırıyordu. Bir süre böyle devam ettikten sonra kulakları sağır eden bir ses patladı. Bir silah sesi. Jeongin kulaklarındaki çınlama ile çığlık atarken olduğu yere iyice küçüldü. 

Çınlama bir süre devam ettiğinde duyduğu ilk şey annesinin çığlıklarıydı. Ne dediği kesinlikle anlaşılmazken Jeongin sadece bunun kötü bir rüya olmasını diliyordu. Uyanmayı ve bu kabusun bitmesini istiyordu.

boy with white skin | hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin