Zeyrek (bxb)

3.7

"Saçlarım ipek gibi! Ko-kum bebek gibi!"

Enerjik biçimde kalçalarını sallayıp dans eden Aşkın'a bakan Selim gözlerini devirirken arkadaşının bugün ayrı bir enerjisi olduğu için şaşkındı.

Evet, Aşkın her zaman deli deli dolanırdı ama bu sefer uyandığı ilk andan beri evin altını üstüne getirmişti.

"Balım azıcık otursan mı?"

Selim gözlerini diktiği mavi çocuğa karşı konuşurken Aşkın hızla kafasını iki yana sallamıştı.

"Hadi Dağhan'ım ve Korkut'un yanına gidelim."

Kolundan tutup çekiştiren arkadaşını durdurmaya çalışırken çoktan kapıdan dışarıya sürüklenmişti bile.

"Giderken de pasta alırız. Şeyli... Frambuazlı."

Ağzını şapırdatan arkadaşıyla dayanamayıp gülen Selim kafasını sallayıp adımlarını atmıştı. Yanında koluna girerek zıplayan arkadaşıyla önce pastaneye ardından da şirkete doğru yola yolduklarında ikisi de artık enerjikti.

Diğer yanda ise Korkut yine sinirleri tepesindeydi.

"Ne demek ihaleyi on lira ile kaybettik lan?! Kim sattı bizi kim?!"

Sağa sola yürüyen Korkut kadar Dağhan da sinirliydi. Tam her şey geçti derken şirkette köstebek olduğunu öğreniyorlardı ve bu öyle normal bir öğrenme de değildi. Resmen adamlar dalga geçer gibi on liralık bir farkla ihaleyi almışlardı.

"Hay sikeyim!"

Korkut önünde duran koltuğa tekme atmışken kapı açılıp içeriye neşeyle Aşkın girmişti.

"Selaaa-m?"

Bir an ortamdaki elektriği alarak çekingen haline bürünen Aşkın ile korkut ona öylesine bir bakış atıp pencereye doğru ilerlediğinde damarlarındaki siniri ciddi anlamda hissedebiliyordu.

"Seliim, yanlış zamanda gelmişiz."

Aşkın arkadaşına yaklaşarak mırıldanınca Selim onu onaylamıştı. Zaten sevgilisinin fazlasıyla sinirli olduğu belliydi. Dağhan'a baktığında da siniri rahat bir şekilde görürken Aşkın'a dönmüştü.

"Balım, lütfen biraz sessiz dur tamam mı?"

Aslında Selim'in tek korkusu Aşkın'ın bu sinirli ortamdan etkilenmesiyken Aşkın tüm enerjisi gitmiş bir şekilde kafasın sallayıp büyük masaya ilerleyip oturmuştu.

Dağhan yerinden kalkıp Selim'e selam verdikten sonra toplantı masasına ilerlediğinde Aşkın'ın yanına oturup onu kendisine doğru çekmişti.

"Gel bakalım."

Aşkın kendisine söylenen sözlerle tıpış tıpış Dağhan'ın göğsüne gömülürken saçlarından öpen adamla iç çekmişti.

O enerjikti ki!