3.1

17.7K 1.6K 352
                                    

Selim, Aşkın'dan dün geceden beri kaçıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Selim, Aşkın'dan dün geceden beri kaçıyordu. Nedeni ise aslında tamamen saçmaydı. Çünkü Aşkın itirafını yaptıktan sonra Selim bunu neden o an öğrendiğini sorgulamıştı ve Aşkın'ın gayet rahat biçimde "Ben 'neden Korkut'la öpüştüğünü bana söylemiyorsun?' Diyor muyum?" demesi üzerine Selim ondan kaçıyordu.

Aslında Aşkın için sorun yoktu. Sadece Korkut'un ve arkadaşının dudaklarını kızarmış olarak görmesi ve birbirlerine attıkları salak bakışları görmesiyle şaşırmıştı ama dediği gibi sorun yoktu.

"Seliiiim!"

Aşkın koridorda seke seke içerde ders çalışan arkadaşının yanına gittiğinde Selim ona kafasını kaldırmadan bakmış sonra da çalıştığı derse geri dönmüştü.

"Uzatma be yavrum, ne var yani öpüş-"

"Aşkın."

Selim'in uyarırcasına çıkan sesi ile Aşkın göz devirirken iç çekerek sandalyeye oturmuştu. Aslında Selim bile neye utandığını ya da çekindiğini bilmiyordu. Sadece zamanında o kadar sert davrandığı adamla şimdi böyle öpüşüp yakalanmaları ona garip gelmişti o kadar.

"Utanmıyorum aslında... Sadece, garip bir his. Of."

Selim elindeki kalemi masaya bırakıp kollarını masaya dayayarak kollarının üzerine yatan Aşkın'a baktığında minik çocuğun kendisini izlediğini görmüştü. Tıpkı onun gibi Selim de masaya yattığında iki arkadaş da birbirine bakıyordu şimdi.

"İki kuzen de bizi fena kafaladı ha."

Selim gülerek konuşunca Aşkın da güldüğünde omuz silmişti.

"Mutluysak gerisi önemli değil bence."

Selim arkadaşına hak vererek tebessüm ettiğinde Aşkın yerinden kalkarak Selim'in alnından öpmüştü. Yeniden kendi odasına döndüğünde ise kapıyı kapatarak sırtını yaslamıştı.

"Her şey senin için Selim'im." Diyerek gülümsediğinde telefonunu alarak aklındaki planı devreye sokmuştu.

***

"Ohh, yandan."

Aşkın bir anda enerji patlaması yaşamış, salona dalarak telefondan açtığı roman havasıyla oynamaya başlamıştı. Selim ise ders çalışmaktan beyni aktığı için boş gözlerle arkadaşını izlemekle meşguldü.

"Seliiiim! Bakma öyle ölü balık gibi gel bak, kalçanı bööööyle salla."

Bir anda arkasını dönüp kalçasını sallayan Aşkın kahkaha attığında hayalinde çok güzel oynuyordu ama Selim'e göre Aşkın tam bir Yıldız Tilbe'ydi. –Saygılar Yıldız abla.-

O sırada kapının çalmasıyla Aşkın gülerek oynamayı bırakıp kapıya baktığında gördüğü kişiyle gülüp kapıyı daha çok açtığında Korkut içeriye girmişti.

Zeyrek (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin