---TAMAMLANDI---Mafya hikayesidir.
İki yakın arkadaş ve karşılarında şehri diz çöktüren iki kuzen...
Eşcinsel konulu bir hikayedir, bunu bilerek başlamınızı isterim.
Homofobikler ve aşağılayıcı yorum yapanlar engellenecektir.
+18 içerikler, smut ve...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
❗Hikayede Aşkın çocuksu kişiliğinden ötürü fazlasıyla ön planda. Selim yıllarca koruma ve abi vari tavırlar sergilediği için daha pasif kalıyor. Bu sizi rahatsız edecekse baştan kitabı terk edin lütfen. İlerleyen kısımlarda (sonlara doğru) Selim için daha özel bölümler var fakat yine diyorum; Aşkın çocuksu ve çığırtkan haliyle geri planda kalmasını bekleyemezsiniz. Mecburen herkesten sıyrılarak öne çıkıyor. Bu sizi rahatsız edecekse kitabı bırakın.❗
"Selim! Gördün mü kadını. Ay ne kokoştu. Para bol ama giyinmeyi bilmiyorlar."
Aşkın yüzünü buruşturarak daha biraz önce yanlarından geçen ve Aşkın'ın kendince kargaya benzettiği kadını gözleriyle takip ettiğinde Selim elindeki su sandığı içeceği içiyordu. Tadı hafiften mayhoştu ama Aşkın ona 'Zenginlerin suyuna mineral falan ekliyorlar bazen. Garip ama ondandır.' Diyerek inandırmış ardından kendisi de bir bardağı kafasına bocalamıştı.
"Ay yok, zenginin vizyonsuzu da hiç olmuyor. Gözlerim kanadı be."
Aşkın artık pes ederek arkadaşın doğru dönüp gülümsediğinde Selim uzanıp mavi saçlarını gözünün önünden çekmiş ardından da artık sonuna yaklaştıkları davetin ne zaman biteceğine dair düşünmeye devam etmişti.
O sırada gelin hanımın öne çıkıp arkasını dönmesiyle arka tarafa birkaç erkek sıralanırken çiçek atma törenini yapacaklarını gören Aşkın heyecanlanmıştı. Neden bilmiyordu ama bu olayı yapmayacaklarını düşünmüştü.
İlk önce erkeklerin çiçek tutup ardından da aynısını kadınlara özel yapılacağını duyuran adamın ardından Aşkın istekle Selim'e baktığında bu sefer Selim fazlasıyla ciddiydi.
"Hayır Aşkın. Zaten adamların tipleri bile bir garip, bir şey olmadan bu geceyi atlatmak istiyorum. Onların arasına karışmayacağız."
Arkadaşının sesinden akan ciddiyetle Aşın dudaklarını sarkıtıp içli içli kadının elindeki çiçeği izlemeye başladığında Selim anbean kalbinin üzerine oturan hisle savaşmaya çalışıyordu.
Şu dört yılda tanıdığı arkadaşı en ufak detaylara önem veren, kalbi kolayca kırılıp sonra da tek bir gülümsemeye her şeyi unutan biriydi.
Onun üzülmesini istemezken kulağına dolan geri sayımla birlikte elindeki içeceği kafasına dikip Aşkın'ın kolunu tutmuştu.
"Koş kap bakalım hadi."
Arkadaşından izni alan Aşkın birkaç saniye emin olmak için beklese de ardından kalabalığa doğru yardırdığında son iki saniyenin içine girmeleri üzerine biraz daha hızlanmıştı.
Çiçeği tutma hayaliyle çıktığı yolda çarpıştığı adamın üzerine düşeceğini asla bilmeyerek ilerlemişti.
Aşkın büyük bir hızla iri yarı adamın üzerine düşerken beline sarılan kollar ve kafasını vurduğu sert bedenle şaşırırken, onu geri çekmek için öne atılan Selim'in hareketleri boşa çıkmıştı.
Arkasından koşturan Selim'i ise Aşkın'a ulaşamadan güçlü kollar hızla sarmalamış ve etkisiz hale getirmek istercesine tutmuştu.
