36• Kaderin Ördüğü Sarmaşık

2.5K 315 342
                                    



Ege Gür kişisi tamamen hayal ürünüdür.
Gerçek kişi ve kurumlarla vallahi billahi ilgisi yoktur.

Keyifli okumalar 🌸




〖 •••••••••••••••••• 📸 •••••••••••••••••• 〗

En son Ege'nin koynuna sokulup gözlerimi kapattığımda, önümüzde bizi bekleyen hengame için 6 gün vardı. Şimdi mis gibi yumurtalı ekmek kokusuyla gözlerimi açtığımdaysa sadece 3.

Zaten ben de başka rakamları bilmek dahi istemiyordum.

Şimdi haliyle aradaki 3 günde ne bok yediğimi soracaksınız. Hemen söylüyorum, tabi ki kaçtım! Bu hayatta büyük bir ustalıkla yapmayı en iyi başardığım şey buydu zaten. Nerede bir sıkıntı, bir sorumluluk, kalbimi buran bir problem varsa büyük bir profesyonellikle kaçardım. Benim de bu dünyadaki en iyi meziyetim buydu.

Büyük patlamanın hemen ertesi günü Görkem ortada yoktu, mesela. Zorla izne çıkardıkları Pınar'ın ise evde oturup ağlamaktan canı çıkarken gündüz Yiğit, Harun, Dilara ve Faruk, gece de Merve, Çiçek ve Sude İstanbul'un her köşesinde Görkem'i aramıştı. Solist olarak sahneye çıkma göreviyse benim yakışıklıya aitti. Ben mi? Çok önemli bir işimi halletmek üzere aralarına katılamamıştım.

Önemli işim; Necla teyzenin evinde Yasak Elma seyretmek... Ama ne yapayım, yeni sezonun ilk bölümüydü.

Sonraki gün de, Erdal amcanın tüm itirazına rağmen Pınar'ın babasının odasında ne varsa yerle bir etmesiyle, AtaKara Medikal'in yarım hissesi daha sonra Pınar'a devredilmek koşuluyla babamın üzerine aktarılmıştı. Pınar şirketi yıktığında ben yine orada değildim. Elimde makinem Beşiktaş sahilde dolmuşçuların fotoğrafını çekiyordum çünkü.

Ve bugün... Görkem hâlâ yok. Şirket hâlâ batmak üzere. Pınar hâlâ ağlıyor. Ben de hâlâ kaçıyorum. Yumurtalı ekmek mi? Evet, o da hâlâ mis gibi kokuyor.

"Günaydın güzelim. Ama ne de güzel uyanmışsın sen böyle." Ve hâlâ bu serseriye sahibim.

Duyduğum sesle beraber fokur fokur kaynayan kanım sağ olsun, yatakta keyifle gerinerek doğruldum. Ama doğrulmaz olaydım! Gardrobun aynasında kendimi gördüğümde ağzımdan bir çığlık da kopup gitti.

"Sen kör olmuşsun!" dedim, aynayı işaret ederek. "Bu mu uyanan güzel?"

Duştan çıktığım gibi uykuya daldığım için saçımın yarısı yukarda, yarısı tiftik tiftikti. Gözlerim, çok uyumaktan koca birer hendek gibi görünüyordu. Gözüme batıp duran çapağı, kokma ihtimali olan ağzımı söylemiyorum bile farkındaysanız. Ortada uyanan biri vardı, doğru. Lakin insandan çok, ejderhaya benziyordu.

Sabahın köründe bile fazlasıyla güzel olabilen başını kaldırıp yanıma doğru geldi ve yatağa yerleştikten sonra bacaklarımı kaldırarak dizlerinin üzerine koydu. Yine ölümcül bir iltifat edip bana kalp krizi geçirtecekti, belli ki. Boynunu yana kırıp bir elini de yanağıma koyduktan sonra üç numaralı aşık bakışını da gözlerine iliştirip hazırlığını tamamladı.

"Sana şöyle bir baktım da." dedi, derin bir nefes çekmeden hemen önce. "Gerçekten berbat görünüyorsun, Duru. Bu tip ne, Allah aşkına."

NE?!!!!!!

"Sensin berbat! Sevimsiz!"

"Gayet yakışıklıyım ben bir kere."

49Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin