16• Sırlar

6.8K 522 669
                                    

Öncelikle biraz sohbet zamanı🥳
Aslında, baya yol katettik ancak gizli okuyucular ve yorum azlığı nedeniyle hikaye hakkında ne düşünüyorsunuz, her şey yolunda mı bilemiyorum.
Bu nedenle oyunuzu ve özellikle yorumlarınızı benimle paylaşmanızı istiyorum.
Bu hikaye hepimize ait.
O nedenle hepimizin eğlendiği ve mutlu olduğu bir şey ortaya çıkartmak istiyorum.
Her zaman dediğim gibi ben bir yazar değilim.
Sadece bir hayalin kelimelere dökülmesine aracı oluyorum.
Herkesi öpüyorum.
Bölüm söz verdiğim üzere; iamshipperr
arkadaşımız için geliyor.
Editler için; Çiçeğime sonsuz teşekkür ❤️
Ama bu hafta bölüm kendime hediyemdir.
Keyifli okumalar 🌸

〖 •••••••••••••••••• 📸 •••••••••••••••••• 〗

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



〖 •••••••••••••••••• 📸 •••••••••••••••••• 〗

İnsan, farkında olmadan ağzından çıkarak evrenin yörüngesine yolladığı dileklerine dikkat etmeli bazen... Bundan birkaç yıl önce, sıradan olduğu için lanetler ettiğim hayatım için ölesiye pişmanım mesela. Keşke her şey o kadar sıradan olsaydı da tek derdim, akşam Murat'la hangi animasyon filmini izleyeceğime karar vermek olsaydı şimdi...

Şu an içine sığdırdığı çaresizliklerin aksine bembeyaz olan duvarın köşesine sinmiş, güçlükle nefes almaya çalışırken, kaldıysa şayet dileklere dair hakkım, tek bir şey istiyorum. Yeniden doğmak!

Soğuk mermere bastırdığım çıplak ayaklarımı hareket ettirip biraz daha bacaklarımı karnıma çektim. Ne kadar küçücük kalırsam, o kadar görünmez olurdum belki.

"Duru." dedi yumuşacık bir ses. Üzerime çöken bir gölge ilk kez huzur vermişti.

Yere gelişigüzel serilmiş mor stilettolarımı kenara çekip, yanıbaşıma yerleşti ve belime sardığı kollarıyla beni göğsüne yasladı. Üzerime yağan yağmur, anında kalbimin ritmini kendine çevirdi. Kollarımı hızla gövdesine doladım ve uzun uzun kokusunu içime hapsettim.

"Bitti mi?" dedim. Her şeyin bitmesine olan muhtaçlığım asla bitmiyordu.

"Bitecek güzelim. Tam zamanında getirmişiz, yoksa komaya girebilirmiş." dedi.

"Sen... Biliyor muydun?"

Başını iki yana salladı.

"Hayır. Birkaç kere tuhaf hırçınlıklarına şahit olmuştum ama böyle bir şey aklımdan geçmemişti."

"İyi mi?" diye sordum.

"İyi." dedi, sıkıntılı bir nefesi aramıza hediye ederek. "Sen, iyi misin?"

49Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin