2.5✨

1.1K 129 2
                                    

O kızı neden umursuyorum? Bakışlarımı ondan çekerek rahibe doğru ilerledim. Prens Heinley de orada beni bekliyor gibiydi. Oraya doğru giderken sanki zaman ağır ağır ilerliyor gibi hissettim ve duyduğum fısıltılar beynimin içinde yankılanıyormuş gibi oldu.

“O hizmetçi parçası Leydi Ariel’le aynı elbiseden giymiş. Üstelik giydiği şeyin bir gelinlik olduğunun da farkında değil! “

“Ah, çok yazık. “ diye fısıldıyordu bir başkası. “Duyduğuma göre prensin o hizmetçiye ilgisi varmış. Bu evlilikleri bir siyaset evliliğiymiş. “

“Ya, zavallı Leydi Ariel pek şanssızmış. Daha önce hiçbir leydi bir hizmetçiyle aldatılmamıştı. “

Dişlerimi sıkarak söylenenleri duymamış gibi ilerledim. Onunla evlenmeyeceğim için bu sözler beni sinirlendirmemeli. Aurora gıcık bir tip olabilir, gıcık olduğu kadar da cahil ve görgüsüz. Sırf bu yüzden aşağılanacak sarayda ve ben bunu düşündükçe acıyorum ona. Tanrım, ona acımamam gerek, o kız kendini bir hizmetçiden leydiye dönüştürebilecek kadar kurnaz.

Sonunda rahibin önüne geldiğimde durdum. Bir şeylerin yanlış olduğunu rahip de Heinley de anlamışlardı.

“Lütfen bekleyin. “ dedim rahibe.

“Nişanlım birazdan burada olacak. “ o an kalabalığın sesi rahatsız edici bir gürültü yarattı. Herkes kendi arasında konuşmaya başladı.

“Nişanlınız burada leydim. “ diyerek eliyle Heinley’i gösterdiğinde başımı hayır anlamında iki yana salladım.

“Hayır, benim evleneceğim kişi o değil. “

Her ne kadar Heinley’e konuşma hakkı tanımak istemesem de ona da bir cevap hakkı doğmuştu.

“Ne saçmalıyorsun sen? “ dedi kaşlarını çatarak. Bir anda salonun kapısı açıldı.

“Hah, müstakbel kocam da geldi. “ dedim kapıya doğru sahte bir sevinçle bakarak. Bütün bakışlar ona doğru yöneldiğinde içi içine sığmayan ve bunu da hareketlerine yansıtan Victor bana doğru ilerliyordu.

“Bu da ne demek oluyor? “ diye bağırdı prens Heinley. Sonra kalabalığa bakarak ses tonuna hakim oldu. Bana doğru eğilerek bir şeyler fısıldadıysa da salondaki gürültüden onu duymadım.

Prens Victor yanıma geldi ve elimi dudaklarına götürerek öptü.

“Leydim.” Dedi doğrularak. “Sizi çok bekletmedim umarım. “

“Hayır, ben de yeni geldim. “

Prens Victor koluma girdiğinde rahip ona karşı büyük bir suç işlemişiz gibi kaşlarını çatarak bize baktı.

“Benimle bu şekilde alay etmeye utanmıyor musunuz? “

“Ah, olur mu hiç öyle şey?” diyerek rahibe yaklaştı. “Biz sizi buraya bir presle leydiyi evlendirmeniz için çağırdık. Yani kimlerin evleneceğini söylemedik. Evlenen çift biziz. Prens Victor ve Leydi Ariel. “

Bunun üzerine papaz ne yapacağını bilemez bir halde prens Heinley’e baktı. Prens Heinley Victor’a yumruk atmak için harekete geçtiğinde araya girenler tarafından durduruldu. Yine de yerinde duramıyordu ve onların elinden kurtulmaya çalışarak bağırıyordu.

“Benim nişanlıma nasıl yan gözle bakarsın? Bana böyle ihanet etmeye hakkınız yok! “

“İhanet mi? “ dedi alayla gülerek prens Victor. “Ne ihanetin bahsediyorsun? Bütün bu zaman boyunca hiç bir nişanlın varmış gibi davranmadın. Sevgilinle istediğin gibi davranarak bir nişanlın olduğunu düşünmeden onun kalbini paramparça ediyordun. “ Sonra bir köşede toplanmış olan saray hizmetçilerine döndü. “Siz şahitsiniz. Bundan iki gün önce leydi Ariel bağıra bağıra nişanı attığını söylememiş miydi?”

Senin İçin Yeniden Doğdum ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin