Ayla teyzeyi otutturdum ve Gayeyle mutfağı topladım. Sonrada hepimize kahve yaptım. Aile evinde olsamda bunu yapardım. Hiç misafirmişim gibi hissetmiyordum zaten. Burdanmışım gibiydi..
Kahveleri koyup bahçeye çıktım. Herkes ben gelince sustu. Bu durumu fazla önemsemeden kahveleri sundum.
"Ay kızım otur artık. Yoldan geldin zaten yorgunsun." dediğinde karşısında oturuyordum.
"Afiyet olsun" diyip öpücük attım ve güldüm. O da bu halime güldü.
"Ee kızım işler nasıl?" kahvesinden bir yudum aldı.
"Güzel çok şükür."
"Senin bir keyfin mi yok?" öne doğru eğildiğinde tüm gözler bana döndü.
"Dediğin gibi yol yorgunuyum ondandır." Ilgaz beni kolunun altına aldı ve alnımdan öptü. Tepkisiz öyle dururken bir anda karşımızda Ayla teyze olduğunu hatırlayıp kalktım.
"Rahat ol kızım." dedi aklımdan geçeni duymuş giibi.
Ona gülümsedim "Ben bir lavaboya gidip geliyim." dedim ve kalktım.
Hızla tuvalete girdim ve aynadaki kendimle konuşmaya başladım "Kendine gelmen lazım niye böylesin? Tamam tamam ujut o meseleyi. Sen onunlayken mutlusun zaten gerisine lüzum yok." nefesimi verdim. Dizimdeki sargıları çıkarıp temizlediğimde rahat nefes vermiştim. Görüntü açısından da rahatlamıştım.
Elimi yüzümü yıkadım ve gülümsememi yerleştirip geri yanlarına indim. Ama Ilgaz burada yoktu. Etrafa bakınıp yerime oturdum. Gaye ben daha sormadan cevapladı "Abime bir telefon geldi."
Başımla onayladım. Soğuyan kahveyi tek yudumda bitirip arkama yaslandım. Ayla teyze güler yüzle beni seyrediyordu. Ona gülümsedim ve bardakları topladım.
"Kızım aa bırak artık Gaye halleder." dedi elime dokunarak.
"Elime mi yapışacak yahu. Hem bir su içiyim."
"Peki madem" dediğinde güldüm ve tepsiyle mutfağa gittim. Daha içeriye girmeden Ilgazın sesini duydum.
"Uğur tamam mı diyorum. Hafta sonu her şeyi ayarlamış oluruz. Tam olarak dedikleri dediklerim olucak"
İçeriye girdim ve tepsiyi tezgaha bırakıp Ilgaza baktım. Bir anda telaş yaptı sonradan güldü ve konuşmasına devam etti "Yarın ara detaylı konuşalım." telefonu cebine koyduğunda üzerime doğru yürüdü "Sevgilim!"
Tezgaha yaslandığımda ellerimi geriye doğru koydum. Üzerime eğilmesini sakinlikle izledim. Vücudu vücuduma deydiğinde hafif kıpraştım ama sonra durup kulağına fısıldadım "Birazdan annen burada olucak." anlamayan ifadeyle bana baktığında vücudunun altından çıkıp dolaba ilerledim.
"Burcuşum bana da bir su verir misin kuzum?" Ilgazı görmeyi beklemiyordu "Canım sende mi buradaydın?"
Ilgaz bana dönüp baktığında 'ben demiştim' bakışımı attım ve dolaptaki sürahiyi çıkardım. Ilgaz sandalyeye oturunca Ayla teyzeye bir bardak çıkarıp suyu uzattım. O da Ilgazın karşısına oturdu ve suyunu yudumladı. Bende kendime koydum ve sonra mutfaktan çıktım.
Bahçeye Gayenin yanına oturduğumda Gaye beni fark etmemişti bile. Telefonda mesajlaşıyordu. Onu hiç rahatsız etmeden kalkıp odaya çıktım.
İçeriye gireceğim sırada Ilgaz seslendi.
"Burcu" ona döndüm ve bir şey demeden kolumdan çekiştirdi. Onun odası olduğunu tahmin ettiğim yere soktu beni ve ardından kapıyı kilitledi.
Elimdeki bardakla öylece ona bakıyordum. Rahat görünmek için bir yudum içtim ve o da ışığı açtı. Bir anda açılan ışıkla gözlerimi kapattım. Açtığımda ise etrafa bakındım. Burası neredeyse boştu ama Ilgazın özel eşyaları etraftaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Burgaz
Teen FictionYanlışlıkla birisini görüntülü arayıp çokta samimiyet kuramamışken yardım etmeye gidip üstüne bu kişinin ilk aşkın çıkmasıyla devrelerin yanmasını izliyoruz. İkinci hikayeyi yazdım "IlBurAs" yayında!