To

311 7 0
                                    

"Ilgaz ben çok acıktım."

Düğün mekanına gidiyorduk ve gün boyu pestilimiz çıkmıştı.

"Vallahi bende acıktım abi." diyerek bana katıldı Gaye.

"Tamam bize gidelim annem baya şeyler hazırlamıştı dün."

"Aa sahiden gidelim. Bir yaprak sarması yapmış var ya parmaklarınızı yersiniz."

"Sus Gaye karnım gurulduyor." dedim karnımı tutarak.

Ilgaz elini karnıma koydu ve konuştu.

"Arkadakilere haber ver Gaye onlarda gelsinler."

"Tamamdır abi."

Gaye hemen onları aramıştı ve Ilgaz da elini karnımdan çekmiyordu. Karnım gurulduyordu resmen ve bunu hissetmesi hoşuna mı gidiyordu anlamadım.

Elinin üzerine elimş koydum "Hissediyorsun dimi açlığımı?"

Başını salladı ve gülümsedi "İlerleyen zamanlarda başka bir şey hissetmek dileğiyle."

Dediği karşısında susup kaldım. Eve varana kadar elini çekmedi. Bebek istemediğini sanıyordum.

"Açım açım açım. Yaprak sarmalarının hepsi benim." diyerek düşüncelerimi dağıttım.

"Evet duydunuz karımı."

"Tamamdır hadi inelim ne düşlüyoruz burda?"

Ufkumuzu aydınlatan Oğuz sayesinde arabadan inmiştik. Hep beraber içeri girip bir şeyler yedik ve çok abartmadan düğün yerine geçtik.

Biz içeride otururken dışarda slow bir müzik çalıyordu.

"Birazdan karı koca olacağız ay çok heyecanlıyım."

Yüzümü yelledim ve sonra elimdeki yüzüklere baktım. Harbili evleniyordum.

"Sevgilim şu telaş bitsin hemen ya. Yarın balayına gidiyoruz bu arada."

"Ne? Vaktimiz olmaz sanıyordum."

"Var canım var. Göreve tam 8 gün kaldı. 5 gün bize yeter."

"Nereye gidiyoruz?"

"Antalya Kaş."

"Uzunca bir vaktimiz olsaydı yurt dışı yapardık yaa."

Omzunu silkti ve bir garsonun bize dışarı çıkmamızın zamanı olduğunu söylemesiyle kalktık.

"Nasılım?" dedim ceketini düzeltirken.

Başımdaki tacı düzeltti "Çok güzelsin hadi bakalım."

Koluna girdim ve dışarıya çıktık. Yabancı bir şarkı eşliğinde misafirlerin yanından geçtik. Onların alkışları beni gülümsetiyordu.

Nikahın kıyılacağı yere geçtik. Benim şahidim Nehir ve Ilgazın şahidi Yusufta yerini almıştı.

Avukat Bey dosyayı açtı ve sözlerine başladı.

"Öncelikle bütün misafirlerimize hoş geldiniz demek istiyor ve bu şahane çiftin nikahını kıymak için sizlerden izin alıyorum."

Kalabalık arasından birkaç ıslık duyulunca avukat devam etti.

"Öncelikle gelin hanım adınız soyadınız."

"Burcu Erdem."

"Baba adınız."

"Ahmet Erdem."

"Siz damat bey adınız soyadınız."

"Ilgaz Ardunç"

"Baba adınız."

"Erdem Ardunç"

"Sayın Ahmet Erdem kızı Burcu Erdem, Erdem Ardunç oğlu Ilgaz Ardunçu bir ömür boyu hastalıkta sağlıkta eş olarak kabul ediyor musunuz?"

Ona baktım "Bir ömür boyu evet!"

Etrafta alkışlar yükseldiğinde Ilgazın elini sıktım.

"Sayın Erdem Ardunç oğlu Ilgaz Ardunç, Ahmet Erdem kızı Burcu Erdemi bi ömür boyu hastalıkta sağlıkta eş olarak kabul ediyor musunuz?"

"Evet!"

"Sizlerde şahitlik ediyor musunuz?"

"Evet."

"Evett."

"İmzalarınızı rica ediyim."

Hep bir elden hızlıca imzaladık ve avukat elindeki evlilik cüzdanını bana uzattı.

"O zaman bende bana verilen yetkiye dayanarak sizi karı koca ilan ediyorum."

Elime nüfus cüzdanını aldığım gibi olduğum yerde sevinçten zıpladım ve Ilgazın boynuna sarıldım.

Beni geriye çekti ve alnıma sağlam bir öpücük kondurup sarıldı.

Etrafta sevinç gülüşleri ve alışlar duyuluyordu ama benim için sessizleşmişti. Yalnızca Ilgazın kollarındaydım.

Geriye çekildiğimizde Nehirin bana seslendiğini duydum.

"Burcu ayağına basmadın."

Gelinliği kaldırdım ve yavaşça ayağını ezdim.

Gülüp beni kolunun altına aldığında ilk dansımız için ortaya gelmiştik. Çiçeği Nehire verdim ve kollarımı Ilgazın boynuna doladım.

Belimdeki ellerinin soğukluğu tenime işlemişti.

"Üşüyor musun Ilgaz?"

"Hayır canım nerden çıktı?"

Omzumu silktim ve dudağımı bilmem anlamında büzdüm.

Göğsüne başımı yasladım ve bir süre böyle dans etmeye başladım. Birkaç dakikalık dansımız üzerine diğer çiftlerde sahneye çıktı.

Gözlerim çiftleri süzerken bir yandan Ilgazla konuşuyordum.

"Seni çok özlicem Ilgaz."

"Bende seni bir tanem. Belki bu bizim son ayrılışımız olur. Bir daha ayrılmayız."

"İnşallah."

Gözüme çarpan ikiliyi seyrettim. Gaye ve Oğuz. Aralarında bir şey olduğunu tahmin ediyordum.

"Sende benim gördüğümü görüyor musun?"

Başımı Ilgaza kaldırıp sinirini ölçtüm. Gayet sakindi ve saf saf gülüyordu.

"Evet."

"Umarım aralarında bir şey varsa bizden saklamıyorlardır."

"Ilgaz kızın canını sık-"

"Saçmalama Burcu. Kardeşime yakışacak tek aday Oğuz zaten. Asla karşı çıkmam."

"Aa" şaşkın şaşkın ona baktım. Dans etmeyide bırakmıştım "Ilgaz başına saksı mı düştü?"

"Gökten bir melek düştü belkide Burcu. Hayata pozitif bakmaya başladım. Sosyal hayatımla iş hayatımı ayırmam lazım."

Ona biraz daha yakınlaştım ve dansa devam ettim "Vayy yeni kararlar alınmış."

"E tabi kızım. Bir yerden başlamak lazım."

Ona güldüm ve gözlerinin yeşilinde kaybolmak adına baktım. Aynı sıcaklıkla bana bakıyor olması beni daha fazla mutlu edemezdi.

Gerçekten hayalimdeki adamla hayalimdeki yerdeydim. Bundan sonrasını hiç hayal etmiyordum hayallerim buraya kadardı.
Belkide hayallerimizi beraber yazmaya başlayacaktık.

BurgazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin