Burgaz

But

Herkesin keyfi yerindeydi. Oğuz ve Gaye çok güzel sohbet ediyorlardı. Onların bu haline gülümserken Uğura döndüm.

"Ters köşe ha? Ben birkaç gün sonraya senin evlenme teklifini düşünürken.. Yazık cidden." dediğimde Rabia çantasının altındaki elini çıkardı. Parmağında yüzük vardı ve ben şaşkınlıktan açılan ağzımı kapatıp çığlık attım "Yok artıkkk. Ben onun kurmaca olduğunu sanmıştım. Ah canım tebrikler." diyip ikisinede sarıldım.

Gözlerim annesiyle konuşan Ilgaza kaydığında konuşmamız gerektiğini düşündüm ve yanına gittim. O sırada Ayla teyzenin telefonu çaldı.

"Ilgaz gelsene bir." kolundan çektim ve yürüyüş yoluna doğru yürüttüm. Kenarda duran şalı aldı ve omuzlarıma bıraktı.

"Polat meselesini nerden öğrendin?" direkt sormayı bende beklemiyordum. Durdu ve bana döndü.

"Kolyeyi hiç çıkarmamana borçluyum. Hem artık merak etme. Onu hallettim." diyip sırıttı.

"Nasıl naptın ki?"

"Avukat bir eşim var. Ondan kaptık bir şeyler."

"Ses kayıt cihazı mı var içinde? Sende bunu mahkemeye verdin ve yok ettin. İnanamıyorum sana ne zaman oldu bu?"

"Olayın yaşandığı gün oldu. Bana atar yapmandan anladım ve bir dinliyim dedim. Öyle yani." artist artist yürümeye başladı.

Arkasından ilerleyip omzumla koluna vurdum "İnsan haber verirdi. Nasıl korkuyla yaşadım haberin var mı?"

"Sende bana bunların olduğunu anlatmadın. Nasıl hayal kırıklığı yaşadım haberin var mı?" dedi imayla.

"Allah Allah ya iyi tamam. Bir şey demedim yarbay bey."

"Kocam bey demek istedin herhalde." elimi aldı "Bak tatlım bu yüzük ve biz önümüzdeki ay evleniyoruz."

"Ne? O kadar erken mi? İyi ama daha tey-" sözüm bitmeden o şahane sesi duydum.

"Burcum" adımlarını hızlandırıp kollarıma sarıldı. "Ah ne özlemişim."

Teyzeme sarılırken Ilgaza baktım "Her şeyi nasıl bir güne sığdırabilirsin yarbay?"

Teyzem geriye çekildiğinde Ilgazın kolunu tuttu "Damat bey her şeyi düşünmüş. Öncede bana danıştı zaten"

"He siz birde tanıştınız kaynaştınız." sanki aldatılmış gibi hissediyordum.

"Sayılır." eliyle yuvarlak hesap yapıyordu.

"Of iyi iyi tamam." aşırı yorgundum ve bu geceyi nasıl kaldıracaktım bilmiyordum.

Teyzem koluma girdi "Bu gece bizi misafir edicekler. Daha doğrusu beni, sen zaten misafirdin orada." Ilgaza baktığımda başıyla onayladı.

Beraber kalabalığın yanına gittik. Herkes toparlanmıştı. Ilgaz öne çıktı "Herkese bu akşam için teşekkür ederim. Çok kısa sürdü farkındayım ama bunun uzununu önümüzdeki ay yapacağız hayırlısıyla." güldüve herkese tek tek baktı "İyi akşamlar dostlarım."

Herkes onu alkışladı ve giderken birer birer tebrik ettiler. Rabialarıda bizide..

Herkes dağıldığında Ayla teyze, Periliçem, Ilgaz ve ben yürüyerek devam ettik. Gaye Oğuzla dönmüştü.

"Aynı ablana benziyorsun Perihan. Ah canım benim ne güzel kadındı o. Asla başınıda eğmezdi. Burcu o konuda annesine çekmiş."

"Öyledir benim kuzum. Annesi gibi güçlü babası gibide zeki. Asla hata yapmaz sonraki adımını her zaman düşünür."

"Tamam teyze detaya ne gerek var"

"Aa Burcuşum gerek var tabi. Gelinim hakkında bir şeyler duymak isterim bende." diyip kıkırdadı.

Ilgaz kolunu omzuma attı "Karıcığım." güldü "Bence ağzıma yakıştı."

"Beğendim." elimi beline doladım ve yürümeye devam ettik.

Eve geldiğimizde bir sessizlik vardı. Hepimiz bir hayli yorgunduk. Boynumu sıvazlarken Ilgaz arkama geçip masaj yapmaya başladı. Kocaman elleri dert görmesindi.

Ayla teyze elindeki yastık ve çarşafları koltuğa bıraktı "Ilgaz çocuğum sen burada yatarsın."

"Aa olur mu öyle şey çocuğu yatağından etmeyin. Ben kızların yanında yatarım yer yok mu orada?" dedi teyzem.

"Aslında var. Gaye benimle yatar sizde teyze kız yatarsınız güzel. Kap bakıyım çocuğum şu koyduklarımı." dediğinde ellerini çekti ve Ayla teyzenin dediklerini yaptı.

O merdivenden zarifçe çıkarken bende Ayla teyzenin peşinden gidip bizim için verdiği şeyleri aldım ve teyzemle odamızı düzenledim.

"Allah rahatlık versin kızım." dedi kapımızı kapatırken. Şimdi teyzemin azabından kurtulamam derken. Onun çoktan horladığını fark ettim.

Üzerime pijamalarımı giyip odadan çıktım. Tuvalete girdim ve sonrada mutfağa geçtim. Dolaptan çıkardığım suyu bardağa koyarken ayak sesi duydum. Hızla başımı çevirdim gelen Ilgazdı.

Altında siyah şort üstünde de asker yeşili bol bir tişört vardı. Gerçi kaslarından dolayı pekte bol görünmüyordu. Uzamaya yüz tutmuş saçları ve diken sakallarına bakmaktan kendimi durduramıyordum.

Önüme dönüp suyu dikledim ve tezgaha yaslandım. Ilgaz önüme geçti ve elini belime koydu. Bende kollarımı boynuna sardım "Ne kadar mükemmel birisisin. Gerçekten büyük ters köşe yaptın bana. Allah bilir Ayla teyzenin seni ilk gördüğündeki çığlığı bile rol icabıydı. Yoksa sen daha önce gelmiştin dimi?"

Ellerini havaya kaldırdı "Yakaladın."

Buna gülerken başımı geriye yasladım. Ilgaz boynumdan öptüğünde gıdıklanmama rağmen kıpırdamadım. Öpücüklerini çeneme doğru kaldırdı ve başımı öne eğip dudaklarımı öpmesine izin verdim. O ise sadece öpüp geriye çekildi. Ona baktığımda şunu dedi "Gaye gelicek" geriye çekildi ve masanın üzerindeki kurabiyeyi ağzına attı.

O sırada kapıda Gaye belirdi "Burda mıydınız? Hemen bir su alıp çıkıyorum." tezgahtaki sürahiyi aldı ve kendine su koyup çıktı "İyi geceler"

"Bunu nasıl yaptığını sorsam?"

"Sende geçen sefer nasıl yaptığını söylersen belki?" dedibir kurabiyeyi daha ağzına atarken.

"Salonun ışığı açılmıştı. Gaye olmayacağını düşündüm çünkü o sıra falıyla ilgileniyordu." dedim ve onun konuşmasını bekledim.

"Gaye yatmadan illaki su içer. Sadece iyi zamanlama" diyip göz kırptı. Ona gülümserken beni kolunun altına aldı ve yukarı çıktık. Kocaman bir öpücük verip "İyi geceler sevgilim" dedi.

Bende onu öptüm dikenli sakalları batınca yüzümü buruşturdum "Sabah tıraş ol kocacığım. İyi geceler." diyip odama kaçtım. Şuan arkamda nasıl kalakaldığını merak ediyordum.