---TAMAMLANDI---
Barış mahallede sessizce yaşayan bir çocuktu. Devran ise mahallenin ağır abisi.
Eşcinsel konulu bir hikayedir, bunu bilerek başlamınızı isterim.
Homofobikler ve aşağılayıcı yorum yapanlar engellenecektir.
+18 içerikler, smut ve şid...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Üç günü geride bırakırken Devran'la sürekli oynaşıyor, bolca da ders çalışıyorduk.
Arada ablam gelip bizlere yemek bırakıyor ya da dışardan söyleyerek öğünlerimizi geçiştiriyorduk.
"Şimdi maddenin üç halini bilmeyecek kadar da davar değiliz elhamdülillah."
Ceyhun abi elini göğsüne vurarak konuşurken Alp abi ona bakıp kafasını iki yana sallamıştı.
"Zaten bildiğin tek şey de o kardeşim."
Sözünü esirgemeden konuşan Alp abi ile Kemal abi gülerken Altun eliyle ağzını kapatmış bense direkt löp diye gülmüştüm.
"Dostumu düşmanımı görüyorum aferin. Gel Altun, gidelim buralardan."
Ayağa kalkıp elini Altun'a uzatan Ceyhun abi ile ortam daha da hareketlenirken Alp abi kardeşine göz kırpmış ve zaten Ceyhun abiyle çalışmak zorunda kalan Altun ayağa kalkmıştı.
"Götür beni gittiğin yere."
Ceyhun abi son sözlerini şarkı söyler gibi söyleyerek odadan çıktığında Alp abi masanın üzerindeki cüzdanını alarak cebine atmıştı.
"Ben de kaçar gençlik, sınav günü haberleşiriz nasılsa."
Herkese selam veren Alp abi ile kafamı sallarken bana doğru gelip saçlarımı karıştırmış ardından da ezbere bildiği fizik formülünü tekrarlayarak göz kırpmıştı.
"Merak etme abi, bu sefer fizikte doğrum yanlışımdan fazla olacak."
Kendimden emin bir şekilde konuşmamla "umarım." Diyen adamla gözlerimi devirirken Kemal abi bu halime gülmüştü. Alp abi evden çıktığı sırada yanıma oturan Devran ile gülümsediğimde bana göz kırparak Kemal abiye dönen sevgilimi izliyordum.
"Bugün bir ara ben de şirkete uğrayacağım. Kemal sen Barış'la ilgilenirsin değil mi?"
Devran'ın beni kolunun altına çekmesi ile kafam göğsüne yaslanırken ellerim hızla beline dolanmıştı bile.
"Bugün Sedef ile kafeye gidecektik abi. Ama neyse ki patronunu özlemiştir bizimki de."
Kemal abinin bana pis bir sırıtışla bakması ile ona tiksinircesine bakmıştım.
Tamam, artık işe gitmiyordum ama Devran konuştuğu için rahattım. Şimdi işe yeniden başlamak istesem de bugün için istemiyordum.
"Olur, ben iş çıkışı kafeye gelirim."
Direkt onaylayan sevgilimle geri çekilirken suratıma bakan yeşil gözlere şaşkınlıkla bakıyordum.
"Ama ders çalışırken başka şeylere kafamı vermemem gerek."
Yalandı.
"Çalışmayı sevmiyor musun len sen?"
Kemal abinin araya girerek konuşmasıyla Devran hak verircesine kafasını salladığında omuz silkmiştim.
