"Savcı'ya Aşık Avukat"
Bilmeyen varsa kısaca Avukat müvekkilini her şeye rağmen savunur, Savcı ise insanları hapishaneye tıkmak için uğraşır. Savcı, Avukattan daha üst kıdemdir. Savcı sadece devlette, Avukat isterse özel bir klinik de açabilir.
•
Jeon Jungkoook
^
Kim Jiwoo, 24 yaşımda çevremdeki en iyi savcıyım. Küçüklükten beri tek hayalim olan Savcılık mesleğini elimden geldiğinin fazlası bir şekilde devam ettiriyorum.
Olayları yerinde inceleyip, suçluları ait oldukları yere gönderiyorum.
Adalete sarayında odamda dosyalara bakarken kapının çalınması ile onayımla içeri Avukat Jeon girdi.
"Savcı Kim efendim-"
"Savcı Kim yeterli, Avukat Jeon." Dedim tok bir sesle. Ellerimi masanın üzerinde birleştirmemle gözleri oraya odaklanmış ürkek bir ifadeyle devam etti.
"Sekreteriniz çıktığı için bu bilgiyi size ben iletmeye geldim, Yarın olacak görüşmeniz bugün'e geri çekilmiştir efendim."
"Ne? Bu nasıl olabilir? Ki- ayrıca siz bana bunu söylemeye mi geldiniz?"
"Evet, bunda garip ne var anlayamadım savcı hanım?"
"Pekala, saat kaçta?"
"15.30 olarak belirlenmiş. Bu dosya hakkında ne kadar hassas olduğunuzu biliyorum ancak müvekkilim bu konuda kesinlikle suçsuzdur."
"Bu olayı mahkemeden sonra tartışmayı yeğlerim. Müvekkilim dediğiniz kişiyi olay yerinde ilk gören ben'i ve ilk sorgulayan da ben olduğumu hatırlatmama gerek var mı?"
"O zaman mahkemeden sonra görüşürüz, Savcı Kim."
*
Mahkeme kapısında beklerken cübbeme biraz daha sarıldım. Kış bitti derken tekrar kış geliyor gibiydi.
"Savcı Kim size ceket getirmemi ister misiniz? Ya da sıcak kahve?" Diyen sekreterime olumsuz olarak başımı salladım.
"Teşekkür ederim Siren, istersen sen gidip bir şeyler içebilirsin."
"Yok, hayır sizinle kalmayı tercih ederim."
Mahkeme kapısı açıldığında içeriden Hakim'in çıkması ile ardından Avukat Jeon ve müvekkili çıkmıştı.
"Ne yapmamızı istersiniz Savcı Kim?" Diyen polise baktım. Jeon'um Müvekkilini kastediyordu. Benim suçlu olduğunu bildiğim ve kanıtlarının elimde olduğum suçlu.
"Şimdilik Hücre'ye atın, ben tekrar sorgulayacağım." Dediğimi yapıp Hücre'ye götürmek için yanımızdan ayrıldılar.
"Özellikle bu yüzünüzdeki pişmanlık ve kızgınlık ifadesini görmek için geldim buraya Avukat Jeon." Ellerimi göğsümde birleştirip Jeon'a doğru yaklaştım ve önünde durdum.
"Hiçbir şey bitmiş sayılmaz Savcı Kim, şimdi haklı çıkmanız sonraki davada da haklı çıkacağınıza işaret etmez."
"Bende senin gibiydim başlarda, azimli, güçlü, kararlı, kendimi herkesten üstün gören. Aslında hâlâ öyleyim ama senin yöntemin yanlış. Ben savcı olduğumdan beri hiç haksız çıkmadım Jeon. Kendine güvenmen güzel ama gerçekleri görememen kusura bakma ama ahmaklık! Böyle giderek Savcı olamazsın."
"Size saygısızlık etmek istemem ancak kendinize bu kadar güvenmeyin Savcı Kim, bir bakmışsınız çaylak avukat sizi yerle bir etmiş."
*
Hayatım boyunca hep suçlular içeri attım. Her olay yerine çağrılmamla yok artık dediğim her şeyin bir üst düzeyini gördüm. Bu kutsal mesleği seçerken böyle olacağını elbette biliyordum.
Sokakta yerde 20 yerinden bıçaklanmış insanlar, bilerek kolu, bacağı kesilmiş zavallılar ve daha niceleri. Tüm davalarım benim bir parçam haline geldiler hep. Onlarla geliştim ve büyüdüm.
Bu süre içinde de hep işimle ilgilendim. Aşk veya başka tür bir şeyle ilgilenmedim. Belki meşhur söz gibi istesem aşkta yapardım, kariyerde ama istemedim.
Böyle davalar gördükçe evlilikte daha da soğudum hep. Yalnızlık sultanlıktır hem değil mi? Neden birin hesap vermek zorunda olayım ki? Neden evlenip hayatını kısıtlayayım? Neden bir başkasının ailesi ile başa çıkmak zorunda kalayım? İşim benim hayatım zaten.
İşime başladığımda ettiğim yemin her şeye bedeldi.
Odama girdiğimde masanın üzerinde duran mektubu gördüm. Siren'e sorduğumda Bay Jeon verdi demişti. Şaşırmış ve bir hayli merak etmiştim içten içe.
Mektubu elime aldım ve içini açtım.
"Savcı Kim, bu mektubu size aylar öncesinden yazmış olduğumu ve şimdi de birkaç cümle eklediğimi bilmenizi isterim.
Hayatım boyunca sizin kadar kararlı, azimli, kendinden emin, bu denli güçlü ve güzel bir kadın görmedim. Sizin gibi bir kadının da var olduğuna inanamıyorum. Çünkü o kadar mükemmelsiniz ki, her bir saç teliniz, gözlerinizin koyu kahveliği, ses tonunuz...
Ben sizin kalbinize aşık oldum Savcı Kim, benim gibi bir çatlağın yazdığı aşk mektubu da ancak bu kadar saçma olabilirdi değil mi? İlk günden beri beni hep aşağıda ve deneyimsiz, yetersiz gördünüz. Her seferinde kendimi avutmamın bir yolunu buldum çünkü eğer bulmasaydım galiba delirirdim.
Evet! Ben Çaylak Avukat Jeon Jungkook, Deneyimli, Kıdemli, Güzel, Adaletli, Azimli Savcı Kim Jiwoo'ya onu gördüğümden beri aşığım.
Eğer benimle bir kahve içip konuşmak isterseniz odanızın kapısının önünde sizi bekliyor olacağım, cevabından emin değilim? Eğer cevabın her halükârda hayır ise, ki bunu düşünmen gerek. Mektubu bana iade edebilirsin."Hızla ayağa kalktım ve elimde mektupla kapıyı açtım. Güler yüzlü Jungkook'u görmemle gözümü devirdim ve içeri girmesine müsaade ettim.
"Şu an cidden ne diyeceğimi bilemiyorum, siz yani sen yani Savcı Kim, ya da Jiwoo mu demeliyim?"
"Sadece sus, bu ne cüret? Sana tonla laf söylerdim ama artık bunun üzerine kelime sarf etmek istemiyorum!" Elimdeki mektubu çöpün içine attım ve kapağını kapattım. Hayatımdaki bir çok şeyin üzerini kapattığım gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BTS | ONE SHOT
Fanfiction"BTS REACTİONS" kitabımın 2. Serisi. 1. Kitabımdaki kısa tepkiler burada tek üye ile uzun tepkiler olarak karşınıza çıkacak. 🥇 tepki 🥇 imagine 🥇 hayalet