2.Bölüme Keko kitabından bir bölüm ekledim onu okumadan buna başlayanlar için. Ona da bakın.
Akın'a sövmeyin bu arada.
İyi okumalar.
~~~~
"Yasin nereye gidiyorsun hemen?"
Arkamdan bağıran Azra'ya omzumun üzerinden dönüp baktım koşarak yanıma geliyordu.
"Eve geçiyorum. Dersim bitti"
Eve gitmem gerekiyordu çünkü bugün derslere başlayacaktık Ozan ile. Sabahtan mesaj atıp ders saati için anlaşmıştık ve o gelmeden bir şeyler hazırlamayı düşünüyordum.
"Görmedim çıktığını fazla konuşamadık bugün çok fazla."
Azra ile aynı bölümdeydik, sürekli ders notları alır, verirdik birbirimize. Aramız iyi sayılırdı. Onun biraz daha fazla iyiydi benimle arası. Benden hoşlanıyordu.
"Öyle oldu. Dersler yoğundu malum." Diyerek onayladım onu. Kırmak istemiyordum. Çok iyi birisiydi.
"Şey diyecektim akşam bir yerlere mi gitsek?ikimiz başbaşa." Hayır dememe rağmen bazı zamanlar ısrarcı olabiliyordu.
"Akşam başka birine sözüm var. Ders çalıştıracağım ona." Diyerek kabul etmediğimi kesin bir ses tonuyla belli etmiştim. Yüzü düştü ama hemen toparladı belli etmemek için. "Anladım, sorun değil. Sonra yaparız o zaman."
"Azra," diyerek söze girdim. Beni anlamasını umarak konuşmaya başladım. "bana arkadaşça yaklaştığın sürece aramızda ki yakınlık asla sorun değil ama bir şeyler olsun diye çabalıyorsun ve sonunda üzülen sen oluyorsun. Lütfen yapma" bazı şeyleri açıklığa kavuşturmam gerekiyordu. Ona şans vermeyeceğimi daha doğrusu veremeyeceğimi anlamasını istedim.
Gay olduğumu kimse bilmiyordu okulumdan. Yakın olduklarım bile bilmezken başka birilerine söyleme gereği duymamıştım. Ona da söyleyemediğim için hep bir şansı olduğunu düşünüyordu. Ama elimde değildi bu benim.
"Seni rahatsız mı ediyorum yoksa?" Sesi kırgın çıkmıştı. Yüzüme bakmayı kesmiş yere indirmişti bakışlarını. İşte bundan nefret ediyordum. İnsanları kırmaka iğrenç hissettiriyordu bana.
"Hayır, hayır yanlış anladın beni. Sadece ben seni arkadaştan fazlası görmüyorum ve üzülmeni istemiyorum."
O kadar naif bir insandı ki Azra. Bir insanın sahip olmak istediği bütün özellikler onda vardı. Çalışkandı, sosyaldi, yardımseverdi. Ama benim sevebileceğim birisi değildi.
"Özür dilerim. Sadece senden çok hoşlandığımı biliyorsun ve beni reddetme nedenini bilmiyorum. Şansımı denemek istedim. Lütfen kötü bilme beni." Bilemezdim ki. Kötü olmayacak kadar iyi birisiydi.
"Hayır, asla seni kötü bilmiyorum merak etme. Sadece bazen istediğin şeyler olmaz ya hani olmayınca olmuyor. Sana gerçekten değer veriyorum fakat fazlası değil."
"Anladım." dedi ama sesi fısıltı gibi çıkmıştı. Üzmek istemedim ki ben onu. "Özür dilerim." dedim elimden başka bir şey gelmiyordu. Tamam diyip başını salladı.
"O zaman ben gideyim. Yarın ki derste görüşürüz."
"Görüşürüz." dedim.
O arkasını dönüp diğerlerinin yanına gitmeye başladı. Bende yoluma devam etmek için yürümeye başladım. Saate baktığımda hâlâ vaktinin olduğunu gördüm ama yine de erken gitmeye çalışıyordum. Otobüse binip mahallenin başında ki durakta indim 15 dakika sonra. Lisenin çıkış saati gelmemişti daha.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YUÁNFÈN|BXB
Historia Corta-TAMAMLANDI- Yasin geçmişin ve karşılıksız aşkının acısını yaşayan bir genç, Ozan geçmişin ve şimdiki zamanın acısını hâlâ derinlerde yaşayan bir çocuk. Aynı kader, aynı keder. Kalbim Ege'de Kaldı Yasin-Ozan çiftinin kitabıdır. Diğer kitabı okumanı...