5-"Pis ibne"

3.8K 335 184
                                    

Medya Yasin

Farklıydı ama değiştirdim

Bu bölümü zeyzeynm ithaf ediyorum. ❤️

~~~~~~

Her şey çok fazlaydı.

Okulum, ailem, arkadaş ortamım her şey sanki üzerime geliyor gibi hissediyorum. Ruhum daralıyor, kalbim sıkışıyordu. Kendi içimde kayboluyordum.

Kaçıp gitmek, uzaklaşmak istiyordum sadece. Ama istemekle kalıyordu. Yapabilseydim eğer buralarda asla durmazdım. Ama henüz değildi, zamanını bekliyordum sadece.

Okul bir yandan, aile bir yandan, umutsuz aşkım bir yandan. Her yerden sıkışmış hissediyordum. Nasıl aşacağım hakkında tek bir fikrim bile yoktu. Sadece nefes alıyordum, yaşayacak bir hayatım yoktu.

"Ulan it herif aç kapıyı"

Kapıyı kıracak kadar şiddetli çalan babama oflamıştım, yataktan sarkıp kapıyı açmak için ayaklandım. Odamdan çıkıp uzun koridorun sonunda kalan kapıya adımlarken acaba açmasam kapı önünde ölüp kalsa nasıl olur diye düşündüm. Ama vicdanım el vermezdi.

Kapıyı açtığımda ayakta bile duramayan, içki kokusuna bulanmış babamla yüzüm buruşmuştu.

"Niye açmıyorsun lan kapıyı?" Ayakta bile duramazken hâlâ beni azarlamaya çalışıyordu. Ayık hâli ile bir farkı yoktu zaten. "Açtık işte, bağırıp durma mahalleyi ayağa kaldırcaksın. Gir içeri" geri çekilip içeri girmesini beklemeden odama adımladığım sırada önünü bile göremediği için yardım etmek zorunda kalmıştım her zaman ki gibi. Her gece bu hâldeydi. Bir gün bu içki yüzünden ölüp kalacaktı.

Kolunu omzuma atıp, zorlukla taşımaya başladım. Odasına kadar getirince yatağının üstüne yatırdım kendisini. Ayakkabılarını, ceketini de çıkarıp iyice yerleştirdim yatağına. Çoktan sızmış, anlamsız mırıldanıyordu. Pikeyi de üstüne örtüp odadan çıkmak için hamle yapacağım sırada bağırışını işittim.

"Her şey senin yüzünden, annen senin yüzünden bu hâlde. Pis ibne"

Hiçbir şey demeden kapıyı çekip odadan dışarı attım kendimi. Her şeyin benim yüzümden olduğunu düşünüyordu. Annemin hastalıktan yataklara düşmesinin, içkiye bulaşmasını hepsinin benim yüzünden olduğunu düşünüyordu.

Henüz 15 yaşımdayken eşcinsel olduğumu öğrenmişlerdi. Aptal ergen hâllerimde tek sırdaşım olan günlüğümü bulmuştu. Sadece bir erkeği sevdiğim yazıyordu, onun ismi yoktu. İyi ki yoktu.

Okuldan gelmemi büyük bir sinirle beklemiş, anneme bile rahat vermemiş ben yokken. Eve adımı atar atmaz yüzüme inen tokatla neye uğradığımı şaşırdım. Daha önce de dayağını yemiştim ama sırf birine daha doğrusu bir erkeğe aşık olduğum için yediğim dayağı asla unutamadım.

"İbne mi oldun başıma sen benim, mahalleye rezil mi edeceksin beni?" diğer yanağıma da tokat attı.

"Doğru konuş benimle. Benim sevdiğimin cinsiyeti kimseyi ilgilendirmez, seni bile" Yüzüne dik dik bakıyor, başımı yere eğmemeye çalışıyordum. Eğmem için de bir neden yoktu. Sadece birini seviyordum işte. Neden cinsiyet bu kadar önemliydi ki. Kötü bir şey yapmıyordum ben.

Kemerini çıkarıp üzerime yürümeye başladığı sıra da annem tutmuştu onu. Ama gücü yetmemişti. Kemerinin tokasıyla sırtıma vurunca daha fazla ayaklarımın üzerinde duramamıştım. Yere düştüğümde daha hızlı, daha sert vurmuştu. Hâlâ durur o izler sırtımda.

YUÁNFÈN|BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin