"Almanya'daki klip çekimlerini ayarlayın ayrıca Matt'e söyle albüm kapağı için güzel bir yer bulsun. Ben de bu sırada dergi röportajında olacağım." diye nefes almadan sıraladım Lily'e o da hızla elindeki deftere not aldı ve koşarak uzaklaştı. Bende kendi ofisime geldim ve her duruma hazırlıklı olmak uğruna buraya getirdiğim elbiselerden birini giydim. İki gündür uyumuyordum çok uykum olmasına rağmen yatağa yattığımda uyuyamayacağımı da biliyordum. Chris'in yanında olduğum için ne uyuyabilmiş ne de işlerime devam edebilmiştim sonunda her şey birbirine girmişti. Stüdyo karışıklık halinde idi.
Vogue dergisi çalışanlarını kapıda karşılamıştım.
"Hoş geldiniz. Lütfen rahat olun burayı gezmeye ne dersiniz? " dedim neşeyle. Çekimleri önceden yapmıştık ve röportaj evresindeydik bu yüzden onlara iyi bir enerji vermeye çalışıyordum. Lily ve Matt ile fotoğrafçıyı ve muhabire etrafı gezdirmiş sonunda ofisime getirmiştim.
"İsterseniz röportaja başlayabiliriz."
"Nasıl istersen Blue! Kısa zamanda çok büyük işler başardın bunu neye bağlıyorsun?"
"Bu benim için çok büyük bir şey tabi. Ama bir hayalim vardı ve ben hırslı biriyim, bu hayali gerçekleştirmek için her şeyi yapıyorum." Blue +1! soru çalıştığım yerden çıkmıştı.
"Peki, küçüklük hayalin buydu o zaman şarkıcı olmak."
"Sayılabilir evet. Ama çok küçükken, zaten sonra yatılı okula geldim."
"Ailenden uzakta büyüdün bunun senin için avantajı oldu mu?"
"Avantaj? Bu çok çok uzak bir kelime. Tamamen berbattı aile sevgisi bilmeden yaşadım ama okumaktan vazgeçmedim. Hala okuyorum."
"Hem okul hem konserler zor olmuyor mu?"
"Bu iki kavramı nasıl bir arada yürüttüğümü gerçekten bende bilmiyorum ama yürütmek için tek bir anımı boşa geçirmiyorum. Bu gerçekten zor."
"Pekala biraz özel hayatından bahsedelim. Hayatında özel biri var mı?"
"Hayır."
"Hiç mi? Pekala bu kadar güzel ve ünlü bir kızdan beklediğimiz cevap bu değildi. Peki hiç aşık oldun mu?"
"Aşkın ne demek olduğunu açıklayabilir misin bana? Aşk bir duygudur. Mutluluk da bir duygudur. Mutluluğu açıklayabilirsin, mutlu olma durumudur. Peki ne zaman mutlu olursun? Mesela biri sana hediye aldığında. Peki aşık olmak nedir? Aşık olma durumu, peki ne zaman aşık olursun? İşte burada denklem tıkanır. Yürümez. Hayatın denklem olduğuna inanan biriyle bu konuyu tartışmak çok saçma çünkü daha anlamı bile çözülememiş bir şey üzerinden tartışıyoruz."
"Bir insanı kusurları ile sevme durumudur aşk."
"Her insan diğerini değiştirmeye çalışır, hiç kimse bir insanı kusurları ile sevmez."
"Aşka inanmıyorsun yani?"
"Kesinlikle hayır. Beni aciz yapan bir şeye inanamam ve hayatıma sokamam. Zaten yeterince yoğunum."
"Pekala senin hayat hakkında düşüncelerin bizi hayretler içerisinde bırakıyor. Peki insanlık hakkında ne düşünüyorsun?"
"Bu garip bir soru, her neyse. Bence hepimiz bir sonucuz. Yani bu hayatta sebeplere yer yok. Herkes başka bir sonucun yerini alıyor. Mesela yaşama sebebimiz bile bir sonuç. Anne ve babamız birbirini sever ve bir çocuk yapmaya karar verirler, işte bir sonuç. Yaşamamız, ölmemiz, yemek yememiz hiç biri sebep değil sonuç. Sonuç olduğunuzun farkına varın ve sorular üzerinde düşünmekten vazgeçin." dedim ve gülümseyerek elimi uzattım. Karşımdaki kadın elimi tutarak kafasını salladı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızların Dansı
Teen Fiction"Adın ne?" diye sordu kadın sert bir sesle. Kız bir süre düşündü hangi adını söylemeliydi. Gerçek adını mı? Yoksa okulda ona zorla koydurdukları o ad mı? Kız ismini unutmuş olamaz ya diye düşündü kadın. Acaba beni duymadı mı diye düşündü. Aslında İn...