16. TEHDİT

35.9K 1.8K 1K
                                    

Elimdeki kağıtlarda parasal değerleri olan sayılar, mal bölüşümü veya nafaka gibi içerikler beklerken okudukça kaşlarım iyice çatılmış, büyük bir şaşkınlıkla betim benzim atarak donakalmıştım.

"Bu..,bu ne?"

"Bu Zeynep, evlilik sözleşmemiz."

"Ama bu..."

'Bu'na ekleyeceğim birşey aradım. Yoktu.

"Bu?"

Yutkundum. Maddeleri okudukça utancımla şaşkınlığım dörtyüz metre koşusuna birlikte katılmış da son düzlüğe kafa kafaya girmiş gibiydi.

"S..sen çıldırmışsın... Sen kafayı yemişsin... Senn..!"

Alt dudağıyla üst dudağının tamamını kavrayarak gözleri kısılmış bir şekilde beni süzdü.

"Geç oldu. Bunları inceleyip düşünmek için zamanın var. Yatalım." dedi aniden kağıtları elimden alıp dosyaya koyarak. Konuşalım diyen kendisiydi ama şimdi uykusunun geldiğine mi karar vermişti?

"Yatmak mı? Bunu elime verip görmemi sağladıktan sonra bana yatalım mı diyorsun?"

"Sindirmen gerek."

"Ya sindiremezsem? Be..ben şimdi seninle nasıl aynı yatağa gireceğim?"

"Kesinlikle öyle yapacaksın. Merak etme henüz bir sözleşme imzalamadın."

"Bu iş iyice saçmasapan bir hal almaya başladı."

"Değil mi? Tam benden kurtulacaksın, bir bakmışsın tekrar kucağıma düşmüşsün, karıkoca gibi aynı yatağı paylaşıyoruz... Tam bana aşık olmuşsun, bir bakmışsın eline bir sözleşme tutuşturulmuş... Gitsen bir dert, kalsan bir dert... Kabul et bebeğim senin yolların bir şekilde bana çıkıyor." Dosyayı bir eline aldıktan sonra diğer eliyle de elimi kavrayarak ayağa kalkıp peşinden gitmeme neden olacak kadar bir kuvvet uygulayarak yürümeye başladı.

"Ne yapıyorsun?!"

"Karar vermene yardımcı oluyorum."

"Konuşacaktık..!"

"Yatağımızda devam ederiz."
'Yatağımızda?!'

Anne, baba affedin.
Allah'ım sen zaten durumu biliyorsun...

"Ya ben bu maddeleri kabul etmezsem?"

"Edeceksin."

"Ya etmezsem?"

Bu arada odaya gelmiştik.

"Ben birbirimiz için yaratıldığımızı düşünüyorum. Ama eğer kabul etmezsen yanıldığımı kabul edeceğim."

Yani sözleşmeyi imzalamazsam bizden vazgeçecekti? Gerçi maddeler gözönünde bulundurulursa mantıklı olan da oydu. O maddeleri talep eden bir adamın başka türlü bir evlilikte mutlu olması sözkonusu olamazdı. En azından baştan dürüst davranıyordu... Evet dürüsttü ama... Off! Nasıl kabul edilirdi ki onlar...

"Kalender sen şaka mısın?"

"Gerilme."

"Kendine köle alsaydın..."

"Eğer bunlar senin kendini bir köle gibi hissetmene neden olacaksa Serhat'ın da dediği gibi doğru eşleşme olmamış demektir. Ama ben doğru eşleştiğimize eminim."

"Bu maddeleri okuyup da kendini köle gibi görmeyecek birini bulabilir misin?" dedim komodinin üzerine bıraktığı dosyayı işaret parmağımla göstererek.

KALENDER +18  (TAMAMLANMADI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin