46. SEYŞELLER I

19.2K 926 277
                                    

Odaya girerek uyanmaması için ışığı açmadan Kalender'in yanına sessizce uzandım. Oda kapısının üst kısmı iki bölgülü buzlu cam olduğu için antreden vuran ışıkla içerisi yeterince aydınlıktı zaten.

Uyuduğunu düşünmüştüm ama hiç bekletmeden kollarıyla sardı beni. Alnıma bir buse bıraktı. Başımı omzuna koyup göğsündeki kıllarla oynamaya başladım. O da bir kolunu bana dolayıp, diğeriyle tenimi ve bebeğimizi okşamaya başladı usul usul. Bana kızgın olup olmadığını bilmediğim için, konuşup konuşmamakta tereddüt ettim.

O konuştu.

"Doydun mu arkadaşlarına?" dedi ifadesiz bir ses tonuyla.

"Nişan sonrası kritikleri işte." dedim sitem edişini anlamazdan gelerek.

Galiba parmaklarında bir şifa vardı. Bunu daha önce nasıl düşünememiştim bilmiyorum. Elleri bedenimde nereye dokunsa ağrı, sızı, ne varsa azalıyordu sanki.

Sessiz kalmaya devam edince, "Güzel bir akşamdı." diye mırıldandım. Yine cevap vermedi. "Serhat abinin babası güzel konuştu. Mutlular oğulları için. Annesi birdaha evlenmez diye korkuyordum diyordu birine. Serhat abi ve Yasemin'in birbirlerine bakışlarını yakaladığım bir sürü fotoğraf çektim. Çok yakışıyorlar."

"Allah mutlu etsin." dedi.

"Amin." dedim.

Daha rahat yatabilmek için birkaç kez kıpırdanırken ayaklarıma vuran sızı nedeniyle dişlerimin arasından nefes çekerek "Işşş." diye ses çıkardım.

"Yoruldun mu? Geç oldu."

"I-ı. İyiyim ben. Uyuyakalmışım Yasemin'in odasında."

"Uyuya mı kaldın?"

"Hı-hı. Birbuçuk saat. Ondan geciktim. Zaten nişandan önce de uyumuştum. Uykum kaçmaz inşaallah. Sen neden uyumadın?"

"İndim baktım iki kez, sen yoktun. Yukarıda bizimkilerle oturdum ben de. 20 dakika oldu geleli."

"İyi yapmışsın."

"Ayakların nasıl?"

"İyi. Nişanda şişince rahatsız etti diye çıkardım ayakkabıları. Onun dışında sıkıntı yok."

Parmakları karnımdan yukarı göğüslerime doğru tırmanıp hafif hafif sıkarken iyice gevşedim. Kedi gibi mayıştırıyordu beni.

"Karnın dışında çok kilo almadın ama yuvarlak hatların daha da bir dolgunlaştı." dedi avucuna aldığı göğsümü hamur gibi yoğururken. "Hoşuma gidiyor."

"Okadar da değil. Hadi göğüslerim süt doldu diye böyle diyeceğim ama popomun da maşallahı var. İnşallah doğuma kadar verecek kilolarımın sayıları daha yükselmez."

"İstediği kadar büyüyebilir. Şekli, kıvrımları güzellik yarışması listelerinde sıraya giren kadınları bile kıskandırır."

"Ne alakası var yaa? Popo işte sonuçta. Tamam, eminim hepsi aynı görüntüye sahip değildir ama sanki sen gözünde beni biraz abartıyor gibisin. Sevdiğin içindir." dedim başımı yüzüne kaldırarak.

"Öyle değil işte. Sana şimdi erkek bakış açısından bahsetmek istemiyorum ama sendeki memelerin, götün şekline sahip olabilmek için bi dünya kadın spor salonlarının, estetisyenlerin kapısını aşındırıyor."

"Owha ya Kalender! Böyle de patadanak söylenmez ki..."

"Doğru ama..." dedi argosuna gösterdiğim tepkiyi hiç umursamadan. "Bu kadar doğalına sahip olmak çok azına nasip olur."

KALENDER +18  (TAMAMLANMADI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin